![]() |
...kırgınlıklarımı kaybettim, hükümsüzdür... sabaha karşı gittiğin için bağışladım seni sen de kendini bağışladın mı../.. bilmiyorum zor oldu indirmek resimlerini duvarlardan ki.../..tozlanma diye albümlerde yaşatmadım seni seni../..bir “anı” olsun diye sevmedim ...ve hiç aldatmadım../..kirpiklerimle bile Pelin Onay |
“Kendimi sınırladım dört duvarla Bedenim sığdı ,kalbim taştı… Resmini sıkıştırdım çerçeveye Yüzün sığdı , gülüşün taştı…” ----------------------------------------------- "Gözyaşlarımla kana buladım bir şehri Ve bu şehrin aymaz yüzlü insanlarından Sakladım her bir yara izimi. Hangi lisanda anlatabilirim bilmiyorum Beni öylece bırakıp gidişini… Ve hangi aşkın nadası var ki boyle; Öznesinde düş(me)lerin mahlası saklı.." İrenqli (buse) |
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz? Böyle mi görünür gökyüzü her zaman? Her zaman güzel mi bu kadar, Bu eşya, bu pencere? Değil, Vallahi değil; Bir iş var bu işin içinde Orhan Veli Kanık |
Bir gemici tanırım Kalbini bir limanda bırakmış Ya kaybolursa? Ağlar çocukluğundaki gibi Kalbini almaya gidecek hâlâ Bir oğlan tanırım Derin yeşil gözlü Gönlü güney denizlerinin dibi Kalbi ise yerinde Birine vermeye gidecek Bir gemi arar durur Bulutlardan. Bir şair tanırım Onunki içler acısı Kalbini asla vermemiş Çalmışlar Kalbi eski bir efsanede saklı. Ece Ayhan |
... ..bunları da aştım artık bir paket sigarayla yaram kabuk bağladıkça birşey olmamış gibi davranabiliyorum arkadaşlarım sağolsun yanlızlığımı alıp sakladılar bulmak için uğraşmıyorum .. |
sana kızmayı nasıl da düşlüyorum... "haksızlık ettin"demenin peşinden gittim defalarca... yok... yapamadım... ah bir öfkelenebilsem... "neden"lerle başlayan asi cümlelerim olsa ardı ardına... sıralasam... durmasan da,bağırsam... bağır bağır,bağırsam... olmuyor ki... tek bir neden yok bu aptallık için ... yapay öfkeler yaratıyorum kendime... seni haksız çıkarmayı denedim,belki rahatlarım diye... anlık avuntulardan öteye geçemedim... ne zaman seni suçlasam,itiraz eden yüreğimi bulyorum... öyle temizsin ki içimde... kusursuz...telaşsız...sakin...duru... hiçbir şey diyemiyorum sana... hiçbir şey... boğazımda biriktirdiğim kelimelerim... bundan sonra hiç diyemeyeceklerim var bolca... ama iyi ki defalarca "seviyorum" demişim... bu beni mutlu ediyor... dağ evinin serinliğinde özlediğim günkü kadar hasretim hala... bir köy evinde rica minnet telefon açabilme şansı "özlüyorum"da dedirtmişti o an... ve sadece bunu duyurabilmek için telefon açmıştım... şimdi desem ne olur?.. "özlüyorum..." Zeki Kayahan Coşkun |
".... Gittin...Git...Öyle özgürüm ki... Cevapsız kalan en güzel sorumuzdu; "Biz birbirimizin neyiyiz?" Hiçbir soru işaretinin ardına hemencecik yakışmazdı coşykuyla ve aynı anda gelen tebessüm... Bunu da başardık ya.. Lanet olsun... Zeki Kayahan Coşkun |
...sessiz bir gecenin ve sönmek üzere olan bir ateşin, küllerinin içinden sesleniyorum sana anılarımın fesleğen kokulu fısıltısını, içime çektim dudaklarımda eski bir şarkı, sen bilirsin.. Pelin Onay |
Başka bir yüreğin anısı Sevdiğinden yeni ayrılmış tende Bir zamanlar senindi Şimdi için için ölmekte__________Dilsizim ve adsızım şimdi Aşk diyorlar değil mi buna? _________'Hiçbir zaman'dan 'bugün' doğar Bugün yenilen yarının yenenidir._________İki bıçak seç kendine Biri yaralamak için Biri öldürmek Pusu kur gözleri Karanlık gölgesine Biri sevmek için Biri ihanet İki yürek seç kendine Biri yaşamak için Biri gizlenmek Bir korkak, bir kaçak, bir firar Kaç kişisin sen sevdiğim, çocuk İçimdeki bıçak bir kere daha dönüyor Olduğu yerde Kalırsan sel basar yataklarımı Gidersen uçurum çiçekleri açar kalbimde Kimi zamanlar olur sevgilim İki bıçak bile yetmez bir tek ölümeMurathan Mungan |
Saat: 14:51 |
lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000-2026, Jelsoft Enterprises Ltd.
SonForum.org 2007-2025