PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : İslam Ahlakının Ayakta Tutulması


Hasret
02-18-2009, 23:34
Ahlâksızlık Teşvik Ediliyor

İSLÂM düşmanlarının büyük ve yıkıcı fitne ve fesatlarının biri şudur: Halkın ve bilhassa gençliğin dindar olmaması ve uygarlaşması için cinsel serbestlik ve azgınlık alabildiğine teşvik edilmelidir.
İslâm ahlâkının temel prensiplerinden ikisi iffet ve hayâdır. Onlar bu iki hasleti ve erdemi yok etmek istiyor.
Vaktiyle SovyetlerBirliği'nde de dine ve iffete savaş ilan edilmişti.
Bizde de, tek parti rejiminde birtakım okul/enstitülerde kız ve erkek öğrencileri "kaynaştırmışlardı".
Büyük medya alabildiğine seks kışkırtmacılığı yapıyor.
Karma eğitim medeniyet ve ilerleme olarak gösteriliyor.
Hattâ bazıları işi o kadar azıtmışlardır ki, kız ve erkek çocukların aynı sırada birlikte oturmalarını şart koşuyor.
İlmî bir anket sonucu, artık kız çocuklarının 8 yaşında, oğlan çocuklarının 10 yaşında bulûğa erdikleri meydana çıktı. Eskiden bu rakamlar 10 ve 12 imiş.
İngiltere ve dünya 13 yaşında baba olan çocuğun haberi ile çalkalanıyor. Ana 15 yaşında bir kız. Babanın 13 yaşındaki çocuk olduğu kesin değil. Çünkü kız aynı zamanda sekiz oğlanla birlikte olmuş.
Bizim büyük medya bu haberi pek neşeli, pek şevkli şekilde abartarak verdi. Tabiî ki, milyonlarca çocuğumuz bundan etkilendi.
Tecavüzler aldı yürüdü. Medyaya intikal eden seks rezaletleri, olanların binde biri bile değil.
Türkiye bir İslâm ülkesidir, bu topraklarda İslâm ahlâkının prensiplerine dikkat ve riayet edilmelidir.
Fransız filozofu Voltaire dindar değildi, Katolikliğe inanmazdı ama Ferney'deki malikanesinde Katolik çalışanlar ve rençberler için bir kilise bulunuyordu.
Vatandaşların özel hayatlarına karışmamak şartıyla cinsellik konusunda çok hassas ve dikkatli olunmalıdır.
İslâm dini tecessüsü (özel hayatla ilgili casusluk yapmayı, araştırmayı) doğru bulmaz.
Bir insan evinin kapısını kapatır, penceresinin perdelerini indirerek günah işlerse, bu günah dışarıdakiler tarafından bilinmezse onun gıybeti yapılamaz. Lâkin kötülük, münker, ahlâksızlık alenen (açıkça) yapılırsa, işte o zaman buna karşı emr-i mãruf ve nehy-i münker yapılır; fiilen ve lisanla önlenmeye çalışılır.
Ülkeler, coğrafyalar, kavimler cinsel ahlâk konusunda bir, eşit ve aynı yapıda değildir. İsveç'te veya Fransa'da tabiî görülen, fazla tepki toplamayan cinsel serbestlik bir İslâm ülkesinde yıkıma, çöküşe, çürümeye, patlamaya sebep olabilir.
Agresif ve militan İslâm düşmanları ülkemizdeki İslâmî ilerleyişi durdurmak için, genç nesilleri ahlâksız, cinsellik konusunda ölçüsüz yetiştirmek istiyor.
İslâm'ı cinsel ahlâksızlık, içki, kumar, sefahat ile durdurabileceklerini sanıyorlarsa çok yanılıyorlar. Birtakım bozukluklara ve pisliklere sebep olurlar ama İslâm yine ilerler.
Bir İslâm ülkesi olan Afganistan seks konusunda hiçbir zaman bir Fransa olamaz.
Arabistan da böyledir.
Türkiye de...
Ülkemizde yaygın ve yoğun bir ahlâksızlık vardır. Bu ahlâksızlık kasıtlı olarak meydana getirilmiştir.
Şimdiki durumu söylemiyorum ama bundan (meselâ) otuz sene önce büyük bir şehrimizin birkaç büyük bürokratı kentteki randevu evlerini teşvik etmişler, desteklemişlerdi. Bu işi elbette ki bedavadan yapmamışlardı.
Bir adam vaktiyle Eminönü ilçesinden ayda (o zamanın parasıyla) bir trilyon, Beyoğlu ilçesinden yine bir trilyon baç alıyordu. Diğer ilçelerden ne aldığını öğrenemedim, bilmiyorum.
Dün denecek kadar yakın bir tarihte, ülkemizin genelevler imparatoriçesi Madam'a devlet töreni ile vergi rekortmenliği ödülü verilmişti. Hem de Cumhuriyetimizin en büyük yetkililerinin huzurunda.
Ahlâksızlığın bir de teolojik boyutu vardı. Ateistler, dinsizler inanmazlar ama tarihte birtakım şehirler ve kavimler ahlâksızlıkları, sapıklıkları, cinsel azgınlıkları yüzünden helâk ve yok olmuşlardır. Sodom ve Gomore gibi...
Türkiye Müslümanlaşmasın, Türkiye dindar olmasın derken Türkiye'yi batırıyorlar.
Türkiye çökerse, batarsa kendileri de enkaz altında kalacaklar ama gözleri döndüğü için bunu akıl edemiyorlar.
(......)

Millî Gazete Yazarı Mehmet Şevket Eygi'nin 18 ŞUBAT 2009 ÇAR tarihli yazısından alıntıdır.