PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : MGK'da fırtınalar kopmuş


morciii
04-30-2009, 09:15
........

Ne kavgalar çıkmış da haberimiz olmamış. 3 yıl önce Ocak ayındaki MGK'da Başbakan ile komutan karşılıklı atışmış.
Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay'ın bilgisayarından çıkan notlara göre Başbakan Tayyip Erdoğan, 4 Ocak 2006'daki Güvenlik Toplantısı'nda sesini yükselten generallere sert tepki gösterdi.
Ergenekon soruşturmasıyla ilgili ikinci iddianamenin delillerini oluşturan ek klasörler geçmişte yaşanan asker-sivil tartışmalarını da açığa çıkardı.
Taraf gazetesi, 204. klasörde yer alan söz konusu bilgileri dün manşetine taşıdı. Balbay'ın notlarında ele geçirilen toplantı kayıtları, hükümeti eleştiren generallerin beklemedikleri bir tepkiyle karşılaştıklarını gösteriyor. Toplantıda yaşanan bazı diyaloglar şöyle:

BÜYÜKANIT: Anayasa 2. maddesinde Atatürk milliyetçiliğine bağlılık niteliği var. Ülkü, dil, kültür birliği ulusun oluşmasında temel unsurlardır. Din konusu ulusun oluşumunda söz konusu değildir.

BAŞBAKAN: Burada size katılmıyorum.

BÜYÜKANIT: (...) Din konusuna saygılıyız. Ulus devletin üç temel niteliğinden başka bir niteliğin ön plana çıkmasına irtica diyebiliriz. Elimde bir araştırma var, bilimseldir diyebiliriz. (TESEV'in raporu) Soru şu: Kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz? Yüzde 44,6'sı öncelikle Müslüman olarak tanımlıyor. Bu bizi rahatsız ediyor. Kendini öncelikle Türk olarak tanımlayanların oranı azalıyor. Diyanet'in kadro ihtiyacı 5.500'dür. İmam hatip lisesi mezunlarının sayısı ise 25.000'dir.

BAŞBAKAN: Bu sayıları Milli Eğitim Bakanlığı ile bir check edin. Bu rakamları nereden aldınız?

ÖZKÖK: Bu rapor TESEV'in, bunun bilimsel bir tarafı yok.

CÖMERT: Bizim her söylediğimize siz karşı çıkıyorsunuz.

BAŞBAKAN: Dinle! Ben bu kurulun başkanıyım. Sizinle aynı şeyi düşünmediğimi söylüyorsunuz. Ben de başkan olarak kendi düşüncemi söylüyorum.

CÖMERT: İktidarınızda öyle şeyler yaşanıyor ki büyük değişimler var ülkemizde. Okullar, TV'ler din ağırlıklı.

BAŞBAKAN: Siz hangi dünyada yaşıyorsunuz? Nerede yaşanıyor bunlar?

CÖMERT: Millilikten uzaklaştırılan bir eğitim sistemi var. Hükümet başı olarak partinizin hassas olması, üniter devlet yapısına sahip çıkmasını istiyoruz. Ümmetçi yaklaşım sergiliyorsunuz.

BAŞBAKAN: Dinle o zaman beni. Siz başka bir dünyada yaşıyorsunuz. Size birileri bir şeyler getiriyor, onlarla konuşuyorsunuz. Biz okullara bilişim teknolojilerini getiriyoruz. (örnekler veriyor) Doğu'da, Güneydoğu'da (şunları şunları) yapıyoruz. Tabii siz oralarda fazla dolaşmıyorsunuz. Benden başka o bölgeye giden lider yok. 'Milli Eğitim milli değildir' yaklaşımını kabul etmiyorum. Ama kafatasçı yaklaşıma da sahip değildir.