![]() |
yağmura teslim zamanlar… geçmiş puslu bir vadi belleklerimizde… yitip giderken seslerimiz esaretlerde… biraz ürkek, biraz şaşkın… ama hep acemiydik hayat karşısında… uzak davetler gibi… belki hayat kadar uzak, belki ölüm kadar yakındık… bilemedik… küçük bir dokunuş, sessiz bir çağrı mı sözcükler? Neydik? her şey yada hiç bir şey düşünce aralığında gezinip duruyorduk umarsızca… kimdik? yalnızca hiç kimse olmaktan korkuyorduk belki de… uzak umutlar gibi… yollar ulaşsa da geceden sabaha sessizce dokunacak bir el bekler mi yolun sonunda? gölgesi kendinden büyük kuşkunun… ince bir sızı gibi ansızın… bölüp geçiyor zamanı… ya değilse? çaresiz beklemeler gibi… -hangi denizde buluşacaklar bilirler mi ayrı yataklarda akan nehirler - duvarlar yıkılır mı? çalıntı kahramanım şimdi aykırı bir masalda… parmak izi bırakmadım sanırdım yaşadığıma dair… biraz uçurum, biraz intihar kokuyor şiirler… “ gitme ” diyor, “ kal ”… bilmiyor ki: hayat birkaç kırık dökük söze adanmakta! |
Bu Gece yine sen düsdün aklima
Resmin elimde bakdim doya doya, Seninle oldugum günleri hayelledim, Degerini o zaman degil, simdi bildim. Kimseler dinlemez, görmez oldu beni, Agliyorum canim her an gizli - gizli, Dört Duvar arasinda anilar, Beni sana canim ile Baglar. Ac bana tekrar Gönül Bahceni, Ekilsin Kirmizi Ask Gülleri, Deger mi hic bu ayrilik ? Sonu degil`mi aci yalnizlik ? Yeller soguk esmeye basladi, Kanim damarimda buzlandi, Tek askimin atesi kaldi bagrimda, onu da söndüremezler - Asla ! Bilmiyorum Canim sende varmidir, Bir kere olsun sen beni kandir, Gel beraber bir ömür boyu olalim, Hayatimiza hüzün degil huzur katalim, Sen`de biliyorsun bu duygu cok aci, Seytan bile istemez onun esmesini, adi bosa degildir : HASRET RÜZGARI |
Acıları kurutmalısın,yüreğindeki sayfalarda. Umut olmalı,heyecan olmalı kahverengi gözlerinde Hüzünlerden kederlerden uzak olmalısın Hayat bulmalısın,huzur dolmalısın İşte yaşamak bu,nefes almak bu demelisin Gözlerimi düşündükce daha fazla sevmelisin Bende seni senin gibi öyle sevmeliyim. Korktuğumda sıkıca sarılabilmeliyim sana, Üşüdüğümde soğuktan titredğimde Sen ısıtmalısın beni yüreğinle Çocuklaşıp ağladığımda okşamalısın saçlarımı, Tesellim olmalısın tesellin olmalıyım. |
Seni Seviyorum, Çünkü;
Her sabah kalktığımda yaşamak için tek nedenim, sen varsın ... Fakat seni sevmek için binlerce nedenim var ... Seni Seviyorum, Çünkü; Bu siyah beyaz dünyada tek renk sensin, Bir ressamın fırçasından çıkmış gibi ... Ama alalade bir renk değil, Gökkuşağının her tonunu gölgede bırakan bir renk ... Seni Seviyorum, Çünkü; Bu soğuk günde içimi ısıtan bir esinti gibisin ... Hafiften esiyorsun, iliklerime işleyerek ... Sonra da kaybolup gidiyorsun, daha nereden geldiğini Anlayamadan ... Seni Seviyorum, Çünkü; Seni Sevmekten başka bir şey gelmiyor içimden ... O kadar doğal ki bu duygu ruhumun derinliklerinde, Sanki doğduğumdan beri var ... Sadece ortaya çıkmak için seni bekliyordu ... Seni Seviyorum, Çünkü; Sensiz bir yaşamı artık düşünemiyorum ... Sensiz bu kuru dünyada yaşamaktansa, ölümün soğuk nefesini öpmeyi bir daha hiç seni görmemektense hayata arkamı dönmeyi tercih ederim ... Seni Seviyorum, Çünkü; Ne zaman bir aşk şiiri duysam, mısralardan sen akıyorsun ... Ne zaman eski bir şarkı