![]() |
senınle
bendım eskiden gözyaşlarıma bendim çocuk misalı hep kadere yenik düşen ve ben oluyordum mutsuz denizde boğulan yok artık onlar bende gülüyorum artık acılara dertlere geceler dostum aksamlar arkadasım degıl artık ve ben her gun biraz daha seninle yaşarıp büyüyorum |
Bugün..."Sen'li düşlerle dolu uykusuz bir gecenin sabahında
yine sensizliğe uyandım..." Seninle birlikte olmaya karar verdiğimde edindiğim risklerin farkında değildin. Geleceğini ve mutluluğunu bir başkasının ellerine teslim etmek, savunmasız kalmayı baştan kabul etmekti senle olmak. İşte seni böyle seviyordum ben. Sen benim gerçeğimsin uzun zamandır aradığım ama bir oyunun içinde bulduğum gerçeğim. Seni dışarıya taşırken n’olur bana yardım et. Duygularım karıştı yine… Güne başlıyorum, henüz ayak izleri ile süslenmemiş şehrim. Ve işte ilk ayak izleri, tıpkı maviliğini kıskandırırcasına kendini göstermekten çekinmiyor geçmiş günlerimizde ki gibi taptaze bir günde bulacağım seni. Karanlığın hakim olduğu bir cennette yaşıyorduk seninle… Uzaklardaydın, beni beklemeden gitmiştin ama bunu pek umursamıyordum. Kendimde açıklayamadığım koyu bir sessizlik ve düşlerimde imkansızlıklar yaşanıyordu. Her uyanışta ölümü düşleyen bir ses ile çağrılıyordum. Yüreğimin yer altı insanları ağlıyordu. Yaşadığım dünyanın nöbetçileriydi çelişkiler. Onlardan izin almadan dış dünyaya açılan penceremden dışarıya bakamıyordum. Ve sonra geldi dediler, güneşi getirdi karanlık son buldu dediler. İnanmadım… yaşamın allak bullak olmuş ve adına rutin dediğim koşuşturmacalarıma devam ettim bir süre daha. Sonra bir gün penceremden bir ışık demeti girdi odama, çelişki nöbetçilerinin uykuda olduğu bir anda. O parıldayan ve gözlerimizin sıcaklığa alışamamışlığına sunulan bir avuç ışığı geçmişimden gelen küçük bir çocuk getirdi bana… Anıları ve düşleri alınmıştı çocuğun… Büyümeye odaklamışlardı beynini, kalbiyle düşünebilme yetisinden mahrum bırakmışlardı uzun bir süre… Işığı gören gözlerim bir süre kendine gelemedi, işte tüm varlığıyla şimdi ellerimin arasında tutuyordum ve yüreğimden kayıp zamanlarım geçiyordu bir bir… Kararımı vermiştim… Sana gelecektim…Tüm geçmişteki tüm acılarımı tekrar yaşamam gerekse bile bunu yapacaktım… Hırslarımı, nefretimi, kini ve kıskançlıkları , bir avuç ışıkla birlikte kızgın bir potanın içinde erittim, yüreğimin duvarlarında yankılanan acı ve korku dolu seslere kulaklarımı kapatarak… İşte karanlık dünyanın o büyük ve aşılmaz denen kapısını açacak anahtar elimdeydi şimdi… Evet… Çıktım o karanlık, iki yüzlü ve zalim dünyadan… İlk önce renklere alışmaya çalıştım ve her yanımı saran o müthiş ışığa… Sonra yürümeye başladım ardıma bile bakmadan… Arıyordum seni… Sanki hiç bulamayacakmış gibi… Karanlıktan korkmuş bir çocuk misali yüreğim.. Hani uzatsan ellerini...Hani dokunsa parmaklarım dudaklarına... Yüzümde hissetsem nefesini... Geçecek gibi herşey.. Son bulacakmış gibi sonsuz çığlıklar... |
Hawa kararmaya ba$Layınca, daha çok arıyorum sanki seni.
