sonforum.org

sonforum.org (https://www.sonforum.org/index.php)
-   Peygamber Efendimiz (S.A.V) (https://www.sonforum.org/forumdisplay.php?f=327)
-   -   Resulullah Hakkında - Bunları Biliyor muydunuz? (https://www.sonforum.org/showthread.php?t=32280)

Hasret 01-30-2009 16:14

*** Peygamberimizin(sav) doğumundan önce Arabistan’da Ahirzaman Peygamberinin doğumunun yaklaşıp, adının Muhammed olacağı söylentisinin yaygınlaştığını..Bundan dolayı Kinane, Süleym gibi kabilelerin ve Medine’de Temim kabilesinin Muhammed ismini çocuklarına vermesinin çokça görüldüğünü..

***Muhammed Hamidullah merhumun belirttiğine göre İslam’ın ilk yallarında Arabistan’ın İran sınırında bazı Arap kabilelerin büyük bir İran ordusunu yendiğini.. Zükar savaşı olarak bilinen bu çarpışmada Arapların parolasının “ya Muhammed” olduğunu...

***Tarihçi Mesudi’ye göre Zükar harbinden az önce Bekir bin Vail ve arkadaşlarından oluşan bir topluluğun Hac ziyareti sırasında Kabe’de Efendimizle(SAV) karşılaştığını, ona: “Eğer Allah İranlılara karşı bize zaferi kolaylaştırırsa biz de senin dinini kabul ederiz dediklerini..Efendimizin(ASM) de zafer için onlara dua ettiğini...

*** Peygamberimizin(SAV) kardeş ettiği Ensar ile Muhacir’den sefer sırasında bir tanesini sefere götürüp diğerini aile işlerini yürütmesi için geride bıraktığını...

***Allah Resulü’nün Medine’ye teşrifinde, Müslümanlar arasında bir nüfus sayımı yapılmasını emrettiğini Ve Medine’de 1500 Müslüman bulunduğunun tespit edildiğini...

***İngiliz bilgini John Davenport’un ; Meşhur Peygamberler, kumandanlar, fatihler arasında hayatı Hz. Muhammed’in hayatı gibi en ince teferruatına kadar en vesikalı şekilde kayd ve zapt olan bir kimse gösterilemez” dediğini...

***Peygamberimizin isminin Kur’an’da Muhammed olarak dört defa(Âl-i İmran:144, Ahzap; 40, Muhammed:2, Fetih:19) ve Ahmed olarak bir defa (Saf:6) olarak 5 defa geçtiğini...

***Hendek muharebesinde Kureyşlileri Mekke’ye dönmeye sevk eden sebeplerden birinin yaklaşan Hac Mevsimi ve bunun getireceği kazançtan mahrum olmama isteği olduğunu...

***Hayber Yahudilerinin Kureyşlilerle ile İslam askerleri iki şehirden birine yürüdüğünde diğerinin Medine’ye saldırması konusunda anlaştığını.. bunun üzerine Allah Resulu’nün Mekkelilerle Hudeybiye sulhunu imzalayarak taraflardan birini devre dışı bıraktığını, akabinde ise Hayber’e yürüyerek bu fitne kazanını yere çaldığını...

***Hicret’ten önce akşam namazının farzı üç rekat, diğerlerinin iki rekat olduğunu..Hicret sonrası öğle, ikindi ve yatsı farzlarının dört rekata çıktığını...

***Tebük seferinde münafıklarının bütün yaptıkları melanetlerinin günü gününe inen ayetlerle yüzlerine çarpıldığından ve rezil olduklarından bu sefere aynı zamanda Gazve-i Fadıha( Rüsvaylık Gazvesi) dendiğini...

KAYNAKLAR

1-İslam Peygamberi- Prof. Dr. Muhammed Hamidullah- Beyan Yayınları- İst-2004

2-Peygamberimizin Hayatı-İrfan Yücel- Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları- Ankara-1999


Hasret 01-30-2009 16:15

***Siyer kitaplarının yazdığına göre Hz. Peygamberin(ASM) çocukluğunda amcası Ebu Talib’e çok bağlı olduğunu… Hatta amcasının küçük yaşta onu ticari bir sefere götürme gerekçesi olarak: Ne yapayım, benden ayrılamıyor. Doğrusu ben de ondan ayrılamıyorum” dediğini…

***Efendimizin(SAS) yirmili yaşlarında katıldığı Ficar harplerinde bizzat savaşmadığını… Bu konuda; “Ben amcalarıma gelen okları bertaraf etmeye çalışıyordum”buyurduğunu…

