PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Çocuğunuzun Psikolojisi Bozulmasın!


morciii
01-08-2008, 18:19
Çocuğunuzun Psikolojisi Bozulmasın!
http://www.ailem.com/images/news/mansetresimleri/cocuk(6).jpg Bayramlar herkes için özel günlerdir. Bayram yetişkinler için dinlenme, gezi, yemek keyfi ve alışveriş anlamına gelirken, çocuklar için de kesin bir mutluluk kaynağıdır. Bayramlar çocukların gözünde yeni giysiler, ayakkabılar, bayram harçlıkları, şekerler-çikolatalar, hediyeler yanında; hoşgörüyle istediklerinin daha çok yapıldığı, izinlerin kolay alındığı günler olarak ifade bulur. Ancak kurban kesim töreni kanlı bir süreç olduğu için çocukların alışık olduğu görüntüler değildir. Bu nedenle kurban bayramı boyunca çocukların oldukça hassas olan psikolojilerinin bozulmaması için anne babaların bilinçli olması gerekir. Memorial Hastanesi Psikiyatri Bölümü’nden Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uz. Dr. Leyla Benkurt Alkaş kurban bayramında anne babalar için önerileri sıraladı.
Kurban, Çocuklar İçin Korkutucu Bir Deneyim
Kırsal kesimde hayvanlarla, doğayla haşır neşir olan çocuklar için hayvanların kesilip yenilmesi, son derece doğal ve sıradan olabilir. Şehirlerdeki çocuk içinse; çok merak uyandıran, bir o kadar da korkutucu bir deneyimdir. Çocuklar doğaları gereği, hayvanları tanımak, beslemek, korumak, ilgilenmek isterler. Aileler de bunu onaylar ve destekler. Yolda görülen kediler, kuşlar, köpekler mutlaka incelenir, anneye gösterilir, dönüp dönüp bakılır. Kocaman inekler, koyunlar ise inanılmaz bir ilgi odağıdır. Şehrin ortasında onları görmek bir sürü soruyu da beraberinde getirir. Modern çağda, bırakın bir çocuğu, biz yetişkinler bile bir koyuna ağzı sulanarak bakmayız, onu yemeğimiz olarak görmeyiz. O; sevilecek, oynanılacak, beslenecek, arkadaş ve dosttur. Şehirde doğal yaşantılar bile o kadar uzak yaşanır ki “Madagaskar” çizgi filminde vahşi doğaya giden aslan, hayvanat bahçesinden dostları olan otçulları yiyemez de balık yer. Bu yüzden çocuklar sormadıkça “kurban nedir, neden kurban edilir, o koyunun annesi var mı, yavrusu var mı, üşüyor mu …” anlatılmaz. “Ölüm, kurban edilmek, çocukların kurban edilmesi, kurbanın yenilmesi, insan yenilir mi” kavramları çocuk için çok karmaşık ve ürkütücüdür. Eskiden kurbanlık hayvanlar günler, aylar öncesi alınıp, evde beslenilirdi. Çocuklar da hemen sevgiyle bağlanır, besler, isim koyar ve sahiplenirdi. Kınalar yakılıp süslenen, özenle en iyi yiyecekler verilen bu kutsal hayvanın kurbanlık olduğunu çocuk ya bilmez ya da bilip de anlamını kavrayamazsa, ailesinin onu günü gelince kurban etmesini çok travmatik yaşayacaktır.
Ailenin çocuğun üzüntüsüyle alay etmesi, umursamaması, “unutur, çocuktur” diye yaklaşılması uygun değildir. Çocuk bu süreci anlayamayacak kadar küçükse; eve erken kurban almamak ve ya çocuğu yaklaştırmamak uygundur.


Çocukları Zorlamayın!
Kaç yaşında olursa olsun, çocuk veya yetişkin hiç kimse bu töreni izlemek için zorlanmamalıdır. Okul öncesi çocuklar hatta bazen daha da büyükler kesinlikle izletilmemeli, kurbanın kanı anlına sürülmemelidir. 11 yaşından sonra çocuk istiyorsa uzaktan izleyebilir. Bu bazen bir güç-dayanıklılık gösterisi olarak, kendini ispat için yapılabilir. Babasından görsün, gerçekleri bilsin, ileride o da yapacak diye çocuğu zorlamak tüm hayatı etkileyen üzücü anılara sebep olabilir. Günümüzde bu işi en iyi şekilde yapan kasaplar var, mutlaka kendi kurbanını kendiniz keseceksiniz diye bir kural da yoktur. Eti kasapta bile görmeyen, soslanmış, işlenmiş ürünleri marketlerde gören insanlar için doğal bir yaşantı da olsa kesmek, öldürmek, kan akıtmak, parçalamak, pişirip-yemek son derece uzak yaşantılardır. Ölümle, ayrılıkla, kayıpla, kanla yüzleşmek gereklidir fakat bunu birden bire ve küçücükken yapmak yarar değil, ciddi zarar getirir.
Normal et yemesine rağmen kurban eti yiyemeyen, çiğ et kokusundan rahatsız olan, ete dokunamayıp, kesemeyen, hatta hiç et yiyemeyen veya sadece yemeklere kıyma formunda katılırsa yiyen insanlar hiç az değildir. Çoğunun da kötü bir kurban bayramı öyküsü vardır. Kesim anında hayvanı yakından izlemek; kanı, çıkan hırıltıyı, kokuyu, ölürken ayaktaki seğirmeyi görmek-yaşamak, günümüz insanının pek de hazırlıklı olabildiği bir süreç değildir.
İstemedense olsa bu yaşantılara şahitlik edenlerde, et yememe, yemek yememe, aileye yapışma, çeşitli korkular, nefes alamama, ağlamalar, uykuda sıçrama-sayıklamalar olabilir. Sıcak, yumuşak davranıp, soru sormasına müsaade etmek, güven vermek yararlı olacaktır. Yine de sıkıntılar sürerse psikiyatrik yardım alınabilir.


Çocuğunuza Kurban Bayramı'nı Güzellikleri ile Anlatın
Asıl üzerinde durulması gereken işin sosyal boyutudur. Etin, kıymanın pahalı ama büyümek için sağlıklı olmak için çok gerekli yiyecekler olduğu, fakir insanların bu bayramda bu olanağa kavuştuğu anlatılabilir. Yine paylaşmak, büyükleri saymak, tanımasak bile insanlarla bayramlaşıp-selamlaşmak, çocukları sevindirmek çocuklarımıza asıl öğreteceğimiz konulardır.
Bayramlar; en eski zamanlardan bu yana, insanlık tarihindeki çeşitli dönemlerin izleri olarak hayatımıza renk katarlar. Bir topluma ait olmak, bütünün parçası olmak, hep beraber aynı coşkuyu, heyacanı paylaşmak demektir. Bayramlarda işe gidilmez, çalışılmaz ama tam bir tatil de değildir. Bayramda yapılması gereken görevler vardır. Tüm bunları yapmak için de içgüdülerinizi, nefsinizi bir kenara koyup, öncelikle ailen, toplum için var olmanız gerekir.
Kurban kesmek bir ibadettir. Fabrikasyon şeklinde üretilip, kesilip, işlenmiş olarak marketlerde yer almak yerine, o gün hayvanlar kutsal bir görev için var olurlar. Dolayısıyla hayvanı olabildiğince rahat ettirmek, saygı duyarak örselemeden, en az acıyla kurban etmek gerekir. Bu töreni; temiz, hijyenik, gözlerden uzak mahrem ve tevazu ile yerine getirmek gerekir. Ortalıkta, kan ve çamur arasında, diğer kurbanlıkların gözü önünde, kesmeyi iyi bilmeyen kişilerce, uygunsuz aletlerle kurban etmek, parçalarını ortalıkta saygısızca bırakmak, gösteriş yapmak zaten kurban kesme törenine uymayan tutumlardır.
Kurban kesilip, büyüklerin evinde, tüm akrabaların bir araya gelip, güzel yemekler hazırlayıp, temiz ve özenli giyindikleri bayram sofralarında, geçmişten geleceğe bağların arasında, çocukların kendilerini güvenli hissettiği, kimlik oluşumu, bütünün parçası olma duygusu olumlu gelişecektir. Her güm binlerce hayvan bizim ihtiyaçlarımız için kesiliyor, kurban bayramın da ise başkalarına sunulmak, paylaşılmak, birlik olmak için kesiliyor.