PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Fenerbahçe'nin Demir''el''i !..


Melancholy
03-05-2011, 22:26
Fenerbahçe'nin Demir''el''i !..


Volkan Demirel.. O; "Türk ve dünya futbolunun en iyi kalecilerinden biri".. Dünya devlerini peşine takan milli eldivenimizle ilgili geçmişe bir yolculuk yapıyoruz...




http://www.ajansspor.com/resimv3/volkandemirel_fotolar_mix.jpg




SEZGİN CAN / AJANSSPOR-

Cihat Arman’dan Datcu’ya, Schumacher’den Engin İpekoğlu’na, Rüştü Reçber’den Volkan Demirel’e.. Onlar ve nice müthiş eldiven..
Fenerbahçe kalesi yıllardır hep emin ellerde..
Volkan Demirel ise bu zincirin son halkası..

Bugün, lider Fenerbahçe’nin “Demir eli” Volkan’a ayırıyoruz satırlarımızı..
Fenerbahçe’nin başarısındaki en büyük pay sahiplerinden biri olan Volkan’ı, artık hak ettiği ancak bildiğimiz ve pek söylemediğimiz şekilde anons ederek; “Türk ve dünya futbolunun en iyi kalecilerinden biri Volkan Demirel” olarak huzurlarınıza sunuyoruz…
Yaptıkları ve yapacaklarıyla…

İsterseniz Volkan Demirel’in hayatından kısa kesitler sunarak başlayalım.. Dünya devi bir kaleciye nasıl dönüştüğünü, hayatından köşe taşlarını inceleyerek ele alalım..

-DEMİR BİR “EL” DOĞDU ..-
27 Kasım 1981’de Fatih ilçesinde doğdu Volkan Demirel.. Soyadı, hayatının ilerleyen yıllarında başarıyla sürdüreceği mesleğini anlatıyordu adeta..
Kariyerine 2000 yılında Kartalspor'da başladı..
O sıralarda annesine “Fenerbahçe'nin kalesi bir gün benim olacak. Milli takım forması giyeceğim” demişti, o hayallere de kısa sürede ulaştı..
Başarısı kısa sürede fark edildi ve 2002-2003 sezonu başında Fenerbahçe'ye transfer oldu.

-O BİR FANATİK !-
“Kartalspor’da oynarken elimde davulla maçlara gelirdim” diyen bir Fenerbahçeli’ydi Volkan.. Profesyonelliğe adım attığı yıllarda bile Fenerbahçe’nin sarı lacivert sevdasından vazgeçmeyecek kadar fanatikti.. Belki fanatikliğe varan bu sevgi nedeniyle zaman zaman zor durumlarda da kaldı.. Bir Galatasaray galibiyetinden sonra yumruk şovunun sonrasında formasını çıkarıp tribünlere doğru fırlatıp kolunu çıkarması, bir taraftardan farksız olduğunun kanıtıydı.. Zamanla olgunlaşsa da, Volkan’ın yaşadığı o sakatlık ‘Uefa’nın en komik sakatlıklar’ listesine girmesini sağlamıştı.

-STİLİNİ ÇALDI-
Heybetli yapısı nedeniyle Volkan’ı henüz izlememiş biri “hantal” ön yargısında bulunabilir.. Ancak aslında Volkan için bu bir avantajdı.. Action Man, Terminator gibi unvanlar almak da bir kaleci için olumsuz bir şey olmamalı..

Fenerbahçe’ye geldiğinde kendisine önyargıyla bakanlar da kısa sürede bu düşüncelerinden sıyrıldı.. Sarı lacivertli ekipte yavaş yavaş pişti Volkan.. Rüştü Reçber’in arkasında forma şansı bekledi ama bulduğunda da hep iyi kullandı. Çok sevdiği ağabeyi Rüştü için yıllar sonra; “stilimi Rüştü’den çaldım” diyecekti.. Bu profesyonel ve sevimli hırsızlık, Volkan’ın gelişimi için müthiş bir fayda sağladı. Daha ilk yıllarında “geleceğin milli kalecisi olacak” deniyordu, kısa zamanda “milli takımın vazgeçilmez kalecisi” unvanına bile erişti. Ağabeyi Rüştü Reçber’den kaleyi hem Fenerbahçe, hem de milli takımda devraldı..

