PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Sivas Hikayeleri


Kalpsiz_
02-21-2008, 16:32
Sivas Hikayeleri

Rivayete gore, Ardicalan koyune bagli olan Yesilova (eski adi: Birestik) mezrasinda sehsuvarogullarindan Mahmut Beyin bir konagi varmis. Konak, Ardicalan koyunun kuzeyindeki tepenin eteginde imis.

Anlatildigina gore, Mahmut Bey-in beyligi zamaninda, Birestik-teki konaginda misafirleriyle yemek yerken kapiya bir atli gelir. Mahmut Bey, atliyi sofraya buyur eder ve hizmetcisine de ati yemlemesini soyler. Hizmetci kendisine soyleneni yaptiktan bir sure sonra atin onune koydugu yemin at yedikce arttigini fark eder. Diger taraftan, misafirlerle birlikte yemek yiyen atli, aniden yerinden kalkip -sehsuvaroglu Huseyin Bey su anda cok darda ona yardim etmem gerekir- diyerek izin ister ve atina atlayip oradan ayrilir. uevredekiler bu sahsin Hizir olduguna inanirlar. O andan itibaren onun suyundan ictigi cesmenin onemi artar ve kutsal gorulmeye baslanir.

Bolge insani tarafindan uorakdere Suyu diye de bilinen Hizir Suyu-ndan icilme nedenlerini su sekilde siralamamiz mumkundur:

-Onlara gore bu su, cesitli hastaliklar icin sifadir.

-Hamile bir bayan dogumunun kolay olmasi icin banyo yaptigi suya bu sudan katarak yikanir.

-Yeni dogan cocuklar, iyi huylu olsun diye buradan getirilen su ile yikanir.

-Ardicalan ve Gelintarla koylulerinden cilt hastaliklari, ozellikle de egzama icin bu suya gidildigi, bu suda banyo yapildigi, suyun kaynadigi yerde yetisen igde agacina caput baglandigi, dilek tutuldugu ve buradan alinan camurun yaranin oldugu yere suruldugu anlatilmaktadir. Butun bunlar, sifa niyetiyle yapilmaktadir.


yamaçtaki ejderha
[Sivas'a bağlı Çaygören ve Küpecik köylerine giden yolun kıyısındaki tepeciklerden birinin yamacında, aşağıya inen bir ejderhaya benzeyen bir taş vardır. Yörede bu taşa dair bir efsane anlatılır:

Çok eskiden bu köyde yaşayan bir karı-koca, sabana koştukları bir çift öküzle tarlalarını sürerken tepeden bir ejderhanın üzerlerine geldiğini görür ve çok korkarlar. O esnada adam, 'Ey Allahım, bu musibeti başımızdan al. Ben de sana bir öküz kurban edeyim' der. Allah da ejderhayı taşa dönüştürür. Karı-koca evlerine döner ve öküzün birini kurban etmeden ertesi gün öküzleri ile tarlaya gelip çalışmaya koyulurlar. Derken birden bir gürültü kopar, bir de bakarlar ki dün taş kesen ejderha canlanmış, üzerlerine geliyor. Kadın kocasına sinirlenerek 'Dün sen öküzün birini kurban edeceğim dedin, ama etmedin. Şimdi öküzün birini buracıkta kendi ellerimle kurban edip köye dağıtacağım' der, ve öyle de yapar. Ejderha ikinci kez taşa dönüşür.

Rivayete göre taş kesen ejderhanın burun deliklerinin birinden su, diğerinden de -çok eskiden- irin gibi bir sıvı sızarmış. Bu irinin, çiftin adadıkları kurbanı hemen kesmedikleri için sızdığı söylenir. İrinin sızdığını gören kimse artık hayatta değilse de, suyun aktığını gören çoktur. Son dönemlerde ejderhanın baş kısmı tahrip olarak bozulmuş; burnundan sızan su da kurumuştur. Ancak aynı kaynaktan beslendiği tahmin edilen ince bir su yamacın dibinde hala akmaktadır

Sivas nesi ile meşhur

Buruciye Medresesi, Gök Medrese, Kangal Çoban Köpeği, Kangal Balıklı Kaplıcası, Divriği’nin Demiri, Pir Sultan Abdal ve Aşık Veysel, Divriği Ulu Camii ve Darüşşifa, Çifte Minareli Medrese, Sızır Şelalesi ( Gemerek ),Tödürge Gölü ( Zara )

morciii
02-24-2008, 03:27
bilmiyodum bak sağol öğrenmiş oldum...