PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Sen yokken hiç ağlamadım yokluğuna...


kelebek35
04-30-2010, 12:41
1. Gün
Sen yokken seni bekledim sessizce... Seni bekleyebildiğime şükrettim ve yaşadığım bu dünyada seni görebildiğime sana âşık olduğuma seni sevdiğime...
Sen yokken bin bir şiir dizesi geçti aklımdan hiçbirini sana yakıştıramadım yazmadım... Burnuma senin kokun doldu dört bir yandan yastığıma sarıldıkça... Düşümdeki sesini dingin nehirlerin akışıyla karıştırdım uyudum...
Sen yokken.

2. Gün
Gökyüzündeki bulutlardan kendime göre bir kalp şekli çıkartıp içine ikimizin adının baş harflerini ekliyorum kapattığım gözlerimle sen yokken.
Dinlediğim her şarkı sözlerinın ilk notası sen oluyorsun yokluğunda. Elimi attığım tüm kitapların kapağında senin yüzünün...
Ve ben her seferinde daha çok daha çok daha çok hissediyorum yokluğunu inadına.
Sen yokken ben hala seni sevmeye devam ediyorum...

3. Gün
Zihnimi dolduruyorsun yokluğunda.
Şu an ne yaptığın değil yanımda olsaydın ne yapardın sorusu meşgul ediyor en çok da... Acaba sessizce sokulup arkamdan bir öpücük kondurur muydun saçlarımın arasına? Peki ya şimdi çalmaya başlayan slow parçayla dans eder miydik?
Şimdi yanımda olsan gözlerinin içine dalıp dalıp gider miydim ya da kendi kendine mırıldanmaya başladığın şarkı sözleriların yumuşaklığına?..
Sen yokken seni düşünüyorum en çok her zaman olduğu gibi. Ve sen yokken yokluğunu avutuyorum seni her daim var eden hayallerimle...
Sen yokken; seni yaşatıyorum içimde en az senin varlığın kadar canlı bir şekilde...

4. Gün
Günün ilk ışıklarını soluyorum senin yokluğunla birlikte. Alabildiğince çekiyorum ciğerlerime ve kalbim tüm bedenime yayıyor yokluğunda seni... Elime dokunuyorum ellerini hissetmek için dilimi dudaklarımda gezdiriyorum dudaklarının yerine ve sevgi sözcükleri mırıldanıyorum senin dilinden sevgiyi dinlemeye...
Günışığım oluyorsun dünden gelip yarınımı aydınlatıyorsun. Seninle ağlamak bile mutluluk veriyor döktüğümüz gözyaşları birbirine karışacak kadar yakın dururken seninle ve sen yokken.
Sen yokken elimin altında duran herhangi bir kitabın herhangi bir sayfasından herhangi bir kelime seçiyorum; hep mutluluk hep güzellik hep aşk... Çıkıyor şansımıza.
İyi ki varsın... Ve iyi ki yoksun ki bunları düşündürüyorsun bana yokluğunla...
İyi ki...

5. Gün
Ayaklarımın pedalına yetişmediği üç tekerlekli bir bisikletle oyaladım senin yokluğunda sana muhtaç çocuk yüreğimi. Kırlara çıkıp bağırdım avazım çıktığı kadar adını tekrar tekrar ve dört ana yöne dönerek. Uçurtmamın kuyruğuna asıp uçurdum gözlerimi en uzağa bakabilmek için seni beklerken...
Çıkmaz sokakların gölgelerinde avuttum yokluğunun ayak seslerini. İçimden geçirdiğim her şarkı sözlerinın içine koydum adını çoğaltıp çoğaltıp dağıttım şehrin en işlek caddesinde sevdadan ve senden habersizlere...
Sonra çalan bir telefonla sesini duyabilme ihtimali yok ediyor yokluğunu bir kaç saniye de olsa. Sonra... Tekrar hayallerimde varlığından daha canlı var etmeye devam ediyorum yokluğunda seni sen yokken.

6. Gün
En çok olman gereken zamandı yokluğunu en çok hissettirdiğin zaman...
Tam da olması gerektiği gibi Düşman bildiğim oklardan savunurken yüreğimi ,sevgi oymalı hançerinin ucunda sallandırdın canımı.
Senin yokluğunda kalbimden dökülen şarap rengi kanlar kurumuş gül yaprakları çizdi yeryüzüne. Her yaprakta adının bir harfi vardı. Her harfinde canımın bir parçası daha karıştı toprağa.
Sen yokken senle yaşadığım güzellikler geçti aklımdan en son. Bu güzellikler için zaten sen hep özeldin.
Sen yokken her gece bir başka kadehte şaraba yatırıp avutacağım özlemimi.
Şerefe!...

7. Gün
Geçici bir ayrılık rüzgârıyla farklı yönlere savrulacağız bir süre...
Ben yine sen yokken diye yazacağım ama bu kez kimse duymayacak görmeyecek. Sen yokken kavuşmaya yol olsun diye yokluğunun uçurumlarına döktüğüm kelimeleri bir tek ben okuyacağım klavyemin tıkırtıları eşliğinde ....
Sen yokken... Yokluğundan çok yokluğunun bile güzelliğini paylaşamamak yakacak en kor ateşiyle içimi.
Ve sen yokken ben yine seviyor olacağım seni sen bilsen de bilmesen de. Dün olduğu gibi ve her gün olacağı gibi...

8. Gün
Sen yokken hiç ağlamadım yokluğuna...
Eğer sen dokunmayacaksan damlalarına
Ne gerek var ki gözyaşlarına...

9. Gün
Sen yokken yağmurlar yıkıyor yüreğimin ücra köşelerini. Gözlerim küçülüyor dünyayı sensiz görmemek için. Akreple yelkovanın gürültülü arkadaşlığında tüketiyorum senin yokluğunu her an var olabileceğin umuduyla.
Sen yokken anlamsız kalıyorum!
Bilmem kaçıncı gün...
Günler birbiri ardına dizilirken vagonlar misali ben bugün yine doyamadığım rüyalarımdan uyandım.



Sen yokken görünen mutluluğumun bodrum katına zincirlenmiş sevdalar aç susuz kaldı belki ama ben hala ayaktaydım ayakta olucum...
Sen yokken korkularımın üstüne gittim hep
Hiç ardıma bakmadım bıraktıklarım bıraktığım yerde mi kaldı diye merak etmeden...
Ama yinede gecenin koynundan topladığım yıldızlar vardı gözlerimde parlayan...
Sen yokken gece yarısı kayan yıldızlar gördüm
Kuşluk vakti tomurcuk veren sardunyalar...
Çayımı yine 2 şekerle içtim
Kahvemi 3'ü 1 arada.
Ve ben yalınayak yaşarken yalnızlığı
ve biriktirirken sessizliği dokunamaz artık ellerin! Yüreğimdeki küllenmiş yanık kokusuna...

alıntı

GeNcO
04-30-2010, 17:59
yalaaaaaaaaan ilk günden koptu ipler