sonforum.org  

Geri git   sonforum.org > EĞİTİM - ÖĞRETİM - KARİYER > Liseler ve Üniversiteler
Kayıt ol Google Üye Listesi Banlist

Liseler ve Üniversiteler Lise ve üniversite ilgili her paylaşım burada.

Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler Stil
Okunmamış 05-18-2008, 14:52   #1
ALONE53
Onursal Üye
 
ALONE53 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 25-11-2007
Nerden: RİZE
Yaş: 37
Mesajlar: 4,860
Tecrübe Puanı: 1059 ALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond repute
Arrow Genç olma sırası kimde?

Genç olma sırası kimde?
SENAİ DEMİRCİ
Eskişehir’deydim. Gösterdiler bana. “İşte şurası hapishanenin yeri!” Hapishane yok artık; yerinde tramvay durağı var. “Ama lise olduğu gibi duruyor.” Cumhuriyet Lisesi. Şimdi yerinde olmayan hapishanenin mazi olmuş pencereleri bir zamanlar lisenin bahçesine bakıyordu.

Hapishane penceresinin ardındaki gözler ağlıyordu. Lise bahçesinde kendilerini “19 Mayıs hareketleri”ne kaptırmış kızlar gülüyordu. Kendisi için değildi gözyaşları. Yaşlılığına dair değildi hüznü. Hapsedilmişliği umurunda değildi. Genç kızlar onun için ağlıyor değil; o genç kızlar için ağlıyordu. Ağlanacak halde olan kendisiydi oysa…

O bakış aksına geçip ben de baktım bir süre. O bakışın izdüşümünde tuttum gözlerimi. Yaşlı adamdan genç kızlara doğru yönelmiş ağlayışın yatağında tuttum kalbimi. Ben de böyle bakabilir miyim? Her şeye.. Herkese…

O gülüp oynayan genç kızların elli sene sonraki halleri görünür yaşlı adamın gözlerine.. Hesap basit: 17+50= 67. Onyedilik genç kızların elli yıl sonraki hali 60’lı 70’li bir “nine”. Güvendikleri gençlik geçip gitmiş… Sarılıp durdukları körpe bedenleri ellerinden kayıp göçmüş.. Beğenme dilendikleri bakışlar, acımayla bakıyorlar soluk yüzlerine. Nefret ve tiksintiyle dönüp geçiyorlar yanlarından. Bir de öbür ihtimal var. Yaşlı olamama ihtimali. Altmışına varmadan toprak olmak da var. Unutulmuş bir mezarda hiç önemsiz oluvermek de var. Hatırlanmaya değmeyen, hatıralara sokulmayan, şen şakrak sohbetlerden uzak tutulan bir tuhaf detaya inmek de var!

Eskişehir Hapishanesi’ndeki yaşlı Said Nursî’nin Eskişehir Cumhuriyet Lisesi’nin bahçesindeki neşeli genç kızlar için gözyaşı dökmesinin üzerinden bir değil iki 50 yıl geçti. Kendilerine ağlanan genç kızlar da, kendilerine ağlayan yaşlı adam da yeryüzünde yok şimdi. Yeryüzünde hâlâ yaşlı adamlar dolaşıyor, hâlâ daha genç kızlar ince narin bedenlerini 19 Mayıslara, sokaklara, meydanlara, plajlara, iştahlı bakışlara ayarlıyor. Gülüyorlar. Ağlamıyorlar. Gencecikler. Yaşlanmış kadınlara göz ucuyla bakıyorlar. Acıyarak çeviriyorlar yüzlerini. Sanki elli yıl sonrası gelmeyecekmiş gibi. Sanki şimdilerde yaşlı ve buruşuk yüzlü ihtiyarlar bir zamanlar kendileri gibi genç olmamış gibi. Sanki onlar da kendi gençliklerinde yaşlılara acıyarak bakmamışlar gibi. Sanki onlar da bir zamanlar acıyla bakılacak, hüzünle ağırlanacak, hemencecik toprağa konulup unutulacak, ölmesine şaşılmayacak yaşlılar olmayacakmış gibi…

Hayat bu. Yaşıyorsan, yaşamanın her haline yazgılısın demektir. Kendini bir yerine yazdırdın mı, başına getireceklerine razısın demektir. Doğdun ya, öleceksin işte. Doğup da ölmeye razı olmamak yok. Gençliğe uğradıysan bir kere, kaçarı yok; yaşlılık da bekliyor seni. Ya da toprak olmak. Şimdi yaşlı değilsen, bunun tek nedeni şimdilik yaşlılık sıranın gelmemiş olmasıdır. Gençsin, güzelsin, alımlısın, çekicisin. Kim ne diyebilir sana? Ama gel de kulağına fısıldayayım; sadece sıra sende olduğu için. Sadece şimdi. Sadece şimdilik!

