PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Allah Resulü'nün hoşlanmadığı davranışlar...


Melancholy
10-11-2010, 19:23
Allah Teâlâ imtiyazı sevmez



Allah Resulü (sav) bir kimsenin, kendisini arkadaşlarından farklı görmesini sevmezdi. Bir sefer esnasında ashabına koyun kesip pişirmelerini emretmişti. Ashabından biri; "Ya Resulullah, onu ben keseyim" dedi. Başka biri; "Ya Resulullah, yüzmesi de benim vazifem olsun" dedi. Bir başkası da; "Ya Resulullah, pişirmesi de bana ait olsun" dedi.

http://www.milligazete.com.tr/dosyalar/haberler/2010/10/09/178902/allah-resulu-nun-hoslanmadigi-davranislar-medium-0.jpg
Resul-i Ekrem Efendimiz de: "O hâlde odunu toplamak da bana ait olsun" buyurdu. Sahabeler; "Ya Resulullah! Biz onu da yaparız, senin çalışmana gerek yok" dedilerse de Peygamberimiz:
"Sizin benim işimi de yapabileceğinizi biliyorum. Fakat ben, size göre imtiyazlı bir durumda bulunmaktan hoşlanmam. Çünkü Allah Teâlâ kulunun, arkadaşları arasında imtiyazlı durumda olmasını sevmez" buyurdu.

Sabah namazına kalkmamak
Peygamber Efendimizin yanında bir adamın sabaha kadar uyuduğu ve namaz kılmadığı söylendiğinde, bundan hoşlanmadı ve: "Bu adamın kulağına şeytan bevletmiştir" buyurdu.

Cemaatteki dağınıklık
Câbir bin Semüre (ra) şöyle demiştir: Resulullah (sav) bir gün mescide girdi. Cemaat ayrı ayrı halkalar hâlinde oturuyordu. Bunun üzerine Allah Resulü (sav): "Sizi niçin böyle dağınık halde görüyorum" buyurdu.
Hz. Peygamber bu sözü söylerken birliği seviyor ayrılıktan nefret ediyor intibaını vermek istiyor gibiydi. [Ebu Davud]

Hayvanları dağlamak
Peygamber efendimiz (sav), yüzüne damga vurulmuş bir merkebin yanından geçti. Bunun üzerine: "Bu hayvanın yüzünü dağlayana Allah lânet etsin!" buyurdu.

Ehli kitaba haksızlık
İrbâz bin Sâriye (ra) anlatıyor: Resulullah (sav) ile Hayber Kalesi'ne indik Beraberinde ashabından başka kimseler de vardı. Hayber'in lideri Cebbâr, mütekebbir birisi idi. Allah Resulü'ne gelerek: "Ey Muhammed! Sizin eşeklerimizi kesmeye, meyvelerimizi yemeye, kadınlarımızı dövmeye hakkınız var mı?" dedi. Resulullah Efendimiz öfkelenerek: "Ey İbn-i Avf, atına bin ve şöyle nida et: "Haberiniz olsun, cennet sadece müminlere helâldir, namaz kılmak üzere toplanın!"
Cemaat toplandı. Resulullah (sav) onlara namaz kıldırdı. Sonra da kalkıp şunları söyledi:
"Sizden biri, (rahat) koltuğuna kurulup Allah'ın, Kur'an'dakilerin haricinde haramlarının bulunmadığını mı zannediyor? Haberiniz olsun, vallahi ben nasihatte bulundum, (Kur'an'da olmayan bazı şeyler) emrettim, birçok şeyleri de yasakladım.
Bunlar, Kur'an'ın bir misli kadar, belki de daha fazladır. Allah Teâlâ hazretleri, Ehli-i Kitabın evlerine izinsiz girmenizi helal kılmamıştır. Kadınlarını dövmenizi, borçları (olan cizyeyi) verdikten sonra meyvelerini yemenizi de helal kılmamıştır" [Ebu Davud]

Kur'ân'ı tartışmak
Abdullah bin Amr bin Âs (ra) şöyle anlatır: Bir kavim Allah Resulü (sav)'ın kapısının önünde Kur'ân hakkında tartışıyorlardı. Resulullah (sav), yüzünün rengi değişmiş bir halde çıkıp şöyle buyurdu:
"Ey kavmim! İşte bu yüzden milletler helak olmuşlardır. Kur'ân (ayetleri) birbirini tasdik eder, siz onun bazı (ayetlerini) bazı ayetleri ile yalanlamayın!" buyurdu.

Erkeğin kadın giysisi giymesi
Hz. Ali (ra) şöyle anlatır: Resulullah (sav)'a, saf ipekten dokunmuş çizgili bir elbise hediye edilmişti. Onu bana gönderdi. Ben de elbiseyi giyip yanına vardım. İpek elbiseyi üzerimde görünce yüzünden öfkelendiğini anladım. Sonra: "Ben onu sana giyesin diye göndermedim" buyurdu ve o el-biseyi hanımıma vermemi emretti. Ben de onu akrabam olan hanımlara paylaştırdım.

Boyanmak
Enes bin Malik (ra) şöyle anlatır: Bir adam üzerinde (za'ferân) sarılığı olduğu hâlde Resulullah (sav)'ın yanına girdi. Peygamber (sav), yüzünde hoşlanmadığı bir şey bulunan kişiye nadiren bakardı (yani yüzüne vurmazdı). Adam çıkınca, efendimiz şöyle buyurdu: "Şuna söyleseniz de yüzündeki o boyayı yıkasa"

Ebû Saîd el-Hudrî (ra) şöyle der:
Resulullah (sav) örtünme çağına girmiş bir genç kızdan daha hayâlı idi. Hoşlanmadığı bir şey gördüğünde bunu yüzüne bakınca anlardık.

Milligazete