PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Bahçeli'den tepki bu kez Baykal'a


NOYAN
10-13-2009, 23:06
MHP lideri Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu..

MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

İşte Bahçeli'nin açıklamalarından satırbaşları:

BAYKAL'A TEPKİ..

Ana muhalefet partisi liderinin postacı bugün de kapımızı çalmadı diyerek beklediği mektup geldi. Ana muhalefet liderinin saygınlığını kaybettiğini söylediği yıkım projesiyle ilgili mektubu reddedeceği yerde bir cevapla randevu vermesi sürece dahil olmak amacıdır. Baykal bu girişimiyle AKP’ye kapılarını aralamıştır.

Bugünden sonra vereceği cevap ve görüşmelerin kamera önünde yapılması da CHP’yi sürecin sonundan da kurtaramayacaktır. Bu raporda bugün AKP ve işbirlikçilerinin dile getirdiği ve 1991’deki Erdoğan raporuna benzer tespitler bulunduğu açıktır.

BAŞBAKAN, BAYKAL'A ŞANTAJ YAPTI

Çıkış kalmamıştır, Başbakan Erdoğan bu konuyu şantaja dönüştürmüştür. Ana muhalefet liderinin kendi ifadesiyle, tutarsızlıklar içeren, tehlikeli tuzaklar barındıran bu açılım politikasında sizinle birlikte olmayacağımız sözleri açıkça olmasına rağmen, daveti tutumunu hala netleştiremediği konusunda manidar işaretler vermiştir. Belki de böylece bağcıyla uğraşmayacaklar, üzümü beraber yiyecekler ve yıkım troykası bu yolla tamamlanacaktır.

Fotoğraf karesinde eksik parça da yerini alacak. AKP ve DTP'nin arasına CHP de girecektir. Gelinen aşama hükümetin terör örgütüne teslim bayrağı çektiğini göstermektedir.

ERMENİSTAN’LA PROTOKOL: TESLİMİYET ANLAYIŞI

Ermenistan’la diplomatik ilişki kurulması 10 Ekim 2009’da imzalaması, törende yaşananlar bu konudaki teslimiyetçi anlayışı gözler önüne sermiştir. Tören sırasında iki ülke dışişleri bakanlarının yapacağı konuşmalarının içeriğinin tartışılması da protokollerin çürük bir zemine dayandığını da göstermiştir. Ermenistan’la olan ilişkilerimiz hakkında yaptığımız analizler kamuoyu tarafından bilinmektedir ve nettir. İsviçre’de uzun süredir AKP hükümeti ve Ermenistan yetkilileriyle sürdürülen görüşmelerle, iki protokol hakkında partimiz görüşlerini kamuoyuyla paylaşmıştır. Ancak aradan geçen süre içinde hükümet teslimiyetteki ısrarını sürdürerek hatasından dönme erdemini gösterememiş ve önceki gün Ermenistan ile protokolleri imzalamıştır.

'Buzdağı ertesi gün erimez' denilerek aşamalı bir sürece bağlandığı anlaşılan protokollerde ne olmadığına bakmak lazımdır. Metinler incelendiğinde Ermeniler'in soykırım iddialarından vazgeçtiklerine dair hiçbir belirti yoktur. Sahte soykırım yalanıyla, sona ereceğine ilişkin hiçbir cümle yoktur.

KARABAĞ NEDEN YOK ?

Karabağ’da Ermenilerin çekileceğine yönelik tek kelime yoktur. Ecdadımızı soykırımla suçlayan Ermenilere karşı ASALA’nın şehit ettiği diplomatlarımız için en küçük bir üzüntü emaresi de yoktur. Aksine bakanlığını yaptığı kuruluşun geride Ermenilerce katledilen diplomat şehitlerine rağmen, protokolleri imzalayan köşeye sıkışmış AKP’nin Dışişleri Bakanı vardır.

Başbakan Erdoğan’ın yaptığı açıklamada Ermenilerin Karabağ’dan çıkmalarına ilişkin sözlerinin ise hiçbir bağlayıcılığı bulunmamaktadır.

Başbakan’ın gayri resmi ortamda bir şart gibi sunmaya çalışması milletimizi aldatmaktan başka hiçbir şeye yaramamaktadır.

Mademki Ermenilerin Karadağ’dan çekilmesi önemli bir konudur. AKP hükümeti protokollerde yer almasında neden ısrarcı olmamıştır? Metinler hangi sebeple okunmamıştır?

Ermenistan Cumhurbaşkanı alt komitede 1915 olaylarının soykırım olup olmayacağının tartışılmasını asla kabul edilemeyeceğini açıklamıştır. AKP hükümetinin dışişleri Bakanı bu konularda ciddi sakatlıklarla malul protokollerini imzalayarak Türkiye’nin niyetlerini resmileştirmiştir.

Bu metinler tamamen hükümete dikte ettirilmiştir. AKP’yi muhataplarının koyduğu ve istediği şartlarda müzakereye iten aceleciliğin gerekçesi nerede aranmaktadır?

Azerbaycan toprağı olan dağlık Karadağ’da başlayan işgal nedeniyle sınır kapısı kapatılmıştır. Şimdi sınır kapısının açılması için gereken gerekçelerden hangisinde ilerleme olmuştur? Azeri kardeşlerimizin gönlü nasıl alınacaktır?

Bakınız bugün Başbakan yardımcısı sıfatını taşıyan 16 Şubat 2000 tarihinde TBMM’de yaptığı konuşmada, Fransa parlamentosunu eleştirerek, “Parlamento kararıyla tarihi gerçekler değiştirilemez. Ermenilerin doğu Anadolu’da on binlerce Müslüman Türk’e nasıl bir vahşet icra ettikleri gerçeğini hiç değiştiremez” biz bu sözlere aynen katılıyoruz.

Bu bakana ve Başbakanı’na soruyoruz. Teslimiyet belgesini Meclis’te bekleterek tarihi gerçekleri nasıl değiştireceksiniz? O gün söylediklerinizi yutup bugün yaptıklarınızı nasıl sineye çekeceksiniz? Vebalini nasıl taşıyacaksınız?

Bütün bu sorulara vereceğimiz cevaplar bu işten kimin karlı çıkacağını gösterecektir. Bu kıskacın baskısı şimdiden hissedilmiş ve hükümet girdiği sürecin kabusların görmeye başlamıştır.

Ermenistan Cumhurbaşkanı’nın sınır kapılarının açılması şartıyla, futbol maçına geleceğini açıklaması bu paniği artırmıştır. Hükümetin valisi milletimizin tepkilerini bastırmaya yönelik davranış arayışlarına girmiştir.

BURSALIDAN KORKMAYINIZ

Ermenileri üzmemek için Azerbaycan bayrağının Türkiye’ye sokulmayacak. Ama Azerbaycan bayrağı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde. Seyircilerin seçilerek içeri alınması gibi davranışlar AKP’nin aczini göstermektedir. Hükümeti uyarmak istiyorum.

Bursalı'dan korkmayınız. Bursa’nın tertemiz insanlarını milli meselelerde tehdit görmeyiniz. Bursa’yı teslimiyetinize mekân olarak kullanmayınız.

YUNANİSTAN'DAN TALİMAT

Ülkesinde iktidar olan Yunanistan Başbakanı İstanbul'a geldi. Ayağının tozuyla Fener Rum Patrikhanesi'ne gitti. Başbakan Erdoğan, Yunan Başbakanı'nın bu niyetini talimat olarak algılayacak.

> İŞTE BAHÇELİ'NİN KONUŞMASININ TAM METNİ < (http://www.haber3.com/bahceliden-tepki-bu-kez-baykala-514379-p2h.htm)

http://www.haber3.com/bahceliden-tepki-bu-kez-baykala-514379h.htm