PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Suriye'den Osmanlı'ya iade-i itibar


ALONE53
02-26-2008, 15:59
Suriye'den Osmanlı'ya iade-i itibar

EMİNE DOLMACI
Süleymaniye Külliyesi, 402 yıl Osmanlı’nın önde gelen kültür merkezlerinden biri olan Şam’ın en önemli tarihî ve kültürel yapılarından biri olarak biliniyor. 1554 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan’a yaptırılan külliye, aynen Türkiye’dekiler gibi pek çok yapıyı bünyesinde barındırıyor.
Külliyenin içerisinde Süleymaniye Camii, medrese, Selimiye Camii, Selimiye Çarşısı, imarethane, aşevi, Sultan Vahdeddin Han ve Osmanlı ailesinden 18 kişinin kabri bulunuyor. Suriye topraklarındaki Osmanlı mirasını bütün güzelliğiyle yansıtan önemli eserlerden biri olan Süleymaniye Külliyesi’nin bahçesinde yakın zamana kadar bir askerî müze bulunuyordu. Üstelik müzede bulunan uçakların yönü külliyenin içindeki Süleymaniye Camii’ne dönüktü. Suriye ile ilişkilerin gergin olduğu zamanlarda farkında olmadığımız bu durum, ikili ilişkilerin daha sıcak bir düzleme taşınmasından sonra fark edildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye seyahati sırasında Süleymaniye Camii’ni ziyaret etti ve savaş uçaklarının camiye dönük olması onun da dikkatini çekti. Başbakan, Suriye yetkililerine tarihî ve kültürel bir yapının bahçesine bir askerî müzenin hiç de yakışmadığını bildirdi ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’dan uçakların kaldırılmasını talep etti. Daha sonra Türkiye’den Suriye’ye çeşitli dönemlerde giden bakan ve yetkililerin konuyu tekrar gündeme getirmesi ve takip etmesiyle olay çözüldü. İki ülke ilişkilerinin düzelmesinin nişânesi olarak cami bahçesindeki uçaklar başka bir yere taşındı.

Belki bir savaş sona ermedi; ancak tarihi ve kültürel miras açısından en az onun kadar önemli bir şey gerçekleşti. Türkiye-Suriye ilişkilerinin kötü olduğu günlerden kalma bir olay daha son buldu. Şam’da bulunan ve Mimar Sinan’ın eserlerinden biri olan Süleymaniye Camii’nin bahçesinde, dönemin Şam hükümeti tarafından bir savaş müzesi kurulmuştu. ‘Şam Savaş Müzesi’ veya ‘Şam Askeri Müzesi’nde yer alan uçakların burunları ise Süleymaniye Camii’ne dönüktü. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye gezisi sırasında bu görüntünün hoş olmadığını, Suriye resmi makamlarına iletti ve uçaklarla savaş müzesi geçtiğimiz ocak ayı içinde cami avlusundan kaldırıldı. Yaklaşık 10 yıldır ibadete kapalı olan Süleymaniye Camii ve Süleymaniye Külliyesi, Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı, TİKA ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce restore edilerek, hem ibadete hem de turistik ziyaretlere açılacak. Mart ayı başında Türkiye’den gidecek olan ekip, tadilatları başlatacak. Restorasyonun bir buçuk yıl içinde tamamlanması planlanıyor.