-ZOR DÖNEMLER-
Fenerbahçe’ye geldiği ilk dönemde imajıyla da meşhur oldu.. Yakışıklı ve fizikliydi.. Saçlarına da büyük önem gösteriyordu.. Saçına sürdüğü jölesiyle maça değil lüks bir davete çıkar gibiydi.. Kafasındaki jöle, kendisini eleştirenler için bir silahtı.. O hata yaptıkça, jölesinin üzerinden vurulmaya başlandı.

Kendine olan özgüveni öyle yüksek ki Volkan’ın, zaman zaman bu durum da başına işler açıyordu.. Aslında her kalecinin yapacağı hataları yaptı.. Genelde kendisinin de dediği gibi “jeneriklik goller” yedi..
Ancak bunlar dışında bazı hataları hiç unutulmadı..
Schalke maçında ıskaladığı topla muhtemel bir galibiyete mâl olması, İtalya - Türkiye maçındaki degajı rakibinin önüne yuvarlayıp gole sebebiyet vermesi, hayati Sevilla maçında “normalde yemeyeceği” gollerde çaresiz kalması, ezeli randevuda Edu’yla anlaşamayıp Galatasaray’ın Nonda’nın attığı golle kazanmasına neden olması, 3-0’lık Almanya maçında topu Klose’nin önüne bırakması, bir Kasımpaşa maçında henüz 1. dakikada topu elinden kaçırıp gole neden olması ve niceleri..
Her büyük kaleci gibi kötü goller yedi..

İşte bu ve benzeri hatalar ilk yıllarında zaman zaman Fenerbahçe taraftarınca da hedef adam olmasını sağladı.. Hakkında bir tezahürat bile yapıldı..

O toplar gol olur mu?
Kale böyle korunur mu?
Volkan topa bir uçsan..
Saçların bozulur mu?

şeklinde sürüp giden tezahürat meşhur olmuştu..

-OLAYLARIN ADAMI-
Aslında Volkan Demirel hatalarından çok, “olayların adamı” olması nedeniyle gündeme geldi kariyeri boyunca..

Türkiye-İsviçre maçı sonrası hakem odasına gidip lehimize penaltı kararı vermediği için “Why penaltı why” (Neden penaltı neden?) diye bağırmıştı.. Hakkında disiplin soruşturması açıldı.. 2007 yılında oynanan Antalyaspor maçında kendi taraftarına küfür ettiği öne sürüldü, bir süre taraftarla arası açıldı.. 2008 yılında oynanan Galatasaray derbisinde Lincoln'ü “ailesine İngilizce küfür ettiği” gerekçesiyle kovaladı, Brezilyalı oyuncu için “Eğer azıcık yüreği varsa gelsin aynı şeyleri bana dışarıda söylesin” diyerek unutulmaz bir açıklamaya imza attı.. Euro 2008’deki tarihi Çek Cumhuriyeti maçının son anlarında Koller'i itti, takımın değişiklik hakkı dolduğu için kaleyi Tuncay’a devretti.. Türkiye için oluşan büyük riske rağmen turun gelmesi ise şansıydı.. Bir Galatasaray derbisinde topu kalçasıyla tutması olay oldu.. Ayrıca derbilerden sonra rakiplerine göndermeler yapılan sivri açıklamaları da gündem oluyordu Volkan’ın..

- HIRSIYLA PATLAYAN BİR VOLKAN ..-
Nedenine sinir, kontrolsüz davranış veya ne derseniz diyin, Volkan’ı “ateşli” bir kaleci yapan bu ve benzeri olaylardı.. Hırsıyla çoğu maçta takımının ateşleyicisi oldu. Bir çok maçta takımını kurtardı. Takımını o kadar çok seviyordu ki, kötü zamanlarda “Bazı oyuncuların artık taşın altına elini sokması lazım” türündeki açıklamalarıyla liderlik mesajları da verdi.. Hepsi hırsı ve kaybetmemeyi sevmemesinin eseriydi..

