PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Veda acısı


Hasret
11-02-2010, 15:33
"Insanlarin birbirini tanimasi icin en iyi zaman, ayrilmalarina en
yakin zamandir", der Dostoyevski...

Veda acisi, kabugunu soyar insanin; yildizini kaziyip cirilciplak
ortaya serer. Birlikteligin örttügü tüm kusurlari ayrilik sergiler.
Bir ayrilik arifesinde helallesilir ve o an hakiki tabiatlariyla
yüzlesilir. "Ölene kadar" diye söz verilmistir, ama "ölüm yolunda"
baska tercihler belirmistir. Kararsiz prensesin vicdani azap cekerken
7 cücelerin somurtkani "aklini basina" al diye fisildar kulagina;
haytasi ise "kalbinin sesini" dinle diye cekistirir eteginden. Hep hayran
bakan gözlere, hatalar takilmaya baslar. "Ama"yla biter alelade iltifat
cümleleri: "Sen iyi bir insansin, ama arkadaslarin kötü", "Seni
seviyorum, ama bu iliskide mutlu degilim", "Ben baska türlü bir
beraberlik düslemistim" vs..vs.. Sonra gelsin uykusuz geceler...
bir türlü karar verememeler... ruhen gidip gelmeler... "Hele biraz daha
zaman gecsin" diye nikah ertelemeler...

Birlikteymis gibi yaparken,sevecek baska yüzler, yüzecek baska denizler
kollamalar.. "Aslinda bütün bunlar bizim iyiligimiz icin"e kendini
kandirmalar.
Sonrasi hep ayni: Bekleyenin "Hani sonbaharda bulusacaktik. Hazan geldi
gecti,
sen gelmez oldun" sizlanmalari... Bekleyenin "Geliyorum az kaldi"
oyalamalari...
Bittigini bile bile isi uzatmalar; söyleyemedikce hepten bataga
saplanmalar...
Terke makul bir gerekce ararken hepten carsafa dolanmalar...
Veda konusmasinda süslü iltifat cümlelerinin arasina, o cümleleri
hiclestiren
mayinlar serpistirmeler...
Üzgün görünmeler... bagis dilenmeler... "...ama kacinilmazdi" demeler...

"Sözünden caydin" yakinmalarini "Sen de eski sen degilsin. Degismissin" diye
gögüslemeler...
....asıl kendinin degistigini bilmezden gelmeler... Ve son sahne: Terk
edenin o mahcup "Yapamiyorum, dayanamiyorum..her seyi denedim.." itirafina
karsilik terk edilenin kirik calimi: "ugurlar olsun! Ben yoluma devam
ediyorum".

Ihanetler hep böyledir: ilki, bir yenisine gebedir; ikincisi daha az aci
verir. Ondan sonra dur durak yoktur: Güvenilmez asik, sevdikce kiran,
gezdikce ardinda bir kirik kalpler mezarligi birakan bir dervise döner.

Artik acilara hapsolmustur: Bulusmak istedikce ayrilacak, birlesmeye
calistikca parcalanacak, sonunda terk ettiklerinin "ah"i tutup, terk
edildiginde, mukadder yalnizligina kapanacaktir.

CAN DÜNDAR