Melancholy
12-07-2010, 11:31
http://www.moralhaber.net/i/haber/295x200/86630.jpg
"Ben eşim tarafından aldatıldım. Bu öyle bir acı ki asla aklımdan silemiyorum. Dinimizde kadının veya erkeğin zinası farklı mı değerlendiriliyor?" Mehmet Paksu cevapladı.
Mehmet Paksu'nun yazısı
Ben eşim tarafından aldatıldım.
Bu öyle bir acı ki asla aklımdan silemiyorum. Erkekler söz konusu olduğunda kadınların affetmesi gerektiğini belirtiyorsunuz. Dinimizde kadının veya erkeğin zinası farklı mı değerlendiriliyor? Cevaplarsanız sevinirim. (Rumuz: Buket)
Hayır, hiçbir zaman farklı değerlendirilmez. Günah günahtır, erkeğe kadına göre değişmez. Sadece zina değil bütün günahlar için aynı şey söz konusu. Günahın ağırlığı erkek için şu kadar da kadın için daha fazladır diye şey söylemek mümkün mü?
Çünkü Allah'ın yasakladığı, "Yapmayın, işlemeyin, uzak durun!" diye emrettiği günahlı bir fiilde muhatap mü'mindir; kulun kendisidir, cinsiyet ayırımı söz konusu olmaz.
"Zinaya yaklaşmayın, çünkü o pek çirkin bir şeydir ve çok kötü bir yoldur." (İsra, 17:32) âyeti zinayı kadın erkek her iki cins için de kesin bir emirle yasaklıyor. Hatta "Zina etmeyin!" demiyor, "Yaklaşmayın" ifadesiyle "bakma, konuşma, dokunma" gibi zinaya açılan bütün yolları kapatıyor.
Nur Suresi'nde zina işleyenlere verilecek cezalar bildirilirken "Zina eden kadınla, zina eden erkek..." ifadesi yer alır ki, Kur'ân bu suçu/günahı işleyenleri aynı, birlikte ve beraber görüyor.
Sadece zina günahında değil bütün günahlarda aynı şey geçerlidir.
Zina başlı başına bir ayrılma, sebebidir ve bir boşanma gerekçesidir. Eşlerden birisi böyle bir günaha girmişse, fiilin kesinliği de belirlenmişse nikâhı feshetmeye gidebilir, ayrılmak için bir girişime geçebilir.
Fakat suçlu taraf pişman olur, özür diler, yaptıklarından bütünüyle vazgeçer, aynı günaha, aynı fiile bir daha dönmemek üzere söz verirse mağdur olan taraf isterse affedebilir, bir araya gelerek konuşup anlaşabilirler, tekrar yuvalarına, ailelerine sahip çıkarak hayatlarına devam edebilirler.
Buna göre nasıl hareket edeceğinize siz karar vereceksiniz. Eşinizin bu yanlışından sonra aranızda neler yaşandı, sizin olayı öğrenmenizden dolayı nasıl bir yaklaşım sergiledi? Aynı hataya devam ediyor mu, yoksa pişman oldu da sizden özür mü diliyor?
Duruma karar vermek, "devam" veya "tamam" demek bütünüyle size kalıyor, sizin inisiyatifinizle alakalı bir mesele. Geleceğinizi, ileriyi düşünerek, "Beraber yaşamaya devam edersem ne olur, ayrılırsam ne yaparım", ona hareket edin.
İhanet boşanma sebebi midir?
Ben boşandım. Eşim ihanet etti ve çocuklarımı sokağa bırakarak kaçtı, gitti. Erkeğin geliri evi geçindiriyorsa ve kocası izin vermemesine rağmen hanım dinlemiyor, kafasına göre hareket ediyorsa bu boşanma sebebi midir? (Rumuz: Erol)
"İhanet" ve başına buyruk hareket etmek, evi bırakıp gitmek başlı başına bir boşanma sebebidir. Çünkü bu aile çoktan bitmiş, fiilen çökmüştür.
Siz de zaten son sözü söylemiş, olayı bitirmişsiniz. Yaşadığınız olayın sebebi, eşinizin böyle hareket etmesi, sizin gelirinizin azlığı ve yetersizliği değil mesele bütünüyle eşinizin tek taraflı bir tercihte bulunması, nefsine uyması, her şeyi göze alarak yuvayı terk edip gitmesidir.
Bu şekilde hareket eden bir kadın ev hanımlığını da anneliği de "boşlamış", boşanmayı hak etmiş, kendini sonu belirsiz bir boşluğa atmış, gitmiştir.
Burada sizin yapacak başka bir şeyiniz yoktur, farklı bir tercihiniz olamaz. "Zarara rızasıyla girene merhamet edilmez ve layık değildir" kuralı bu tür meselelerde geçerlidir.
Aileyi ayakta tutan sadece maddi gelir, para değil bunlar önemli ve gereklidir. Fakat asıl mesele manevi bağlardır, ahlaki değerlerdir, inanç ve düşünce ortaklığıdır.
Bedenle ruh ikilisi gibi, tek başına beden insan olmadığı gibi, tek başına ruha da insan denmez.
Aile de öyle. Sadece madde aile çarkını çeviremediği gibi, sadece manevi özellikler de aileyi ayakta tutmaya yetmiyor.
İkisi ayrılmaz bir bütün olarak var olmalı, yaşamalı ki hayat devam etsin, mutluluk yakalansın.
