PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Sahiplendikçe


Hasret
02-21-2009, 03:05
SAHİPLENDİKÇE,

Kaybediyor insan
Uzaklaşıyor…
Kendinden ve aynı zamanda herkesten…
Kendi benliğinde hapsoluyor…
Sahiplenmenin korumak olduğunu zannediyor
Ve,
Yok etmek olduğunu, kaybedince anlıyor…
Sevmenin, sevilmenin sahiplenilmeyeceğini anlamıyor…
Gün geçiyor yalnızlaşıyor
Herkesin yanlış olduğunu düşünüyor…
Kendisi dışında…
Dahası
Sahiplendikçe paylaşmaktan uzaklaşıyor,
Anlayışla karşılamamızı bekliyor anlayış göstermeden…
Kaybediyor…

KIYASLADIKÇA,

Küçülüyor insan
Değersizleşiyor…
Farklı olmaktan korkuyor…
Hayatı hep karşıya göre düzenliyor…
Bir şeyin daha iyi olması gerektiğini düşünüyor…
Sevgiyi kıyaslıyor, özlemi…
Hatta aşkı.
Kıyaslarken daima birini kaybediyor…
Güçlü olanı seçiyor hep…
Dünyanın kanunu bu diyor…
Biri karşısına geçip…
“Peki, öyleyse neden ormanlarda sadece aslanlar yaşamıyor, kuşlar, böcekler, kelebekler hep beraber yapıyor?”
Durup düşünmüyor bile…
Sistemin fikrini aynen tekrar ediyor…
Terimlerle anlatmaya devam ediyor…
Yaşamdaki bu sistemi hiç anlamdan…
Kıyasladıkça kendisi kıyaslanıyor…
Düşünmüyor, düşünse yanlış çıkmaktan korkuyor…
Ve korktukça küçülüyor, küçüldükçe değersizleşiyor…


KORKTUKÇA

Ölüyor insan..
Her gün her an…
Ölmekten korkuyor…Ve aslında
Yaşamıyorlar…

Korkusuz yaşayamıyor..
Cesareti salakların yaptığına inanmak istiyor..
İçten içe onlara özenerek…
Korktukça özgürlüklerini yitiriyorlar..
Güvenlikleri için ödünç veriyorlar..
Ama aslında korkmayanları sevmiyorlar..
Asıyorlar, kesiyorlar, derilerini yüzüyorlar.
Yüzlerine vurulmasını istemiyorlar…
Utanıyorlar..
Ve aslında insanlıklarını yitiriyorlar…

KABUL ETTİKÇE,

Benzeşiyor insan
Birbirine…
Kabul etmemek istemiyor…
Daha kolay geliyor kabul etmek…
Çünki,
Kabul etmemek düþünmeyi gerektirir,
Düþünmek zor iş!!!
Nasıl olsa onların yerine düşünen var…
Ve nasıl olsa iyiliklerini düşünüyordur…

Sorgulamayı günah sayıyorlar…
“Neden?” diye bir kelimeyi dillerinden çıkartıyorlar…
Ve aslında hep eksik kalıyorlar…
Elettirmiyorlar, elettirenleri sevmiyorlar,
Yakıyorlar, aforoz ediyorlar…
“Neden” yaptıklarını da çok iyi anlatıyorlar…

Kabul ettikçe, kabul ettirtmeye zorluyorlar…
Sorgusuz sualsiz büyütüyorlar…
Sorgusuz sualsiz öldürülen bir geçmişten
Geldiklerini nasılda unutuyorlar…

Ve sadece bu sözler sahiplenilemiyor,
Kıyaslanmaya bile değer görülmüyor,
Korkuluyor,
Ve sorgusuz sualsiz reddediliyor...