PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Hayatın Fıkhı


Hasret
02-11-2009, 22:55
Siyaset ve Ahlak 2l

Hayatın Fıkhı





Siyaset ve ahlak konusunu sürekli gündemde tutmak,siyaset ve ahlak ilişkisine değinmek,siyaseti mecrasından kaydırarak ,siyasilerin siyaseti şahsi çıkar ve menfaat aracı haline getirmelerinin vahim sonuçlarını anlatarak uyarıda bulunmak şüphesiz önemli ve gereklidir.

Ancak İsrail terör örgütünün Filistin’de ve özellikle Gazze’de katliam yaptığı bu haftalarda sözde ateşkesin sağlanmasına rağmen bu konuyu işlemek daha anlamlı ve gerekli olsa gerek .



Halkı Müslüman olan ülkelerde güya iktidarda bulunan siyasiler gerçekten siyasetin gereğini yerine getirmiş olsalardı, siyaseti politize ederek mecrasından çıkartmamış olsalardı ilk kıblemiz olan Mescidi Aksa ve Allah tarafından mübarek sayılan Filistin toprakları bir avuç siyonist’in elinde mahsur kalmazdı. Gazze’de insanlık suçu olan katliamlar işlenmezdi.

Aynı zamanda islam alemi Cenabı Allah’ın verdiği yer altı ve yer üstü zenginlilere rağmen perişan bir vaziyette olmayacaktı .Şüphesiz ki başta İslam alemi olmak üzere dünyada huzur refah ve barış hakim olacak ve tüm insanlık saadete kavuşacaktı.

İslam aleminde ve dünyada ferdi içtimai siyasi ve iktisadi alanlarda yaşanan tüm sorunlar, siyasi ahlaktan soyutlanmış siyaset ve ahlaki değerlerden yoksun siyasilerin varlığındandır.

Siyaset ve ahlak birbirini tamamlayan önemli iki ana unsurdur.Bunları birbirinden ayırmak ruhu bedende ayırmak gibidir. Nasıl ki ruh bedenden ayrıldığında faydalı olan vücut leşleşir, çevreye kötü kokular yayarak rahatsızlık doğuruyor ve hastalık oluşturuyorsa, aynı şekilde ahlak siyasetten uzaklaştırılırsa siyaset de kokar leşleşir hayatın tüm alanlarında toplumu rahatsız eder, adalet huzur ve refah yok olur..

Siyasetin ahlaktan uzaklaştırılması ile siyaset mutlu azınlığın aracı haline gelir,milletin hizmetkarı olması gereken siyaset, maddi ve manevi açıdan zulmün kaynağı olur. Mevki makam ve menfaat uğruna siyasetçiler uluslararası dış mihrakların ve ırkçı emperyalizmin emirberi olurlar.Bir avuç siyonistin İslam aleminde işledikleri zulüm ve baskılara suskun kalırlar.

Ne yazık ki bugün , İslam aleminde ve Müslüman siyasetçilerde siyasi ahlakın yozlaştığını ve siyasetin mihverinden kaydırıldığını daha sık görmekteyiz. Oysa İslam dini siyaset ve ahlakı bütünleştirmiş ve siyasi ahlaka son derece önem vermiştir. İslamın siyaset tarihine baktığımızda bunun canlı örneklerini öncelikle peygamber efendimizin döneminde ve daha sonra halifelerin dönemlerinde görmekteyiz. Halkı Müslüman olan ülkelerde milleti sevk ve idare eden siyasetçilerin kendi tarihleri olan, İslamın siyasi tarihinden ders alması gereklidir.

Peygamber Efendimiz (sav) Hz.Muaz (ra)a siyasi bir görevden dolayı bazı tavsiyelerde bulunmuştur.Başka bir ifade ile ona siyasi ahlak dersi vermiştir. Biz de bu tavsiyeleri Önderimiz Hz.Muhammed (sav)in adına milleti idare etmek için mücadele verenlere ve siyasi alanda çalışanlara özellikle Müslümanları bilfiil sevk ve idare eden siyasilere ithaf ediyoruz.Umarız ki onlar Resulullah’(sav)ın bu emir ve tavsiyelerine uyarak bu yozlaştırılmış siyaseti ahlaki değerlerle bütünleştirerek insanlığa hizmet verecek bir yapıya kavuştururlar. Ahlakta örnek olarak idareciler idare ettikleri ülkeleri selamete ve refaha kavuştururlar. Mazlumlardan yana olup emperyalizme karşı kalkan olurlar . İşgal ettikleri Müslüman ülkeleri ve topraklarını işgalden kurtarırlar.sosyal adaleti ve hukuk tesis ederek insanların huzur ve güvenini sağlarlar.

Peygamber Efendimiz (sav) Hz.Muaz (ra)a şöyle buyuruyor:

Ey Muaz sana:

· Allah(cc)’ın yasak ettiklerinden sakınmayı

· Doğru söylemeyi



· Sözüne sahip çıkmayı

· Emaneti muhafaza etmeyi

· Hainlik yapmamayı

· Yumuşak konuşmayı

· Komşuluk hakkını gözetmeyi

· Yetime merhamet etmeyi

· Selam vermeyi

· İyi amel işlemeyi

· Dünyada emeli kısa tutmayı (Dünyevileşmemeyi)

· İmama bağlı olmayı

· Kur’anı anlamayı

· Ahireti sevmeyi

· Hesaptan korkmayı.

· Başkalarına kanat germeyi

Tavsiye ediyorum

Hikmet ehli alimler hakkında kötü konuşmaktan (saygısızlıktan)
Doğru insanı yalanlamaktan
Günahkarlara (zalimlere) itaat etmekten
Adil imama isyan etmekten
Herhangi bir yeri işgal etmekten
Seni sakındırırım.

Sana her taşın, her ağacın, her toprağın yanında Allah’tan korkmayı tavsiye ediyorum. Her günah için gizliye gizli, açığa açık tevbe etmeni tavsiye ediyorum. (Beyhaki Ebu Nuaym)