***Merhum Muhammed Ebu Zehra’nın belirttiğine göre Hz. Hatice ‘nin Aleyh-i ekmel-it tahaya (SAV) ile evlenme yaşının 40 olduğu hususunda siyer uleması arasında ittifak olduğunu..Bu konudaki diğer rivayetlerin sahih olmadığını…

***Resul-i Kibriya’nın(ASM) konuşma üslubu hakkında Ümm-ü Mabed adlı hanım sahabenin: “Sustuğunda üzerinde bir vakar görülürdü. Konuştuğunda da heybeti ve tatlı konuşması açığa çıkardı. Konuşması açık seçik olup kelimeleri lüzumsuz ve işe yaramaz değildi. Kelimeler bir ipe dizilmiş boncuklar gibi ağzından düzgün bir şekilde çıkardı” dediğini….

***Fahr-ı Alemîn (sav) cömertliğin bir zirvesi olarak, verecek bir şey bulamadığı zaman borçlu kimselerin borçlarını ödemeyi üzerine aldığını

***Server-i Ekrem’in (SAV) Habeş Necaşi’sinin gönderdiği heyete bizzat kendi elleriyle hizmet ettiğini..Bu işi kendilerine bırakmasını rica eden ashabına: “Doğrusu bunlar bizim arkadaşlarımıza ikramda bulunmuşlardı. Onlara bizzat mukabelede bulunmak istiyorum” buyurduğunu..

***İnsanlığın İftihar Tablosunun(ASM) akrabalık bağlarına son derece önem verdiğini. Bu babda, kendisi ile ilişkilerini kesen akrabaları için şöyle ferman ettiğini: “Onlar bana yardımcı olmadılar. Yalnız onlar için bir akrabalık bağı vardır ki, ben onun ıslaklığı ile ıslanacağım.”

***Hatem-ül Enbiya’nın (SAS) İbrahim, Musa ve İsa peygamberleri şöyle tasvir buyurduğunu; “İbrahim’e gelince ona arkadaşınızdan(yani kendisini kastediyor) daha çok benzeyen, arkadaşınıza da ondan daha çok benzeyen bir kimse göremedim. Musa uzun bir kimseydi. Kıvırcık saçlı ve burun kemeri kalkıktı. İsa bin Meryem’e gelince, o kızıl renkli olup, orta boylu idi. Sanki hamamdan çıkmış da başından su damlıyordu. Aranızda en çok Urve bin Mesud’a benziyordu...”

Kaynak:

Son Peygamber-M. Ebu Zehra- Kitabevi Yayınları- İst-1997

Hasret 01-30-2009 16:15

***Medinelilerin bir iç harbi olan Buas savaşlarının Efendimizin(SAS) davetini kabule zemin hazırladığını, bu yüzden Hz. Aişe’nin: “Buas günü Allah’ın(CC), Resulüne takdim ettiği bir gün olmuştur” dediğini…

***Peygamberimizin(SAV) savaşı hep son seçenek olarak gördüğünü.Yemen’e kumandan olarak gönderdiği Muaz bin Cebel(RA)’e : “Onları davet etmedikçe savaşmayın. Davetinize icabet etmeseler bile siz savaşı başlatmayın. Eğer savaşı önce onlar başlatırsa, içinizden birini öldürmedikçe ve siz de bunu onlara göstermedikçe onlarla savaşmayın. O zaman onlara deyin ki: “Bu sizin yaptığınız hayra ulaşır mı?”

***Resul-i Ekrem(SAV)’in Medine’ye teşrifinde Müslüman olan Yahudi alimi Abdullah Bin Selam’ın(RA) bu kutlu gelişe çok sevindiğini, hatta halasının kendisine: “Yemin ederim ki, İmranoğlu Musa’nın Medine’ye gelişini duysaydın, bu kadar sevinmezdin” dediğini…

***Beyhaki’nin rivayetine göre Server-i Ekrem’in(ASM), Uhud’da önünde cansiperane carpışan Talha bin Ubeydullah(RA) için: “Bugün Talha’nın günü oldu” buyurduğunu…

***Bedir’de esir düşüp, bir daha İslam aleyhine çalışmaması şartıyla fidyesiz serbest bırakılan cahiliyye şairi Ebu Azze bin Amr’ın Uhud’da tekrar Müslümanlara esir düştüğünü. Tekrar af edilmesi isteğine Habibullah’ın(SAS) yanaklarını silip, “Muhammed’i iki defa aldattım” dedirtmemek için seni serbest bırakmam. Mümin bir delikten iki defda ısırılmaz” buyurduğunu…

*** İslam’da ilk vakfın, Allah Resulu tarafından, Muhayrık adlı Yahudi asıllı Müslüman’ın Resul-i Ekrem’e verilmesini vasiyet ettiği 7 bahçenin vakfedilmesi ile oluştuğunu…

Kaynak

Son Peygamber-Prof. Dr M. Ebu Zehra- Kitabevi Yayınları- İst-1997

Hasret 01-30-2009 16:15

***İmam Malik'in kendisi için "ilim deryası" tespitinde bulunduğu Tabiin'in büyük alimi İmam Zühri'nin, Hudeybiye anlaşması için: "İslam tarihinde Hudeybi'yeden önce onun kadar büyük bir zafer olmamıştır” dediğini..