Bugün
"Ben eşim tarafından aldatıldım. Bu öyle bir acı ki asla aklımdan silemiyorum. Dinimizde kadının veya erkeğin zinası farklı mı değerlendiriliyor?" Mehmet Paksu cevapladı.
Mehmet Paksu'nun yazısı
Ben eşim tarafından aldatıldım.
Bu öyle bir acı ki asla aklımdan silemiyorum. Erkekler söz konusu olduğunda kadınların affetmesi gerektiğini belirtiyorsunuz. Dinimizde kadının veya erkeğin zinası farklı mı değerlendiriliyor? Cevaplarsanız sevinirim. (Rumuz: Buket)
Hayır, hiçbir zaman farklı değerlendirilmez. Günah günahtır, erkeğe kadına göre değişmez. Sadece zina değil bütün günahlar için aynı şey söz konusu. Günahın ağırlığı erkek için şu kadar da kadın için daha fazladır diye şey söylemek mümkün mü?
Çünkü Allah'ın yasakladığı, "Yapmayın, işlemeyin, uzak durun!" diye emrettiği günahlı bir fiilde muhatap mü'mindir; kulun kendisidir, cinsiyet ayırımı söz konusu olmaz.
"Zinaya yaklaşmayın, çünkü o pek çirkin bir şeydir ve çok kötü bir yoldur." (İsra, 17:32) âyeti zinayı kadın erkek her iki cins için de kesin bir emirle yasaklıyor. Hatta "Zina etmeyin!" demiyor, "Yaklaşmayın" ifadesiyle "bakma, konuşma, dokunma" gibi zinaya açılan bütün yolları kapatıyor.
Nur Suresi'nde zina işleyenlere verilecek cezalar bildirilirken "Zina eden kadınla, zina eden erkek..." ifadesi yer alır ki, Kur'ân bu suçu/günahı işleyenleri aynı, birlikte ve beraber görüyor.
Sadece zina günahında değil bütün günahlarda aynı şey geçerlidir.
Zina başlı başına bir ayrılma, sebebidir ve bir boşanma gerekçesidir. Eşlerden birisi böyle bir günaha girmişse, fiilin kesinliği de belirlenmişse nikâhı feshetmeye gidebilir, ayrılmak için bir girişime geçebilir.
Fakat suçlu taraf pişman olur, özür diler, yaptıklarından bütünüyle vazgeçer, aynı günaha, aynı fiile bir daha dönmemek üzere söz verirse mağdur olan taraf isterse affedebilir, bir araya gelerek konuşup anlaşabilirler, tekrar yuvalarına, ailelerine sahip çıkarak hayatlarına devam edebilirler.
Buna göre nasıl hareket edeceğinize siz karar vereceksiniz. Eşinizin bu yanlışından sonra aranızda neler yaşandı, sizin olayı öğrenmenizden dolayı nasıl bir yaklaşım sergiledi? Aynı hataya devam ediyor mu, yoksa pişman oldu da sizden özür mü diliyor?
Duruma karar vermek, "devam" veya "tamam" demek bütünüyle size kalıyor, sizin inisiyatifinizle alakalı bir mesele. Geleceğinizi, ileriyi düşünerek, "Beraber yaşamaya devam edersem ne olur, ayrılırsam ne yaparım", ona hareket edin.
İhanet boşanma sebebi midir?
Ben boşandım. Eşim ihanet etti ve çocuklarımı sokağa bırakarak kaçtı, gitti. Erkeğin geliri evi geçindiriyorsa ve kocası izin vermemesine rağmen hanım dinlemiyor, kafasına göre hareket ediyorsa bu boşanma sebebi midir? (Rumuz: Erol)
"İhanet" ve başına buyruk hareket etmek, evi bırakıp gitmek başlı başına bir boşanma sebebidir. Çünkü bu aile çoktan bitmiş, fiilen çökmüştür.
Siz de zaten son sözü söylemiş, olayı bitirmişsiniz. Yaşadığınız olayın sebebi, eşinizin böyle hareket etmesi, sizin gelirinizin azlığı ve yetersizliği değil mesele bütünüyle eşinizin tek taraflı bir tercihte bulunması, nefsine uyması, her şeyi göze alarak yuvayı terk edip gitmesidir.
Bu şekilde hareket eden bir kadın ev hanımlığını da anneliği de "boşlamış", boşanmayı hak etmiş, kendini sonu belirsiz bir boşluğa atmış, gitmiştir.
Burada sizin yapacak başka bir şeyiniz yoktur, farklı bir tercihiniz olamaz. "Zarara rızasıyla girene merhamet edilmez ve layık değildir" kuralı bu tür meselelerde geçerlidir.
Aileyi ayakta tutan sadece maddi gelir, para değil bunlar önemli ve gereklidir. Fakat asıl mesele manevi bağlardır, ahlaki değerlerdir, inanç ve düşünce ortaklığıdır.
Bedenle ruh ikilisi gibi, tek başına beden insan olmadığı gibi, tek başına ruha da insan denmez.
Aile de öyle. Sadece madde aile çarkını çeviremediği gibi, sadece manevi özellikler de aileyi ayakta tutmaya yetmiyor.
İkisi ayrılmaz bir bütün olarak var olmalı, yaşamalı ki hayat devam etsin, mutluluk yakalansın.
Bugün