sonforum.org

Anasayfa Facebook Bugünki Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et
Geri git   sonforum.org > EĞİTİM - ÖĞRETİM - KARİYER > SonForum Makale Arşivi > Tarih
Kayıt ol Google Üye Listesi Market Girişi


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler Stil
Okunmamış 04-08-2013, 18:50   #1
Kullanıcı Adı
_SoN_
Standart

Bir süre Erkan-ı Harbiye (Genelkurmay) 4. Şube'de görev yaptıktan sonra 1899'da Metroviçe. Fakat Türk direnişi karşısında amacına ulaşamayan düşman çok fazla ilerleyememiştir. 6 Ağustos'ta düşmanın taarruz ettiği Arıburnu - Conkbayırı bölgesine gönderilen VIII. ve IV. Tüm. ile yetinmeyen Vehip Paşa, 9 Ağustos'ta Fevzi Paşa'nın komuta ettiği V. Kor. Komutanlığına bağlı V. ve XIV. Kolorduların son ihtiyatları olan 41. ve 28. Alayları da bu bölgeye gönderdi. Bölgeye gönderilen bu iki alay Conkbayırı'nın düşman eline geçmemesine ve Albay Mustafa Kemal'in 10 Ağustos tarihinde Conkbayırı taarruzuna yardımcı oldu. Eylül 1915 - 9 Ocak 1916 Mevzi Muharebeleri 'nde rahatsızlığı nedeniyle Anafartalar Kurmaylığı'ndan Alb. Mustafa Kemal'in 10 Aralık 1915'te ayrılması üzerine bu göreve Fevzi Paşa getirilmiştir. Bu muharebelerde V. Kolordu Komutanı olarak görev alan Fevzi Bey'in komutasındaki XIII. Tüm. 21 Ekim 1915'te Keşan'a hareket etti. XIV. Tümen ise 12 Ocak 1916'da bölgeden ayrıldı.

Anafartalar Grup Komutanı olarak Eylül - 20 Aralık 1915 Mevzi Muharebeleri Kuzey Grubu'nda bulunan Fevzi Paşa, Alb. Mustafa Kemal'in rahatsızlığı nedeniyle cepheden 16 Aralık 1915'de ayrılması üzerine bu göreve getirildi. Anafartalar Grup Komutanlığına bağlı II. Kor. Kh. ve IV. Tüm. 16 Ekim 1915'te cepheden ayrılarak Keşan'a gönderildi. II. Kor. Kh.'nın bölgeden ayrılması üzerine yerine XVI. Kor. Kh. teşkil edildi. Düşmanın 18 Aralık'ta başlatıp; 20 Aralık gecesi tamamladığı tahliyeden sonra bu bölgedeki birlikler Trakya'ya sevk edildi. Yeni getirilen birliklerden Çanakkale Grup Komutanlığı teşkil edildi. Fevzi Paşa'nın komutasındaki Anafartalar Grup Komutanlığına bağlı Tümenlerin bölgeden ayrılış tarihleri:


1915 sonrası askeri ve siyasi faaliyetleri

Mondros Mütakeresi imzalandığında sağlık nedenleri ile İstanbul'da bulunuyordu. 24 Aralık 1918'den 14 Mayıs 1919'a kadar Erkanıharbiye reisliği yani bugünkü karşılığı Genelkurmay Başkanlığı görevinde bulundu. 1. Ordu Müfettişliği, Askeri Şura üyeliği, Ali Rıza Paşa ve Salih Hulusi Paşa hükümetlerinde harbiye nazırlığı (Şubat - Nisan 1920) yaptı. Harbiye nazırlığı sırasında Anadolu'daki ulusal harekete silah ve cephane gönderilmesini kolaylaştırıcı bir tutum izledi.

İstanbul'un İtilaf Devletleri tarafından resmen işgalinin (16 Mart 1920) ardından Anadolu'ya geçmeye karar veren Fevzi Paşa, Nisan 1920'de Ankara'ya ulaştı. İstasyonda Mustafa Kemal Paşa tarafından törenle karşılandı. Birinci dönem TBMM'ye Kozan milletvekili olarak katıldı. 3 Mayıs 1920'de milli müdafaa vekilliğine getirildi. 24 Ocak 1921'de milli müdafaa vekilliği üzerinde kalmak üzere icra vekilleri heyeti reisliğini (başbakanlık) de üstlendi. 26 Mayıs 1920'de İstanbul Hükümeti tarafından ulusal hareketin önderlerinden biri olarak rütbesinin kaldırılmasına, nişanlarının geri alınmasına ve idamına karar verildi.