gelse kulağıma, Gitar telleri arasından süzülen notalar, seni getiriyor bana ... Seni Seviyorum, Çünkü; Sen hep benimlesin ... Gözümü kapatmam yeterli seni görmem için ... Tatlı narin tenini ... Seni Seviyorum, Çünkü; Belki de ilk defa bir kadının kokusu beni çılgına çeviriyor içimden Odyseus'a türkü söyleyen deniz kızları da Onu aynı kokuyla baştan çıkarmaya mı çalıştılar acaba diyorum Seni Seviyorum, Çünkü; Gözlerinin içinde binlerce yıldız, Gecenin karanlığını delip geçiyor ... Bana bakarken kendimi yıldızlara tepeden bakıyor gibi hissediyorum ... Seni Seviyorum, Çünkü; Benliğim sana ait ... Sen onu buruşturup çöpe de atabilirsi, Kalbine yakın bir yere de koyabilirsin ... Tanrım !!! O kalbine yakın bir yerde olmak istiyorum ... Seni Seviyorum, Çünkü; Sen sensin ... Ama sen beni ben olduğum için seviyor musun Onu kim bilir ... Seni Seviyorum, Çünkü; Seni Sevmeyi Seviyorum ... Seni koklamayı seviyorum ... Sana dokunmayı seviyorum ... Seni Seviyorum, Çünkü; Saçların ellerimin arasından kayıp giderken, Dünyada cenneti bulmuş gibiyim ... Bir an elimde tutuyorum o cenneti ... Bir an sonra belki de tamamen ellerimden kayıp gidecek ... Seni Seviyorum, Çünkü; Ben hiç bir kadın için şiir yazmadım, bu hep tuhaf gelmişti ... Ama şimdi senin için şiir yazmamak tuhaf geliyor ... Seni Seviyorum, Çünkü; İçimde bir umut var ... Bu şiiri belki başucuna koyarsın ... Kim bilir belki yanına da ''Kırmızı'' bir gül ... Seni Seviyorum, Çünkü; Tanrı çiçekleri yaratırken seni de onlarla beraber yaratmış ... Papatyadan güzel, Zambaktan asil, Manolyadan tatlı, Gülden daha güzel kokulu ... Seni Seviyorum, Çünkü; Güzelliğine melekler imreniyorlar ... Dünyada ise, Ölümlüler arasında galiba bir tek benim gibi bir iki şanslı Onu farkedebiliyor ... Seni Seviyorum, Çünkü; Ölene kadar, yok olana kadar seninle olsam, Bu herhalde bir ceza gibi gelir, Daha çok senle olamadığım için ... Seni Seviyorum, Çünkü; Senin tarafından Sevilme fikri bile bir insanı hayatı boyunca mutlu edebilecek kadar güzel ve asil ... Seni Seviyorum, Çünkü; Seni anlatmak için mısralar yetmiyor ... Düşünüyorum bir kış gecesi bunu yazarken, Acaba kaç şair senin güzelliğini anlatmak için binlerce mısra yazdı ... Seni Seviyorum, Çünkü; Senin gülümsemen güneşin doğuşu gibi, İnsana her şeyi unutturuyor, Sadece seyredip tadına varma hissi uyandırıyor ... Seni Seviyorum, Çünkü; Bu kadar nedenden sonra bile SENİ ne kadar SEVDİĞİMİ anlatamadım !! |
Sabah oluyor,bir gün daha ağardı hasretinin üstüne.. Benim gözlerim yine uzaklara dalgın,yine kirpiklerimde tuz var.. Tırnaklarım avuçlarıma kan oturtmuş,öfkeliyim,susuyorum ağlarken.. Aşka dair şarkılar çalmasın artık,acıtmasın yüreğimi.. Yoruldum her şarkıda seni düşünmekten,seni bulmaktan,seni özlemekten.. Derin nefesler çekiyorum içime,senin hasretini içime çeker gibi.. Soluyamıyorum geriye,içimde kal diye.. Ne vardı bu kadar sevecek,yada ölesiye güvenecek... Aşk kimi güldürmüşki?Yada ne kadar olmuşki ömrü mutluluğun... Gözlerimdeki ışıltıyı yitirdim,yaşama sevincimi,umutlarımı,sitemlerimi,beklentilerimi yitirdim.. Kendimi yitirdim sensizlikte.. Her sabah yeni bir role hazırlanıyorum,sahneye çıkacakmışım gibi.. Bana en yakışan rengi giyiniyorum .. Gülümsüyorum...Kıyametler kopuyor içimde.. Barış