Bu yönde gelişmenin öyküsü aslında Suriye ve Türkiye arasındaki düşmanlığın yerini dostluk ve komşuluk ilişkilerine bırakmaya başladığı tarihlere dayanıyor. Hafız Esad döneminin sona ermesi ve Beşşar Esad’ın başkanlığı ile Türkiye’yle olan ilişkilerde de yumuşama başlamıştı. Başbakan Erdoğan, Şam’ı ziyaret ederken, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Ankara’ya geliyordu. Bu ziyaretler bir defayla da kalmayıp tekrarlanıyor, eşler de Başbakan Erdoğan ve Suriye Devlet Başkanı Esad’a eşlik ediyordu. Süleymaniye Külliyesi ve Camii’ni hedef alan savaş uçaklarının kaldırılmasının temeli ise Başbakan Erdoğan’ın 2004 yılında Suriye ziyaretinde atılmıştı. 21 Aralık 2004’te bu ülkeye giden Erdoğan, yaptığı resmi temasların yanı sıra Süleymaniye Camii’ni de ziyaret etmişti. Bu ziyaretten sonra Suriye Devlet Başkanı ile yaptığı görüşmede, içinde burunları camiyi hedef alan savaş uçaklarının da bulunduğu savaş müzesinin, dini ve tarihi bir mekanda bulunmasının hoş olmadığını dile getirmiş ve kaldırılmasını istemişti. Aradan geçen zaman içinde camiyi hedef alan uçaklar yaklaşık 2 yıl daha ‘savaş müzesi’ olarak ziyarete açık kaldı. Bu süre içinde ise Başbakan Erdoğan’la birlikte Suriye’yi dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Devlet Bakanı Ali Babacan da ziyaret etti. Her ziyarette ilişkiler daha da sıcak bir hal alırken, talepler tekrarlandı. Konuya son nokta ise bir süre önce ziyarete kapatılan savaş müzesinin, geçtiğimiz ay kaldırılması ile konuldu. Türkiye diplomasisinin bir başarısı olarak ders kitaplarından Türklerle ilgili düşmanca ifadeleri ayıklayan Suriye hükümeti, arkasından da Türk tarihine ve kültürünü hedef alan bu projeyi devre dışı bıraktı.

Şam’daki Süleymaniye Camii’nin içinde bulunduğu duruma Başbakan Erdoğan’ın dikkatini çeken ise burada faaliyet gösteren kültür merkezi oldu. 1998’den beri ibadete kapalı cami ve külliyenin durumunu Başbakan Erdoğan’a aktaran yetkililer, restorasyon talebinde bulundu. Talebin Erdoğan’a iletilmesi ve üzerinde durulmasında dönemin İSKİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu ve yine dönemin Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Mustafa İsen etkili oldu. Başbakan’ın talebi Esad’a aktarmasıyla süreç başladı; ancak Türk hükümeti tarafından bunun gerçekleştirilmesi kabul görmedi. Restorasyon bir İtalyan firmasına verildi. Fakat Türkiye’nin bastırması ile yeni bir proje hazırlanarak UNESCO’nun onayına sunuldu. Bu kurumun da onay vermesi ile olayın diplomatik boyutu aşılmış oldu. 2007 Ağustos’undan itibaren, savaş müzesindeki savaş uçakları, füze ve tanklar tahliye edilmeye başlandı. 1967 Arap-İsrail Savaşı’ndan kalan malzemeler buradan alınarak, Halep yolu üzerindeki Panorama’ya nakledildi.

Süleymaniye Camii’nin ibadete, külliyenin de ziyarete açılması talebi, Başbakan Erdoğan başta olmak üzere, Türkiye’den birçok siyasetçinin de altyapı çalışmalarına katılmasıyla tatlıya bağlandı. Şimdi, mart ayı içerisinde Türkiye’den 6 kişilik bir ekip gelerek restorasyon çalışmalarını fiili olarak başlatacak. Projenin bir buçuk yıl içinde tamamlanması ve 2009 yılı sonunda cami ve külliyenin yeniden açılması hedefleniyor. Bu konuda önemli bir işlev gören Şam’daki Türkiye Kültür Merkezi binasının da Süleymaniye Külliyesi bünyesine alınması isteniyor. Bu taleple birlikte hizmet binaları, Türk lokantası ve Türk kahvehanesinin de içinde yer aldığı bir kompleks öngörülüyor. Ancak, bu yöndeki talebe sıcak bakılmadığı, Süleymaniye Külliyesi yerine Selimiye Külliyesi’nin içinde bir yer gösterildiği belirtiliyor. e.dolmaci@zaman.com.tr