İkinci İnönü Zaferi'nin ardından 3 Nisan 1921'de rütbesi TBMM kararıyla birinci ferikliğe (orgeneral) yükseltildi. Sakarya Savaşı'ndan bir süre önce, aynı zamanda Garp Cephesi Komutanlığı görevini de yürüttüğü için Ankara'da sürekli bulunamayan İsmet Paşa'nın (İnönü) yerine Genelkurmay Başkanlığı görevine getirildi. (3 Ağustos 1921)

14 Ocak 1922'de milli müdafaa vekilliği, 9 Temmuz 1922'de icra vekilleri heyeti reisliği görevlerinden ayrıldı ve Genelkurmay Başkanı olarak Büyük Taaruz'un hazırlıklarıyla ilgilendi. Zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Savaşı'nın (30 Ağustos 1922) ardından 31 Ağustos'ta rütbesi Başkomutan Mustafa Kemal Paşa tarafından meclis adına müşirliğe (mareşal) yükseltildi. Cumhuriyetin ilanından sonra Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Genelkurmay Başkanı oldu

Cumhuriyet Dönemi

Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Vekilliği'nin kaldırılmasıyla; Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Reisliği 'ne atanan Mareşal Fevzi Çakmak, 30 Ekim 1924'e kadar askerlik görevinde bulundu. 31 Ekim 1920'de askerlik görevini, siyasete tercih ederek İstanbul Milletvekilliği'nden istifa etti. Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Reisliği görevini 23 yıl yaptıktan sonra 12 Ocak 1944'de Askerî ve Mülkî Tekaüt Yasası'na göre Tahdit-i Sin yani yaş haddinden dolayı emekliye ayrıldı. VIII. Dönemde TBMM'de Demokrat Parti listesinden bağımsız aday olarak İstanbul Milletvekili seçildi. 5 Ağustos 1946'da Meclise katılan Fevzi Paşa, partisinden ayrılarak; 19 Temmuz 1948'de Millet Partisi'nin kurucu üyeleri arasında yer aldı.


İsmet İnönü

Mustafa İsmet İnönü, asker, siyasetçi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci Cumhurbaşkanı. 24 Eylül 1884'te İzmir'de doğdu, 25 Aralık 1973'te Ankara'da öldü. Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasında çok önemli bir rol oynamış, Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsız bir devlet olarak dünya sahnesinde yerini almasını sağlayan Lozan Antlaşması'nı imzalamış, birçok kez de başbakanlık görevini yapmıştır.

Öğrenim ve İlk Görevleri

Babası Malatya'ya aslen Bitlis'ten gelme Kürümoğulları'ndandır. Annesi Cevriye Hanım Deliorman Razgrad'dandır. Ortaöğretimini Sivas Askeri Rüşdiyesi'nde 1980 yılında tamamlayan İnönü Mühendishane-i Berri-i Hümayun'u 1903 yılında topçu teğmeni olarak birincilikle bitirdi. 1906'da Erkân-ı Harbiye Mektebi'ni gene birincilikle bitirerek kurmay yüzbaşı rütbesiyle Edirne'deki 2. Ordu'nun 8. Alay'ında bölük komutanlığına atandı. Bu görevi sırasında, Makedonya'daki örgütlenmesinden etkilenerek İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne üye oldu (1907). Ama uzun süre cemiyet içinde herhangi bir etkinlik göstermedi; askerliği ön planda tuttu. 1908'de kolağası (önyüzbaşı) oldu ve 31 Mart Olayı (13 Nisan 1909) olarak bilinen ayaklanmayı Selanik'ten gelerek bastıran Hareket Ordusu'nda görev aldı.

