PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Ayaz Gibi Olmak


Hasret
02-18-2009, 18:42
Bir zamanlar Ayaz adlı bir köle varmış. Takdir bu ya, köle bir gün Sultan Mahmud'un kölesi olmuş. Sultan, köleyi taşıdığı asil karakterden dolayı çok sevmiş. Derken, Sultan'ın öylesine itimadını kazanmışki, bütün Sultanlığın hazinedarı tayin edilmiş ve en kıymetli ve en zarif mücevherler, taşlar ona emanet edilir olmuş.
Bu gelişmeyi gören saraylılar ise durumdan pek rahatsız olmuşlar. Hasetleri ve kibirleri yüzünden, sözüm ona basit bir köleye böyle mevki verilmesini ve kendi rütbelerinden çıkarılmalarına bir türlü hazmedememişler. Bu duygular içinde, özellikle Sulatanın yakınlarınadaysa ondan gün geçtikçe daha çok şikayet etmeye başlamışlar ve asil ruhlu kölenin itibarını zedelemek için ellerinden geleni yapmışlar. Bir gün Sulatn'ın önünde bir saraylının diğerine şöyle dediği duyulmuş:
-Köle Ayaz'ın sık sık hazineye gittiğini biliyormusun? O'nun mücevherlerimizi çaldığından adım gibi eminim.
Sultan kulaklarına inanamamış. İşin aslını kendi gözlerimle göreyim demiş. Duvara küçük bir delik yaptırıp, içeride olanları seyertmeye hazırlanmış. Kölenin sesizce içeri girdiğini, kapıyı kapattığını ve sandığa gittiğini görmüş. Orada sakladığı küçük bir bohçaymış bu. Bohçayı öpmüş alnına koymuş ve sonrada açmış. İçinden çıkan köleyken giydiği yırtık pırtık elbise! Aynanın karşısına geçmiş. Kendi kendine:
-Daha önceleri bu elbiseyi giydiğin zamanlar kim olduğunu hatırlıyormusun. Bir hiçtin sen... Hepsi hepsi satılacak bir köleydin ve Allah, Sultan'ın elinden sana belkide hiç haketmediğin nimetleri lutfetti. Asla nerden geldiğini untma! Çünkü mal mülk insanın hafızasını uçurur, unutuluşlara sürükler. Şimdi sende, nimetçe senden aşağı olanlara kibirle bakma ve hatırla Ayaz, hatırla!
Sandığı kapatmış, kilitlemiş ve sessizce kapıya doğru ilerlemiş. Hazine dairesinden çıkarken birden Sultan'la yüzyüze gelmiş. Sultan gözlerini Ayaz'ın yüzüne dikmiş dururken, yanaklarından aşağı yaşlar süzülüyormuş, boğazı düğümlenmişki, konuşmakta zorluk çekmiş. Ve Sultan Mahmud:
Bu güne kadar mücevherlerimin hazinedarıydın, ama şimdi.... kalbimin hazinedarısın. Bana benimde önünde hiç olduğum kendi Sulatanımın huzurunda nasıl davranmam gerektiği dersini verdin demiş.

alıntıdır...