***Beş yüz sahabe ile görüştüğü bilinen tabiin alimi Abdurrrahman bin Ebi Leyla'ya göre Hayber fethinin Hudeybiye sulhünden 20 gün sonra vukuu bulduğunu ve Fetih Suresindeki: "Ve onlara yakın bir fetih verdi" ayetindeki "yakın fetih'in" Hayber zaferi olduğunu..

***Resulullah'ın(SAV) Hayber fethinden sonra Yahudi ölüleri arasında kayıplarını arayan Safiyye ve kızkardeşi ve onların yanında umursamazca gezinen Bilal-i Habeşi'yi gördüğünü. Sonra Hz. Bilal'e sertçe: “Senin kalbinde hiç merhamet yok mudur? Kendi akrabalarından olup ölmüş bulunan kimselerin cesedleri arasında dolaşmakta olan iki genç kızın yanından böyle geçiyorsun" diyerek insan hissiyatını dikkate almakta nasıl zirve olduğunu gösterdiğini..

***Habibullah'ın(ASM) Hayber'de Selam bin Mişkem'in karısı Zeynep'in eliyle gerçekleşen zehirlenmenin etkisini ömrü boyunca taşıdığını.Vefat hastalığı sırasında kendisini ziyaret gelen Ümm-ü Bişr binti Bera'ya: “Ey Ümm-ü Bişr! Şu anda Hayber'de kardeşinle beraber yediğim zehirli etten dolayı kalp damarlarımın koptuğunu hissediyorum" buyurduğunu..Bazı Siyer ulemasının Allah Resulunün(SAS) vefatında bu zehirin de tesiri olduğundan dolayı kendisinin aynı zamanda şehid olduğunu kabul ettiklerini..



***Amr bin As'ın Hudeybiye sulhundan sonra yerleşmek için gittiği Habeşistan'da, öldürmek için kendisine teslim etmek üzere Resul-i Ekrem'in(SAV) bir elçisini Habeş Necaşisinden istediğini..Bunun üzerine Necaşi'nin Amr'ın burnuna şiddetli bir darbe indirip, onu kan revan içinde bıraktığını ve sonra: “Ey Amr! Demek sen Musa ve İsa peygamberlere gelmiş olan Namus-u Ekber'in(Cebrail) kendisine gelip durduğu bir zatın elçisini öldürmek üzere sana vermemi istiyorsun ha? Vallahi eğer onu öldürmüş olsaydın sizden hiçbirinizi sağ bırakmazdım. Resulullah'ın elçisi öldürülür mü hiç?" dediğini..Bu hadiseden çok etkilenen Amr'ın kısa bir zaman sonra Müslüman olduğunu..



***Bedir savaşının Arap topraklarında İslam ordunun ilk savaşı olduğu gibi Mute muharebesinin de Arap toprakları dışındaki ilk çatışma olduğunu...



*** Mute savaşında İslam ordusunun kaybının sadece 12 olduğunu...Bu durumun Bizans ve onun müttefiki Arapların gözünü korkuttuğunu...



*** Halid Bin Velid'in Müslüman olduğunda Kureyş büyüklerine: “Aklı başında olan herkes artık Muhammed'in sihirbaz ve şair olmadığını, onun söylediği sözlerinin de Alemlerin Rabbinin sözü olduğunu anlamıştır. Akıl ve basiret sahiplerinin ona tabi olmaları hak olmuştur" dediğini. Bu sözleri duyunca öfkelenen Ebu Süfyan'ın Halid'in üzerine atılmak istediğini. Onu durduran İkrime bin Ebu Cehil'in: "Yavaş ol bakalım ey Ebu Süfyan! Bu görüşünden dolayı Halid’i öldürmek mi istiyorsun? Aslında bütün Mekkeliler bu görüştedirler. Vallahi korkarım ki bir sene geçmeden bütün Mekke halkı bu görüşe uyacaktır" dediğini..



***Peygamberimiz hakkında Bizans hükümdarı ile görüşen Ebu Süfyan'ın bu görüşmeden sonra yanındaki arkadaşlarına: “Muhammed'in davası önüne geçilemeyecek kadar duyulup güçlenmiştir. Baksanıza Ben-i Asfar(Bizanslılara Araplar böyle derdi) hükümdarı bile ondan korkuyor." dediğini..



***Bizans hükümdarı Heraklius'un Astronomi'den anlayan biri olup bir gün yüzünün renginden bir şey olup olmadığını soran Rum patriklerine: “Yıldızlara bakarken sünnetlilerin hükümdarının zuhur ettiğini gördüm" cevabını verdiğini..



***Nebi(ASM)'ın mektubu kendisine ulaştığında Heraklius'un bu mektubu Başpiskopos'una gösterdiğinde ondan; “Allah'a and olsun ki bu Musa ve İsa'nın bize müjdeledikleri ve bizim beklemekte olduğumuz peygamberdir. Ben kendim o Peygamberi tasdik edip, ona uyacağım" cevabını aldığını..Bunun üzerine kendisini de: "Evet o Peygamberdir. Ancak onu tasdik etmeye ve tabi olmaya muktedir değilim. Eğer bunu yaparsam hükümdarlığım elden gider ve Bizanslılar da beni öldürür." dediğini...

Kaynak:

Son Peygamber- Prof. Dr. M. Ebu Zehra- Kitabevi Yayınları-İst-1997

Hasret 01-30-2009 16:16

***Habeş Necaşisi Ashame, kendisini Hak dine davet eden Amr bin Ümeyye’ye şu cevabı verdiğini: “Ben Hz. Muhammed’in ehl-i kitap tarafından beklenen Ümmi bir Peygamber olduğuna şehadet ediyorum. Musa’nın “eşeğe binen bir peygamber(Hz. İsa) geleceğine dair verdiği müjde, İsa’nın deveye binen bir Peygamber geleceğine dair vermiş olduğu müjde gibidir.”

***Peygamber(asm)’ın Yemame’den bir yalancı peygamber(Museylime-i Kezzap) çıkacağını şöyle haber verdiğini: “Yemame’den yalancı bir Peygamber türeyecektir. Ama eninde sonunda öldürülecektir.” Sahabelerden biri; “Onu kim öldürecektir?” diye sorunca, Efendimiz(SAV): “Sen ve arkadaşların öldüreceksiniz” buyurdu..


*** Allah Resulü(ASM)’ın Mekke fethi için hazırlık yaparken şöyle yalvardığını: “Allah’ım, ansızın varıp bastırıncaya kadar Kureyşlilerin casus ve habercilerini tut. Ve onları görmez, işitmez kıl.”

*** Resul-i Ekrem (SAV)’in hicret sırasında sığındıkları mağaranın isminin “Athal” olduğunu…

*** Aralarında geçen bir küçük tartışmada Hz. Ömer’in Hz. Abbas’a; “Sus ey Abbas! Vallahi babam Hattap sağ olup da Müslüman olsaydı, ona, senin Müslüman olduğun gün Müslüman oluşuna sevindiğim kadar sevinmezdim. Zira biliyorum ki, Resulullah(SAV) da babam Hattap Müslüman olsaydı, senin Müslüman oluşuna sevindiği kadar sevinmezdi” dediğini…

***Yalancı Peygamber Museylime’nin peygamberliğini ilandan evvel Ben-i Hanife heyetiyle geldiği Medine’de Resul-i Ekrem’den(SAV), idaresi altında bulunan mıntıkalardan bir kısmının idaresi kendisine bırakmasını istediğini… Allah Resulü(ASM) ise elindeki hurma dalından değneği göstererek; “ Elimdeki değneği bile istesen onu dahi sana vermem” cevabını verdiğini…

***Peygamber(SAV) Tayy kabilesi heyeti ile gelen Zeydül Hayr isimli şahsı çok sevdiğini ve: “Bana Araplardan her kimin hayırlı olduğu söylenip de bilahare yanıma gelerek, kendisini gördüğümde, hakkında söylenen sözlerin abartıldığını anlardım. Yalnız Zeydül Hayr bundan müstesnadır. Onun hakkında söylenenler onun iyiliklerini tam olarak ifade edebilmiş değildir” buyurduğunu…

KAYNAKLAR

1-Son Peygamber- Prof. Dr. Muhammed Ebu Zehra- Kitabevi Yayınları- İst–1997

2-Büyük İslam İlmihali- Ömer Nasuhi Bilmen- Bilmen-Çelik Yayınları


Saat: 14:05

lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000-2026, Jelsoft Enterprises Ltd.

SonForum.org 2007-2025