1910'da Yemen Ayaklanması'nı bastırmakla görevlendirilen Ahmed İzzet Paşa'nın karargâhında görevlendirildi. Buradaki hizmetleri nedeniyle kendisine dördüncü dereceden Mecidiye Nişanı ve bir yıl kıdem verildi. 26 Nisan 1912'de binbaşılığa yükseltildi ve Yemen Mürettep Kuvvetleri kurmay başkanı oldu. Balkan Savaşı çıkınca (1912) İstanbul'a döndü (1913), Çatalca'daki sağ cenah komutanlığı emrine verildi. 1914'te harbiye nazırlığı ve erkân-ı harbiye-i umumiye reisliğine (genelkurmay başkanlığı) atanan Enver Paşa'nın başlattığı ordunun yenileştirilmesi hareketinde etkin rol oynadı. 29 Kasım 1914'te kaymakam (yarbay), 14 Aralık 1915'te miralay (albay) oldu ve Çanakkale'deki 2. Ordu'nun kurmay başkanlığına atandı. I. Dünya Savaşı'nda Doğu Cephesi'nde görevlendirildi. Bu sırada Mustafa Kemal Paşa da (Atatürk) bu ordunun 16. Kolordu komutanlığına atandı. İsmet Bey, 1916'nın yaz aylarında bir süre çarpışmaları yönetti. Ocak 1917'de 2. Ordu komutan vekili Mustafa Kemal Paşa'nın önerisiyle 4. Kolordu komutanlığına atandı; stratejik birliklere komutanlık dönemi de bu göreviyle başladı. Mayıs 1917'de Suriye Cephesi'nde 20. Kolordu komutanlığına, 19 Haziran'da da 3. Kolordu komutanlığına atandı. Bir süre sonra İstanbul'a geri çağrıldı ve Halep'te 7. Ordu'nun oluşturulmasında görev aldı. Daha sonra bu orduda kolordu komutanlığına getirildi ve 7. Ordu'nun komutanlığını üstlenen Mustafa Kemal Paşa ile gene yakın ilişki içinde oldu.


Mütareke ve Milli Mücadele Dönemleri

Mondros Mütarekesi'nin (30 Ekim 1918) imzalanmasından az önce rahatsızlanarak İstanbul'a dönen İsmet Bey, 24 Ekim 1918'de Harbiye Nezareti'nde müsteşarlığa atandı. 29 Aralık'ta Paris Barış Konferansı'na (1919) hazırlık için kurulan komisyonda askeri müşavir oldu; 4 Ağustos 1919'da yalnızca sekiz gün için Askeri Şûra Muamelat-ı Umumiye müdürlüğüne, bir ara da jandarma ve polis örgütünün iyileştirilmesi için kurulan komisyona üye olarak atandı. Bütün bunlar genellikle birkaç günlük görevlerdi.

İsmet Bey, ilk kez 8 Ocak 1920'de, yalnızca bazı danışmalarda bulunmak için Ankara'ya gitti ve kısa bir süre Mustafa Kemal'le çalıştı. Yeni kurulan Ali Rıza Paşa hükümetinde harbiye nazırı olan Fevzi Paşa'nın (Çakmak) çağrısı üzerine şubat sonlarında İstanbul'a gitti. 9 Nisan 1920'de Mustafa Kemal'in çağrısı üzerine Ankara'ya döndü ve İstanbul'la bütün resmî bağlarını kopardı.

23 Nisan 1920'de açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) Edirne milletvekili olarak katılan İsmet Bey, 3 Mayıs'ta İcra Vekilleri Heyeti'nde erkân-ı harbiye-i umumiye vekili (o dönemde genelkurmay başkanı) oldu. Bu görevi üstlendiğinde albaydı ve kendisinden hem rütbe, hem kıdemce çok ileride komutanlar da vardı. İsmet Bey, 6 Haziran'da İstanbul'da divanı-harp tarafından gıyabında ölüm cezasına çarptırıldı.

10 Kasım 1920'de milletvekilliği ve vekillik görevi saklı kalmak üzere Garp Cephesi Kuzey Kesimi Komutanlığı'na atandı; 4 Mayıs 1921'de de Garp Cephesi komutanı oldu. Çerkez Ethem ayaklanması'nın ve iç isyanların bastırılmasında etkin rol oynadı. Ocak ve Nisan 1921'de I. ve II. İnönü savaşlarında Yunan ilerlemesini durdurdu. 1921-22 yıllarında Sakarya Savaşı, Büyük Taarruz ve Başkumandanlık Meydan Savaşı'nda etkin rol oynadı.