Soğuktan mı korkum, karanLıktan mı, sensizLikten mi, yaLnızlıktan mı, nöbetLerimden mi, çaresizLğimden mi.. biL(m)iyorum.. / kahırdan.. artık hissetmiyorum.. unutmaya ba$Ladım; kokunu, sewdiğin $eyLeri, söyLediğin $arkıyı, bana bakı$ını, sewi$ini, sarıLı$ını.. ya$adık mı sahi senLe? güLüyordum gaLiba. Sen yüzüme çok yakı$tığını söyLüyordun güLmenin. Ben güLünce sen güLüyordun. Sen güLünce denizLer duruLuyordu gözLerinde. $imdi fırtına war. güLmek bana yakı$mıyor (mu) ! edebiyatı sewiyor(d)um. Sana oLan a$kımı yüreğimden sonra en iyi o anLatıyordu. Ben de hep yazıyordum. Bak yine yazıyorum.. küstüm, geL(me) artık. a$k acı çekmekse sew(me) artık. kara geceLerde ben buLurum yoLda$ kendime, kork(ma) çekmem fi$ini hayatın! yoruLdum, kuramıyorum artık. noLur, geL(me)! \"bunLarın bi hayaL oLduğunu kimseye söyLeme. Herkes ben geLmeni istemiyorum biLsin. Ne oLur geL be!\" |
bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin..
bu parmaklıklar,bu demir kapılar,bu hava,inan... bazen bir yumrukta yıkacak kadar güçlü, bazen bir serçe kadar güçsüzsem bir nedeni vardır.. hangi zorluğu yenememiş insanoğlu hele taşıyorsa bu insanca sevgiyi yüreğinde... güzel günler zorlu duraklardan geçer sevdiğim damla damla birikiyor insan,damla damla sevgilim... birgün akıp gideceğiz hayatta duvarlar yıkılacak açılacak bütün kapılar bilesin benim yüreğim sensin şimdi,seni vurur durur ve yine damla damla çoğalıyorsun içimde.. |
elimden kalbim düşüyor...
kayıyor yavaş yavaş. gözlerimden dökülüyor yıldızlar özlemin büyüyor diğer elimde ağaçlar konuşuyor yapraklar fısıldıyor gitme diyor sesim içimden seni seviyorum diyorrr kalbim kanlar içinde yatıyor parmaklarımda tozları var yıldızların içimde eski bir türkü gitme diyor sen gidiyorsun ben seni seviyorum cümlelerim camlardan siliniyorr yağmur ardından ağlıyorr gidiyorsun koşuyorum ardından değemiyorum sana özledim seni hayatın tadıydın sen....sen olsan şimdi burda ben böyle mahsun böyle ağlamaklı olur muydum ....... |
Seviyorum diyordun..
Sana gore sevendin sen Bendeki sevgiden cok baska biseydi gozunde. Ben yagiyordum.... Yagiyordum ve cogaltiyordum denizimdeki sulari Gel-gitlerim oluyodu sozlerin. (geliyordum, gidemiyordum....!) Her sozunde doluyor Her bakisinda cekiliyordum... cekiliyordu sularim, sözlerim, acim... ben yagiyordum... yüregimi temizliyordu sularim. Tohumlarini filizlendirdigi kadar Ciceklerimi cürütüyordu ! Ben yagiyordum. Akiyordum yuregine.... sana umarsizliginin Umudu vermiyordum. Kanini temizliyordum yüregimin Sel olup cosuyordum.... Ben yagiyordum... Gökkusagi bagliyordum acilarina. Mavilikte bir yildiz gosteriyordum. Günese anlam katan karanliklarin oldugunu, Ve yagmurun birtek kislari yagmadigini ispatliyordum. Yagiyordum asagidan yukariya! Ben yürekler dolusu yagiyordum.... Hani derlerya bardaktan bosalircasina... Iste bende oyle ! Yürekten bosaliyordum.... Yagiyor, buharlasiyor Tekrar yagip tekrar buharlasiyordum... Bitmiyordum.... Bitiremiyordun beni... Ben yagiyordum... Gunes doguruyordum sana. Tutkular birakmiyordu pesimi. Oysa biyerde bitmesini bilmeliydim... Ama ben yagiyordum! Erozyona ugruyordu yuregim (ve ben dinmiyordum yinede.) Ben yagiyordum... Topragim kuruyordu. Inan Cok zorladim kendimi Bitecekse birseyler bitmeliydi Olmuyordu... Yagiyordum yanginlarima! Köz oluyordum... Ben yagiyordum... Islaniyordu yanaklarim! |
sevginin bittiği yerde sarıl bana
heyecanların tükendiği ve artık yapacak hiçbir şeyin kalmadığı bir anda çek kolumdan../..gözlerimi daya gözlerine bir anda dalıp git bana ismini anmaktan usanmayan dudaklarımı öp.. düşlerimizin yorulduğu yerde tutun bana beni çağıramayacak kadar uzakta ol ve ben gelemeyecek kadar koşayım sana imkansızı iste mesela "unut", de dudaklarım değil gözlerim boşalsın o dakika giderken unutamadığım yerden dönüp bakayım sana özlemlerine gebe kalan bedenimi öp.. üşümeye başladığın yerde ısın bana gözlerim ağlamaktan şişmiş olabilir../..aldırma her halimle güzel bul beni her halimle karış bana bir demet papatyayla bile kandırabilirsin beni sakın unutma sende tutunduğum yer kadar yüreğimi öp. |
lümün ikizidir bu aşk,
Bense birinin olmadığı zamanlarıma Öbürünü yetiştirdim hep.. Oysa,sen kanatlarımı kırdın kıralı, Ne aşkı tadabiliyorum, Ne de ölüme kanabiliyorum.. Böyle tükeniş değil benimkisi. Ne onu kabullenebiliyorum, Ne de seni böyle içime sindirebiliyorum. Başka sarılışlara emanet edemezdim seni, Sen başka öpüşlerin koynundasın.. Şimdi hangi mum kokusunda, Hangi mevsimin sabahına uyanıyorsun? Belki de o gözlerin büyüsünde, Derinlerde, Dalıyorsun.. Ölümdür bu aşk, Bense öldüğüm zamanlarımda, Senle yetindim hep.. Ben seni başka sevişlere emanet edemezdim.. Oysa sen, O'nun koynunda, Beni seviyordun. Nasıl inanayım? |
bunları yazan ben değilim aslında
parmaklarım hareketteyken düşüncelerim kopuyor benden aslında okadar çok gülerim ki hayatta biriken hiçliğimin patlaması olsa gerek hala nedenini bulamıyorum karamsarlığımın güneşlerden mi bahsetsem kara bulutlardan mı yada isteksizce susup ağladığım zamanlardan mı belkide yaşadıklarım ilgi çeker sizler tarafından bilmiyorum ama yine ağlıyorum askıda kalmış binlerce düşünce kimi acıtıyor, gözlerini kapat diyor kimide anlamsızca gülmemi söylüyor inanmak istemiyorum yalanlara yinede hoşuma gidiyor kandırılmak çektiğim acılar kahkalara boğuyor bazen beni mutluluğuma ağladığımda oluyor çoğu zaman merak ediyorlar kişiliğimi soruyorlar sevmelimiyim sevmemelimi çözülmezsin dedi biri lanetlendim o günden beri anlamadım ki bende beni boğuyorum bütün sevdiklerimi önce zevk duyuyorum deli gibi sonra haykırıyorum sende bırakma beni, emi gidiyor tüm gelenler gelenler gidiyor birer birer giden benlerden geriye bırakıyorlar bana keder son kalanımsın sende gitme yeter.. |
Saat: 19:03 |
lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000-2026, Jelsoft Enterprises Ltd.
SonForum.org 2007-2025