PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Rahmet Peygamberinden hatıralar 2


Melancholy
11-19-2010, 11:51
Zeyd bin Sâbit gibi çocuk ve genç sahabelere verdiği görevler, Peygamberimizin gençlere ne kadar önem verip güvendiğini göstermektedir. Zeyd bin Sabit henüz on yaşlarında oldukça kabiliyetli bir çocuktu. Onun bu durumu sahabelerin hemen dikkatini çekmişti. Sevgili Peygamberimiz Medine'ye hicret ettiği sırada Kur'ân-ı Kerîm'den tam on yedi sure ezberlemişti. Şimdi büyükleri onu Allah Resulü'ne götürüyordu, heyecandan kalbi duracak gibiydi.

http://medya.milligazete.com.tr/haberler/2010/11/11/181849/rahmet-peygamberinden-hatiralar-2-medium-0.jpg http://adsrv.prodestek.com/www/delivery/avw.php?zoneid=68&cb=INSERT_RANDOM_NUMBER_HERE&n=a831eec1 (http://adsrv.prodestek.com/www/delivery/ck.php?n=a831eec1&cb=INSERT_RANDOM_NUMBER_HERE)

Acaba Efendiler Efendisi kendisini nasıl karşılayacaktı? Ona iltifat edecek, sevecek miydi?
O, bu emeğinin nasıl ödüllendirildiğini şöyle anlatıyor: "Allah Resûlü (sav) Medine'ye gelince sahabeler beni huzur-u saadete çıkardılar.
- Ya Resûlullah! Bu Neccar oğullarının çocuklarındandır. O şu ana kadar sana inen Kur'ân'dan tam on yedi sure ezberledi, dediler. Peygamberimiz benden Kur'ân okumamı istedi. Bildiğim sureleri okumaya başladım. Beni sonuna kadar dinledi. Okumamı çok beğendi. Halim onun hoşuna gitmişti. Bana:
- Ey Zeyd! Benim için Yahudilerin dilini öğren! Vallahi yazışma konusunda onlara güvenemiyorum, buyurdu.
Yahudilerin dillerini öğrenmeye başladım. Bir ayın yarısından az bir zamanda dillerini güzel bir şekilde öğrendim. Bundan sonra ihtiyaç olduğu zaman Peygamberimiz için mektup yazıyor, mektup geldiğinde onu okuyordum. Yapılan yanlışları ve kasıtlı tahribatları tespit edip Allah Resulü'ne (sav) söylüyordum.
Başka bir gün Allah Resulü'nün (sav) yanına gittiğimde bana:
- Süryanice biliyor musun? diye sordu.
- Hayır, dedim.
- Bana insanlardan mektuplar geliyor. Onu başkalarına okutmak istemiyorum. Fazladan bir şeyler söylemelerinden ya da eksik okumalarından korkuyorum. Süryaniceyi öğrenebilir misin? buyurdu.
- Evet! diyerek yanından ayrıldım. Hemen dili iyi bilen birini buldum. Çalışmaya başladık. On yedi gün içerisinde tercümanlık yapacak kadar öğrendim.
Sevgili Peygamberimiz o ve onun gibi pek çok genç sahabeye önemli görevler yapmaları için fırsat verirdi. Bu görevlerden en önemlisi elbette vahiy kâtipliği idi. Peygamberimiz Zeyd bin Sabit'e de daha çocuk denecek yaşta vahiy kâtipliği yapması için izin vermişti.
Kadınların sözcüsü
"Eşine güzel hanımlık yapmak, onun hoşnutluğunu kazanmak, meşru isteklerini yerine getirmek, erkekler için anlattığın bütün faziletlere denk gelir."
Sevgili Peygamberimiz kız çocuklarına ayrı bir değer verir, onları dinler, yaptıkları iyi ve güzel hareketleri takdir ederdi.
Henüz yeni buluğa giren Hz. Aişe'nin nedimesi Esma, bir gün oturmuş hanımlarla sohbet ediyordu. Konu erkeklerin daha fazla sevap almasına geldi. Bir süre aralarında konuşan hanımlar sonunda Esma Hatun'u sözcü seçtiler. Onu Peygamberimize göndermeye karar verdiler. Hanımların yanından ayrılan Esma Hatun doğruca Mescid-i-Nebevî'ye gitti.
Ashabı ile oturan Peygamberimize selam verdi. Sonra: "Anam babam sana feda olsun Ya Resûlullah! Ben Müslüman hanımların sözcüsüyüm. Hepsi benim gibi söylüyor, benim gibi düşünüyorlar. Allah seni erkekler ve hanımlar için gönderdi. Bizler sana inandık ve biat ettik. Biz hanımlar evlerinin duvarları arasına kapanmış ve işe yaramaz durumdayız. Erkeklerin ihtiyaçlarını gideriyor, çocuklarına bakıyoruz. Erkekler ise Cuma namazına gidiyor, cemaate ve cenazeye katılıyorlar. Allah yolunda cihada gidiyorlar. Bütün bunlarla bizden öne geçiyorlar. Bizde onlar cihada çıktıklarında mallarını koruyor, çocuklarını terbiye ediyoruz. Bu durumda onların sevaplarına ortak olur muyuz? diye sordu. Esma Hatunu dinleyen Peygamberimiz sahabelerine döndü:
-Dini hakkında bu hanımdan daha güzel soru soran bir hanım gördünüz mü? buyurarak Esma Hanım'ı taktir etti. Sonra:
-Ey Esma! Geri dön ve arkandakilere şunları söyle:
'Eşine güzel hanımlık yapmak, onun hoşnutluğunu kazanmak, meşru isteklerini yerine getirmek, erkekler için anlattığın bütün faziletlere denk gelir.'
Aldığı cevaba çok sevinen Esma Hanım tekbir ve tahliller getirerek, oradan ayrıldı. Sevgili Peygamberimizin sözlerini bir an önce hanımlara müjdelemek için doğruca yanlarına gitti.

Milligazete