Siyasal Yaşamı

Saip Tuna'nın İsmet İnönü portresi

Milli Mücadele'nin sonunu belirleyen Mudanya Mütarekesi görüşmelerinde (3-11 Ekim 1922) Türk tarafını temsil eden İsmet Paşa, 26 Ekim 1922'de hariciye vekili oldu. Lozan görüşmelerinde murahhas heyetin başkanlığını yaptı; yeni devletin bağımsızlığını ve egemenliğini onaylayan, Sevres Antlaşması ve Mondros Mütarekesini geçersiz kılan Lozan Antlaşması'nı imzaladı.

İkinci dönem (1923-27) TBMM'de Malatya milletvekili olarak bulunan İsmet Paşa, Fethi Bey'in (Okyar) kurduğu İcra Vekilleri Heyeti'ne gene hariciye vekili olarak girdi. 23 Ağustos'ta Lozan Antlaşması'nın TBMM'de kabulü, siyasal-diplomatik başarılarının en önemlisi oldu.

29 Ekim 1923'te Cumhuriyet'in ilanı ile sonuçlanan süreçte, Mustafa Kemal'le yakın siyasal işbirliği içindeydi. İlk Cumhuriyet hükümetini kurdu (30 Ekim); aynı zamanda Halk Fırkası (sonradan Cumhuriyet Halk Partisi-CHP) genel başkan vekilliğini üstlendi. Böylece hükümet ve parti üzerinde otorite kurma olanağı elde etti. Muhalefet partisi olarak kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (TPCF) karşısında istediği yetkileri elde edemediği için 8 Kasım 1924'te başvekillikten istifa etti; 21 Kasım 1924'te yeni hükümeti Fethi Bey kurdu. Doğudaki Şeyh Said Ayaklanması üzerine 3 Mart 1925'te İsmet Paşa yeniden hükümeti kurmakla görevlendirildi. Ayaklanmanın bastırılmasında hükümet başkanı olarak önemli rol oynadı. Bu tarihten sonra, yeni devletin ve tek parti yönetiminin oluşumunda Mustafa Kemal ile birlikte en önemli siyasal kişilik olarak belirdi.

1934'te Soyadı Kanunu çıktığında Mustafa Kemal Atatürk'ün verdiği İnönü soyadını alan İsmet Paşa, 1924'ten 1937'ye değin başvekillik görevini aralıksız sürdürdü. Bu dönemde ülkedeki bütün önemli siyasal gelişmelere damgasını vurdu. Siyasal muhalefetin etkisizleştirilmesinde, Kemalist reformların ilanında ve uygulanmasında, iktisat politikasında devletçilik ilkesinin kabulünde ve uygulanmasında çok önemli rolü oldu.

İnönü Eylül 1937'de Atatürk'le aralarındaki bazı görüş ayrılıkları yüzünden ve onun isteğiyle başvekillikten ayrıldı. CHP'nin genel başkan vekilliğinden de alındı. Görüş ayrılıkları büyük ölçüde İnönü'nün devletçilik uygulamalarından doğmuştu. Atatürk devletçilik uygulamalarının İnönü'nün düşündüğü biçimde genişletilmesinden yana değildi ve aynı görüşü paylaşan iktisat vekili Celal Bayar'ı İnönü'ye karşı siyasal bir seçenek olarak görüyordu. İnönü ikinci kez başvekillikten ayrılınca yerine Celal Bayar atandı. İnönü bu dönemde yalnızca TBMM'de Malatya milletvekili olarak görev yaptı.

Cumhurbaşkanlığı ve Çok Partili Dönem

İsmet İnönü

İsmet İnönü Atatürk'ün ölümü üzerine 11 Kasım 1938'de cumhurbaşkanlığına seçildi. Etkin siyasal yaşamdan çekildikten bir yıl sonra cumhurbaşkanı seçilebilmesi, büyük ölçüde Cumhuriyet'le özdeşleşmiş olmasıyla ilgiliydi. Cumhurbaşkanlığının yanı sıra CHP genel başkanlığına da getirildiğinden yönetim üzerinde geniş otorite sahibi oldu. CHP'nin 26 Aralık 1938'de toplanan I. Olağanüstü Kurultay'ında partinin "değişmez genel başkan"ı seçildi. Ayrıca kendisine "Milli Şef" sıfatı verildi.