--------------------------------------------------------------------------------

Süleymaniye Mimar Sinan’ın eserlerinden

Süleymaniye Camii ve külliyesi, Şam’daki en önemli Osmanlı eserlerinden biri. Kanuni Sultan Süleyman’ın yaptırması hasebiyle ismi ‘Süleymaniye’. 1554 yılında inşasına başlanan yapının, asıl mimarı Mimar Sinan. Ancak İran asıllı mühendis Molla Ağa’nın gözetiminde yapılmış. 1559 yılında dönemin Şam Valisi Hızır Paşa zamanında bitirilen camiye, 1566 yılında bir de medrese eklenmiş. Süleymaniye Camii’nin ihtişamı yanında en büyük özelliği ise Mimar Sinan bunu yapana kadar Şam’da mimari açıdan böyle bir yapının bulunmaması ve kurşun kaleme benzetilecek kadar ince minarelere sahip olması. Süleymaniye Külliye’si iki kısımdan oluşuyor. Büyük bölümde mescit ve medrese, küçük bölümde ise revaklarla kaplı ve üzeri küçük kubbelerle örtülü odalar bulunuyor. Bu bölümde kadınlar için ayrılan bir namazgâh ve talebelerle gariplerin kaldığı mekanlar var. Baraka ırmağı kıyısında hac kafilelerine hizmet vermek için planlanmış bulunan Şam Süleymaniye Külliyesi; camii, aşhanesi ve kervansaraylarıyla plana esas teşkil edecek şekilde tesis edilmiş. Bu muhteşem külliye, yapılış amacı, mükemmelliği, mimarisi, hizmetleri ve daha sonraki ilaveleriyle başlı başına sultani bir eser. 1998 yılından bu yana ibadete kapalı olan külliyenin 2009’da yeniden açılması planlanıyor.


Vahdeddin’e hizmet etmek büyük gurur

Süleymaniye Külliyesi’nde, Sultan Vahdeddin’le birlikte, Sultan Abdülhamid ve Sultan Abdülmecid’in çocukları ve torunlarının da aralarında yer aldığı 18 kişinin kabri bulunuyor. 30 yıldır buranın türbedarlığını yapan Ahmet Muhammed, ailesinden hiç kimse bu görevde olmadığı halde görevi seve seve kabul etmiş ve bugün de sürdürüyor. Kültür Bakanlığı’na bağlı olarak çalışan Muhammed, Türk siyasetçilere ilişkin ilginç anekdotlar anlatıyor. Mesela burayı ziyaret eden 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Sultan Vahdeddin’in kabri başında uzun uzun ağlamış. Eski Başbakan Necmettin Erbakan, yaptığı ziyaretten çok etkilenmiş. Başbakan Erdoğan ise eşiyle birlikte korumalarını atlatıp burayı ziyaret etmiş. Pek çok devlet adamı, başbakan, bakan ve milletvekilinin ziyaret ettiği türbenin Türkiye’den son konuğu ise Dışişleri Bakanı Ali Babacan olmuş. Ramazan ayında türbeyi ziyaret eden Babacan, teravih namazını Emeviye Camii’nde kıldıktan sonra buraya gelmiş. Sultan Vahdeddin ve Osmanlı ailesi için, “Burada defnedilmiş olmaları onların salih insanlar olduklarını gösterir. Bu mekana girdiğiniz zaman kendinizi cennet bahçesinde gibi hissedersiniz. Burada hiçbir haşerat bulamazsınız; çünkü hiçbir haşerat yaşamaz burada. Bu da onların çok pak ve temiz olduklarını gösterir.” değerlendirmesini yapıyor. Bu görevde bulunduğu için şeref duyduğunu aktaran Muhammed, bunu da şöyle açıklıyor: “Çünkü onlar İslam’ın hizmetkârları idi. Süleymaniye Camii ve buradaki diğer mimari eserler de bunun işaretidir. Onlar birçok medrese ve ilim merkezleri bina etmişlerdir dünyanın birçok köşesinde.”
Sayı: 65
Bölüm: Aktüel