zamanında yaşadım en büyük harpleri.. Fırtınalarda kaç gemi batırdım.. Aşıklara bakmıyorum artık,içimden bir şeyler kopuyor sanki.. Yorumlayamadığım rengarenk bir tabloya bakar gibi oluyorum.. Bu mutluluk resimleri gerçekmi???Hepsi sahtemi... İnanmıyorum artık,inanamıyorum. Yaşadığım sürece gerçekti... Oysa şimdi... Gece olunca kaldır başını bak gökyüzüne... Kaç bakışım kaldı orada,yada kaç sabah doğan güneşe dokundum sen diye.. Ben seni oralarda aradım.. Her zaman bulabileceğim ama asla seni göremeyeceğim yerlerde... Sensizlik böyle birşey işte... Ben tükeniyorum,hasretler çoğaldıkça....... |
Sen uyurken gideceğim Haberin olmayacak Uykularının dışında bir yere Düşlerin seni nereye götürürse Ben orada olabilirim Bir martının kanadına koyup gönder Sen uyurken Son defa gözlerinden öpeceğim Sen bilmeyeceksin Ben seni uyurken seveceğim Küçük zamanlar gerek bana Kalbimi soğutmama Seni de otuz günlük bir Eylül'de sevmiştim Sakın unutma Bir çocuğun avuçlarına sıkıştır özlemini Ya da yüzündeki masum gülümseyişe Ben anlarım Sen uyurken gideceğim Sesimi duymayacaksın Parmaklarımın ucunda yürüyeceğim Son kez saçlarını okşayacağım Öyle sessiz seveceğim ki seni Uyanmayacaksın... |
Bana müjdeler verin savaş bitti diye Müjde verecek kimse yok mu ?!? Kendimi Savasta hissediyorum.. duy artik be.. Sana: İster qeL ishter qeLme .. Ama Son bi$e: qeLme.. |
Kimse kimseyi sevemedi aslında Kötürüm bir hüzündü kapanan her perdenin sonu ve avuçlarımıza bırakılan göçebe aşk izleri iyileşmeyecekti biliyordum... Kırlangıç masallarının kırlarda son bulduğunu ve o pervasız, ucube aşk destanlarının hiçe yazıldığını bildiğim gibi senin beni benim seni bir türlü sevemediğimiz gerçeği gibi şimdi bir gün olur da yeniden tutulmak istersen bu hayatta var olmayan bir başka düşe aynalardan uzak dur sevgilim dışarıda kış var içeride hepsinden daha dondurucu ölüm hiçliği geçtiği tüm yürekleri sahipsiz hikayelere dönüştüren koca bir HİÇ üzerinde tek bir delik açılmamış son duvarımdı sana sakladığım o duvarın ardındaysa manasız ifadem ve bildiğin tüm masalların anlatılmayan kötü sonları işte bu benim... neden bunca hüzün yazarsın diye hiç sormadın bana çünkü kimse kimseyi sevemedi sevgilim şimdi bir gün olur da yeniden düşmek istersen sevdaya kimsesiz bir deniz fenerini sev ve sevmeyi öğren yeniden... Ey kalbime teşebbüs eden kadınlar! ve sen son şiirime sakladığım, hiç bilemediğim kokun eserken hala bir yerlerde bak dokun kirpiklerime hala çocuğum ağlarsam ya karanlık ya perdeler ardında küflü bir hasret ezgisi bu içimde dinmeyen ve sen, olur da yeniden okşamak istersen bir gün saçlarımı ya bul ve öldür bu hüzünbaz deniz fenerini ya da öyle sessiz, sedasız içinden sev beni karıştırma... 38- |
taşlar yosuna sarılır bilirsin, sarmaşıklar duvara, geceler karanlığa... sen de yalnızlığa sarılırsın ve erkeksin ağlayabilirsin gönlünce..... önce melekler farketti bizi, sonra masmavi düşler, öpüşler, gülüşler, çiçekler... büyüsü kalmadı artık kavuşamaların.. bundan böyle bizi bambaşka bir cehennem bekler.. sen de bundan sonra içi boş şarkılarda avut kendini... en ucuz aşklarla yıka kirli ruhunu açılırsın.. |
Saat: 07:23 |
lisanslı Powered by vBulletin®
Copyright ©2000-2026, Jelsoft Enterprises Ltd.
SonForum.org 2007-2025