Cumhurbaşkanı seçilmesinden hemen sonra başlayan II. Dünya Savaşı (1939-45) döneminde İnönü ülkeyi savaştan uzak tutmaya çalıştı. Savaş yıllarındaki ekonomik ve toplumsal sıkıntılar ise, dönemin unutulmayan mirası olarak kaldı. Gene bu dönemde Hasan Ali Yücel'in öncülüğündeki Köy Enstitüleri kuruldu ve geliştirildi.

II. Dünya Savaşı'nın hemen ardından, gerek uluslararası siyasetteki gelişmeler, gerekse ülke içindeki yeni oluşumlar rejimin genel niteliğinde önemli değişiklikleri gündeme getirdi. Ismet Inönü çok partili rejimdeki ilk muhalefet partisi olan Milli Kalkınma Partisini engelleme girişiminde bulundu. Parti başkanının mallarını kamulaştırdı. Dünyada sayılı olan uçak fabrikalarından olan NUD uçak fabrikasının kapısına kilit vurdu. Basında "kuzu partisi" olarak bu partiyi lanse ettirdi. 1945 yılında kurulan Milli Kalkınma Partisinden sonra 1946'da kurulan Demokrat Parti ile çetin bir seçim yarışına girdi. Ismet Inönü'nün çok partili rejimdeki ilk muhalefet partisi olan Milli Kalkınma Partisine olan tutumu çok partili rejimi ne kadar destekleyip desteklemedigi konusunda şüphe uyandırmaktadır.

14 Mayıs 1950 genel seçimlerinden sonra CHP iktidarı Demokrat Parti'ye (DP) bırakırken, İsmet İnönü de cumhurbaşkanlığından ayrıldı ve ana muhalefet partisi genel başkanı olarak siyasal rolünü sürdürdü. On yıllık muhalefet döneminde partisinin başında kaldı ve iktidarın zamanla sertleşen siyasal baskılarına karşın, CHP'nin yeniden güçlenmesine katkıda bulundu.

DP, 27 Mayıs 1960 hareketiyle iktidardan uzaklaştırıldı. Yeni anayasa kabul edilip, 15 Ekim 1961 genel seçimlerinden CHP birinci parti olarak çıkınca, İnönü yeniden hükümeti kurmakla görevlendirildi. Bu dönemde CHP-AP, CHP-YTP-CKMP ve CHP-Bağımsızlar koalisyon hükümetlerine başkanlık etti. Yeni kurulan siyasal sistemin sağlıklı biçimde işlemesi için çaba gösterdi. 27 Mayıs hareketinin doğurduğu sorunlarla da uğraşarak 22 Şubat ve 21 Mayıs 1963'te iki darbe girişimini önledi. 1964 Kıbrıs olayları sırasında ABD'nin Türkiye'nin adaya müdahalesini önlemesi üzerine dış politikada çok yönlü arayışlara girdi. Planlı ekonomi, sendikalar, grev ve toplu sözleşme yasalarının çıkarılması, Ortak Pazar üyeliği, SSCB ile iyi ilişkiler kurulması da bu döneme rastlar. İnönü hükümeti 6 Şubat 1965'te yerini Suat Hayri Ürgüplü hükümetine bıraktı. 10 Ekim 1965 seçimlerinde partisinin seçimi kaybetmesi üzerine, parti içi görüş ayrılıkları derinleşti. İnönü'nün desteklediği "ortanın solu" politikası parti tarafından benimsendi.

Silahlı Kuvvetler'in 12 Mart 1971'deki müdahalesinden sonra, CHP'nin tutumu konusunda parti içinde önemli görüş ayrılıkları belirdi ve İnönü parti genel sekreteri Bülent Ecevit'le anlaşmazlığa düştü. Ecevit'e göre, müdahalenin amacı, CHP içinde egemen olan "ortanın solu" politikasına son vermek ve partinin iktidar olmasını önlemekti. İnönü ise, müdahaleye açıkça karşı çıkılmasını onaylamıyordu. Yeni kurulacak hükümete partinin üye verip vermeyeceği konusunda beliren anlaşmazlık sonucunda Ecevit istifa etti. Ecevit'le yoğun bir mücadeleye giren İnönü, Mayıs 1972'de toplanan V. Olağanüstü Kurultay'da, politikasının partisince onaylanmaması durumunda istifa edeceğini açıkladı. Kurultayda parti meclisi Ecevit'in yanında yer alınca da 8 Mayıs 1972'de CHP genel başkanlığından ayrıldı. Türk siyasal yaşamında parti içi mücadele sonucunda değişen ilk genel başkan olan İnönü 4 Kasım 1972'de CHP üyeliğinden, 14 Kasım 1972'de de milletvekilliğinden istifa etti. Başvurusu üzerine tabii senatör olarak Cumhuriyet Senatosu'nda görev aldı.

25 Aralık 1973'te ölen İnönü 27 Aralık'ta devlet töreni ile Anıtkabir'de toprağa verildi. Anılarının bir bölümünü Hatıralarım, Genç Subaylık Yılları, 1884-1918 (1968) adı altında toplamış, ayrıca çeşitli tarihlerdeki söylev ve demeçlerini içeren İsmet Paşa'nın Siyasi ve İçtimai Nutukları, 1920-1933 (1933), İnönü Diyor ki (1944), İnönü'nün Söylev ve Demeçleri I, 1920-1946 (1946) gibi kitapları yayımlanmıştır.


Kemalettin Sami Gökçen (1884 - 1934)

Asker, Kurtuluş Savaşı komutanlarından ve diplomat. 1884 yılında Sinop'ta doğdu. 1905'de Mühendishanei Berii Hümayun'u, 1908'de Harp Akademisi'ni bitirdi. 1919'da Kurtuluş Savaşı başlarında Kafkas Tümeni Komutan vekili idi. Bu tümenin komutanı olarak II. İnönü Savaşı'na katıldı ve başarı gösterdi. Kemalettin Sami Paşa, savaş sonunda Ankara komutanlığına atandı. Aynı zamanda 1923'de Sinop milletvekili olarak Meclis'e girdi. Ertesi yıl milletvekilliğinden istifa etti.

1928'e kadar orduda kalan Kemalettin Sami Paşa, 1926'da korgeneralliğe yükseldi. Emekliye ayrıldıktan sonra Berlin büyükelçiliğine atandı. 1934 yılında İstanbul'da öldü.




Ahmet Nurettin Baransel, (doğum 1897 İstanbul - ölüm 21 Mayıs 1967) Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 7. Genelkurmay Başkanı'dır.

Orgeneral Nurettin Baransel, 1912 yılında Piyade Asteğmen rütbesi ile Harp Okulu'nu bitirdi. 1919 yılına kadar Takım Komutanlığı, Emir Subaylığı ve Bölük Komutanlığı yaptıktan sonra 1919 yılında Harp Akademisi'ne girdi. 1 Mart 1921 tarihinde Harp Akademisi'nde öğrenci iken Anadolu'ya iltihak ederek çeşitli birliklerde görev yaptı. 1923 yılında tekrar girdiği Harp Akademisi'ni 1925 yılında bitirerek Kurmay oldu. 1939 yılına kadar çeşitli karargah ve birliklerde görev yaptı.

1939 yılında Tuğgeneral, 1941 yılında Tümgeneral, 1947 yılında Korgeneral ve 1951 yılında Orgeneralliğe yükseldi. Tuğgeneral rütbesi ile 1. Süvari Tümen Komutan Vekilliği, Tümgeneral rütbesi ile 16. , 5. , 22. ve 17. Tümen Komutanlığı, 1. Ordu Kurmay Başkanlığı, Korgeneral rütbesi ile 6. ve 3. Kolordu Komutanlığı ve 3. Ordu Komutan Vekilliği , Orgeneral rütbesi ile 3. ve 1. Ordu Komutanlığı görevlerinde bulundu.

6 Nisan 1954 tarhinde Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevine atandı. 28 Mayıs 1954 tarihinde atandığı Genelkurmay Başkanlığı görevinden 25 Ağustos 1955 tarihinde ayrılarak Yüksek Askeri Şura Üyeliği görevine atandı. Bu görevde iken 14 Temmuz 1960 tarihinde yaş haddinden emekli oldu.

Balkan Savaşı, 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'na katıldı.
_SoN_ isimli Üye şuanda  online konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Sonforum'un önerileri

Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı


Saat: 19:40


lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000-2026, Jelsoft Enterprises Ltd.
Forum SEO by Zoints
SonForum.org 2007-2025

2007-2025 © SonForum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " İletişim " kısmından bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı