sonforum.org

sonforum.org (https://www.sonforum.org/index.php)
-   Şiirler ve Yazılar (https://www.sonforum.org/forumdisplay.php?f=32)
-   -   Suda Beklet Yaşanmış Ne Varsa.. (https://www.sonforum.org/showthread.php?t=43708)

Hasret 03-11-2009 14:02

Suda Beklet Yaşanmış Ne Varsa..
 
Bulanık bir nehrin sularına baktığında da
Görebilir pekala insan;
Deniz mavisi düşler…
Ve bazen de bulanık mavisine düşer denizin
İçinde yaşattığı umut rengi düşler…
Öldürmeyen intiharları denemekle
Bizi yüreğinde öldürenleri yaşatıyoruz hep
Ki bir gün ortak intiharlarda buluşmak için
Yaşamak adına ölmek diyoruz…
Bilirim
Hiç tanımadığım insanların hayat gemileri için
Bir el sallayıştan ötesi değil;
Yüreğimdeki enkazdan kaçırılan harflerin
Sayfalardaki renksizliği…
Terk edilmiş o kadar çok insan var ki
Terk edenini öldürememiş
İçindeki intiharlarda…
Terk edenlerse terk ettikleri kendilerinden
Haberdar bile değil henüz…
Yüreğin susması şairliğin ilk hecesiydi de
Ben mi görmemiştim;
Mutlu şiirler yazarken mutsuz bir kalemle
Ne çok isterdim
Kanadı kırık bir martı olmayı
Ya da önce bir kanadım olsun isterdim;
Can kırıklıklarımı taşıyacak…
Gitsem ölümkalsam ölüm;
Soluğu kesilmiş bir ayrılıktan payıma düşen
Hayatı bir sözlük anlamıyla yaşayamayacak kadar yenik
Gerçek anlamıyla yaşadığım kadar yorgunum…
Neden hep benim yüreğime saplanır parçaları bilmem;
Kalemi kırılan sevdaların…
Başkalarında okunup altı çizilmiş
Sözcükleri gibiyim yasak bir kitabın
Söyleyeceklerim varsa da içimde görünenler dışında
Bana çizilen sınırdan sonrası çift yönlü bir uçurum sadece biliyorum…
“Mavirinin renk cümbüşünde gülemeyen umuda biraz gri sürülse
Hüzün pek mi renksiz kalır” diyorum bazen kendime…
Belki de
Belli bir süre sonra karanlığa alışması gibi gözlerin
Yürek de yalnızlığa alışır kim bilir…
Peki ama yüreğin gündüzüne inen gece
Umudu gölgeleyebilir mi hiç ve sürülmüş olarak hayatın mutluluk makamından
Neden hep makamsız susar yürek ki farksızsa eğer bir etten
Neden kucaklar acıyı bir çığ gibi yürekten!...
İki yakasını bir araya getiremeyen kent Büyük İstanbul…
Söylesene ben nasıl uyurum şimdi senin kışında
Sana ölü kentliğini unutturmuş sevdamı yatırmışken sen ölüm uykusuna!...
Ağır bir yenilginin cüzzam madalyonu bu
Yatalak gülüşlerim…yüzümdeki hüzne taktığın
Biliyor musun; yuttuğun hayatlardan arda kalan cılız bir kılçığım ben
Ve hala boğazına takılıyorum her nefes alışımla
Koynunda taşıdığın sevdaların
Hangi biri gülebildi ki küllerini savurmadan rüzgarına…
Bana herhangi bir insandan daha yabancı olmayı seçen sevgili
Sense al götür şimdi öfkemi benden uzaklarakulaklarına varmadan öldür çığlıklarımı…
Suda beklet yaşanmış ne varsa
Yaklaştırır belki seni bir aşkın ilk kavuşma anına…
Bırak uğruna ölümler kuşanan kanatlı şiirlerime
Bulaştırdığın griye emanet
Kalsın insanüstü hüznüm…
Korkma griliğime ortak etmem kimseleri yar
Bilmem kaçıncı bakışın bu yırtık bir sayfadaki kendine
Aynaları kırılmadı mı hala kuru ezberinin…
İnhihar sınırına taşınmış hayatımıhayatından kaçırmaya devam et sen
Yağmur sonrası toprak kokuları dolduğunda içine
Anla ki; birileri hala senin yüreğine baharlar ekme telaşı içinde…
Ya da bir insan öldürmeyen bir intiharla
Gerçekten ölmüş demektir…
Unutma hayat yabancısı olduğun insanlarla gelir sana sevgili
Ve sen yabancılığınla gidersin hayattan…



ORHAN KARIN


Saat: 14:57

lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000-2026, Jelsoft Enterprises Ltd.

SonForum.org 2007-2025