Şimdilik genç olan gerçekte genç değildir. Sadece genç olma sırası kendisindedir. Genç olma sırasını savarken, kendini daha sonraki sıralardan çekip aldığını sanıyorsa, hep sıranın orasında kalacağına inanıyorsa, ağlanacak-yoksa gülünecek mi?-haldedir. Said Nursî işte bu yüzden ağlar gençlere. Orada takılıp kalanların takılıp kaldığı o zavallılığa ağlar. O andan sonrasını unutanların körlüğüne acır.

Başımız sıkıştığında, biz de o yaşlı adam gibi yapalım. Hızla çevirip zamanın çarklarını mesela bir elli yıl sonrasına atalım kendimizi. Ne Ertuğrul Özkök yazısı bizi ince ince alaya alıyor, ne Tuncay Özkan kanal satıyor. Ne kim medya patronlarınca aşağılanıyoruz ne de biz aşağılananlar ortalıkta dolaşıyoruz. Ne başörtülü kalmış, ne başörtüsünü çekemeyenler. Kapatma davası bile kapanmış. Alın saatinizi elli yıl sonrasına ayarlayın. Yazı tahtanıza, günlüğünüze 2058 yazın meselâ. Ne size hükmetmeye kalkanlar kalır orta yerde ne siz “zavallı” kalırsınız. Ne bedenlerinin körpeliğine yaslanıp ahlaksızca şehvet oyuncağı olanlara iltifat edersiniz ne de şimdiki dana gözlü iri manşetlerin dehşetine aldırışınız olur.

“Ashab-ı Kehf bakışı” diyorum ben bu bakışa. Hani sadece bir geceliğine uyuduklarını sanıp tam 300 yıl sonrasına uyanmışlardı ya. Ellerindeki para geçersizleşmişti. Kendilerini mağaraya zorlayan zalimlerin zulmü geçip gitmişti. Tanınan, beklenen, özlenen yüzleri artık tanınmazdı, yabancı oluvermişti. Evleri “başkaları”nın evleriydi. Şehirleri onlara bir sığınak sunamıyordu. “Yedi uyurlar”ın uyandıkları sabah yaşadıkları her türlü şaşkınlık, şimdilik zalim olan, şimdilik güzel ve genç olan, şimdilik ünlü ve önemli olanların her birine ebedî uyanışlar vaad ediyor. Dürtüyor onları. Uyandırıyor.

Şu anda, bugün, şimdi, çok sonraki zamanlarda geçersiz olan paralar peşinde koşturuyoruz. Bugünlerde bir zamanlar tanınmayacak, aranmayacak yüzlerin ardında duruyoruz. Bu sabah ve yarın sabah, 19 Mayıs’ta, yaşlanması kaçınılmaz gençlerin zindeliğine yaslanıyoruz. Ölüyoruz her an. Bir cenaze namazına doğru yaklaşıyoruz. Bir mezar taşına eğreti bir kazıntı olmak üzere yürüyoruz.

O “yaşlı adam”ı yaşlanacağını unutanlar ağlattı. Sadece bir kum tanesi olduğunu unutanlar zaman rüzgârının hoyrat savuruşunda. Şimdilik olduğu yerden teselli umanlar. Ama şimdilik! Sadece şimdilik! [email protected]

 

ALONE53 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Okunmamış 05-18-2008, 20:02   #2
demem_o_ki
SonForum Uzmanı
 
demem_o_ki - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 22-11-2007
Mesajlar: 1,532
Tecrübe Puanı: 317 demem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond reputedemem_o_ki has a reputation beyond repute
Standart

senai demirci çok iyi bi yazar

 

__________________

Son yaprağı düştü güzün
İçimin buruk çığlığı artık yüzün
Aşk bazen bir düş yarası
Ne çok tanıdık ne çok bildik bu hüzün
İstersen yağmurlardan anlamlar çıkar kendince
İstersen dayanırsan ben susayım sen dinle....

Yorgun uykunun rüyası yetmez
Beni sen öldür bu gece
Bu sancı bitmez

Gidiyorum umudum yok
Düşlerim yaz gerçekler soğuk...



demem_o_ki isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Okunmamış 05-19-2008, 22:11   #3
ALONE53
Onursal Üye
 
ALONE53 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 25-11-2007
Nerden: RİZE
Yaş: 37
Mesajlar: 4,860
Tecrübe Puanı: 1059 ALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond reputeALONE53 has a reputation beyond repute
Standart

kesinlikleee katılyrmm..

 

ALONE53 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı


Saat: 17:21


lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000-2026, Jelsoft Enterprises Ltd.
Forum SEO by Zoints
SonForum.org 2007-2026

2007-2025 © SonForum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " İletişim " kısmından bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı