AK Parti; Başbakan Erdoğan'ın, 29 Mart öncesi yapılacağını açıkladığı, sivil anayasa için harekete geçti. Köklü değişikliğe uğramayacak anayasa şöyle olacak:


Bu seferki değişiklikler; 'sivil Anayasa' taslağında olduğu gibi, köklü düzenlemeler içermeyecek. Anayasa'nın değiştirilemez ilkeleri ve kamuoyunda büyük tartışma doğurabilecek maddelere dokunulmayacak.

Bunun yerine, siyasî partileri güvence altına alacak, yargının bağımsız ve tarafsızlığı ile demokratikleşmeye katkı sağlayacak bir çerçeve çizilecek. Anayasa değişikliğinde öncelik, parti kapatılmasının zorlaştırılması olacak. Böylece, siyasî partilerin özgür bir şekilde hayatlarını devam ettirebilmesine imkân sağlanacak.
Anayasa değişikliği takvimi henüz netleşmese de 15 Nisan'dan sonra, siyasi partiler arasında, görüşme trafiğinin başlaması bekleniyor. Başbakan Erdoğan'ın yaklaşık bir hafta dinleneceği bu sürede, kabine revizyonu ve Anayasa değişikliği çerçevesini netleştireceği öğrenildi.

Muhalefet ile elele
AK Parti, kendi önceliklerini belirlese de muhalefetin önerilerine açık olacak. Bu çerçevede CHP, MHP, DTP grupları ile görüşülecek. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve parti sözcüleri, kapatma davasının gerekçelerini göstererek AK Parti ile Anayasa değişikliği yapmayacaklarını söylemişti.

MHP Anayasa değişikliği teklifine sıcak yaklaşıyor. AK Parti, Anayasa değişikliğinin CHP'nin de içinde yer alacağı geniş bir uzlaşma ile yapılmasından yana. Ancak, ana muhalefet partisinin katı tutumunun sürmesi halinde CHP'siz formüller gündeme gelecek. AK Parti ile MHP'nin oyları Anayasa değişikliği için gerekli olan 367 rakamını aşıyor. DTP'nin değişikliklere büyük oranda destek vermesi bekleniyor.

Kapatmaya karşı Venedik Kriteri

AK Parti'nin önceliği, siyasi partilerin güvence altına alınması. Parti kapatılmasının zorlaştırılması için Venedik Kriterleri olarak bilinen evrensel ölçüler esas alınacak. Böylece, şiddeti siyasi bir araç olarak kullanmadığı sürece, partiler kapatılmayacak.

Parti kapatma davalarında, siyasi partiler değil, söz ve eylemleri ile yasaya aykırı davranan parti üyeleri yargılanacak ve suçlu bulunurlarsa siyasi yasak getirilecek. Parti kapatılmayacak, partili cezalandırılacak. Kapatma davalarında tüzel kişilik devam edecek. Ceza suç işleten partiliye verilecek ve bu ceza da şiddetin savunulması durumunda geçerli olacak. Fikrinden dolayı dava açılamayacak. Hakkında halen kapatma davası sürdüğü için bu düzenleme DTP'yi yakından ilgilendiriyor.

Yerel seçimlerde tarih değişikliği

Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümü, yerel seçim tarihi değişikliğini gündeme getirdi. Yerel seçimler; 12 Eylül'ün ürünü olarak, her beş yılda bir, mart ayında yapılıyor. Seçim kampanyası; ocak, şubat, mart gibi, kış mevsiminin çetin olduğu aylara denk geliyor. AK Parti; Anayasa değişikliği ile, bu tarihi, sonbahara çekmeyi hedefliyor. Yerel seçimlerin Eylül-Ekim aylarına kaydırılması düşünülüyor.
Anayasa Mahkemesi yapısında değişiklik

Anayasa Mahkemesi, son yıllarda ideolojik ve Meclis'in iradesine ipotek koyan kararlarıyla dikkat çekti. Siyaset kurumu, demokratik işleyişin önünü açabilmek için, yüksek yargının yapısında yapılabilecek değişikliği tartışıyor. Bunun için, eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin'in mimarlığını yaptığı, üye sayısının artırılması formülü; gündemde. Anayasa Mahkemesi'nin 11 yerine 21 üyeden oluşması, üçte birinin de Meclis tarafından seçilmesi düşünülüyor. Yeni yapı ile kuvvetler ayrılığı prensibinin pekişeceği, demokrasilerde son sözü kimin söyleyeceği tartışmasının büyük ölçüde sona ereceği umut ediliyor. Anayasa Mahkemesi'ne 110 milletvekili ile başvurulabiliniyor. Bu hakkın bireylere tanınması da gündemde.

HYSK'nın kararları yargıya açılıyor
Yargı reformu kapsamında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda (HSYK) değişiklik yapılması masada. HSYK'nın disiplin, görevden alma, kadro dağıtımı gibi yetkilerinin, yargı denetimine açılması talep ediliyor.

Yüzde 1'lik parti Meclis'e girecek
TBMM'nin eski Başkanı Bülent Arınç'ın ısrarla istediği Türkiye milletvekilliği ile yüzde 10 barajı esnetiliyor. Bu sistemle yüzde 1 alan parti bile en azından 1 milletvekili ile Meclis'te temsil edilebilecek. Milletvekillerinin 450 tanesi seçim bölgelerinden gelecek. Geriye kalan 100 milletvekili, partilerin oy oranına göre seçilecek. Yani; yüzde 30 alan parti 30, yüzde 5 alan parti ise 5 milletvekili alacak. Böylece, yüzde 10 barajı nedeniyle Meclis dışı kalınma kâbusu, bir ölçüde sona erecek. Her görüşten siyasi partinin temsiline imkan doğacak.

Ombudsmanlık geliyor

Vatandaşların sorunlarını yargıya taşımadan çözebileceği ombudsmanlık sistemi, öncelikler arasında. Osmanlı'dan İskandinavya'ya taşınan, bütün AB ülkelerinde varolan ombudsmanlık sistemi ile ilgili, daha önce bir yasa çıkmış ancak Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmişti. AK Parti, akil adamlardan oluşacak ombudsman sisteminin kurulabilmesi icin Anayasal altyapıyı oluşturmak istiyor.

Teşkilatı uyardı: Mütevazı olun
Başbakan Erdoğan, partisinin İstanbul'da aldığı seçim sonuçlarını mercek altına aldı. Cumartesi ve pazar günü İstanbul'un 1. ve 2. seçim bölgesinde yeralan ilçelerle görüşen Erdoğan, dün de İstanbul 3. bölgedeki ilçeleri masaya yatırdı. AK Parti il binasında yapılan toplantıda, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İl Başkanı Aziz Pabuçcu da hazır bulundu. Erdoğan, her ilçenin yöneticisiyle ayrı ayrı görüştü. Erdoğan'ın kaybedilen ilçelere dikkat çekerek, halka karşı mütevazı olunmasını istediği belirtildi. Erdoğan; Üsküdar'daki evinde ise Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan, Çalışma Bakanı Faruk Çelik, AB'den Sorumlu Devlet Bakanı Egemen Bağış ve eski danışmanı Cüneyd Zapsu ile bir araya geldi.


(Zaman)