Eleştirilerin odağında kaldığı olaylar dışında mükemmel bir kaleci olduğunu defalarca kanıtladı Volkan..
Nefis plonjonları (ki kendisi ‘betonda bile plonjon yaparım’ diyecek kadar bu konuda iddialı), yan topları tek elle bile toplayabilen çevikliği, deneyim kazandıkça artan sezgisi, iyi yer tutması ve dahası.. Zaman zaman -özellikle takımı öndeyken- topu oyuna geç sokması dışında onu kalede izlemek tam bir zevk..

Kalesinde devleştiği nice unutulmaz maçı var Volkan’ın.. Bunları tek tek yazsak emin olun bir destan ortaya çıkar.. Ancak en unutulmaz maçı 2008 yılında yaşadı milli eldiven.. Fenerbahçe’nin tarihi Sevilla rövanşında yediği hatalı gollere rağmen sonraki kritik kurtarışları, penaltılara giden maçta 3 penaltı birden çıkarması, çeyrek finali getiren adam olması halen akıllarda..
İlk golü atan Alves’in formasını yemesi, tüm takımın Volkan’ı kovalaması.. Unutulmaz bir başarıydı milli eldiven ve Fenerbahçe adına..
Ardından çok iyi bir Chelsea maçı da çıkardı ancak Devler Ligi’nin gol kralı (!) Edu olmasa belki tarih yazan kadronun kalecisi olabilecekti..

-VE GELELİM SADEDE …-
Evet, zaman zaman eleştirildi ve hatalara imza attı, ancak her hatadan ders alarak bir “dünya devi” olmayı başardı Volkan Demirel.. Şuan izlediğimiz Volkan Demirel için bunu düşünmemek olanaksız..

Peki biz bu satırları neden yazdık?
Öncelikle şunu belirtelim..
Şu sıralarda bir Avrupa devine transferi konuşuluyor Volkan Demirel’in..
Bize de bu konuda çeşitli duyumlar ulaşıyor..
Bir ara Yunanistan’a gitmesi gündemdeydi Volkan’ın. Fakat o Türkiye’den ayrılırsa sadece dünya devi ekipleri seçeceğini belirtiyor.. Gündemdeki devlerden biri Manchester United, diğeri ise AC Milan.. F.Bahçe’den yılda 2.2 milyon Euro kazanan Volkan’ın, uygun bir teklif halinde bu ekipleri sezon sonunda gündeme alabileceği bir gerçek.. 2013’te bitecek sözleşmesi öncesinde Fenerbahçe’ye para da kazandırabilir..

İngiltere’den Everton, Tottenham, Fransa’dan Olympique Lyon, Marsilya, İspanya’dan Real Betis, Mallorca, İtalya’dan Lazio, Hollanda’dan Ajax, Belçika’dan Standard Liege ve Anderlecht gibi takımlar için de adı geçiyor..
Ancak O, “derede boğulmaktansa, okyanusta şansını denemek” isteyenlerden..
Bu nedenle; gönül verdiği takımın geçen sezon kaçan şampiyonluğu bu sezon kazanması halinde yuvadan uçması olası olan Volkan’ın ManU ve ayarında bir takımı seçerek Türkiye’nin gururu olacağına inanıyoruz..

Ve bu nedenle de biz;
Avrupa’ya gitmeyi çok önceden hak eden Volkan’ın başarısını, kendisini nasıl geliştirip bir dünya devi olduğunu, henüz transfer döneminde bile değilken sunmak istedik..
Biz, Fenerbahçe’ye kattıkları tartışılmaz olan Volkan’ı “kaleciler yalnız adamdır” sözüne inat, henüz lig bitmeden hatırlatmak istedik..

Yolun açık olsun Volkan Demirel..