PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : ESKİ UYGARLIKTA SAYI BİRİMİ


Kalpsiz_
12-26-2007, 12:30
ESKİ UYGARLIKTA SAYI BİRİMİ

Matematik sayma ile başlamıştır. zamanımızdan otuz beş bin yıl önceye ait kalıtlarda bunları görebiliriz. 1937 yılında bulunan kurt kemiği üzerindeki beşli gruplamayla yapılan çentikler bu saymanın oldukça eski olduğunu göstermektedir. Mağara ve Taş Devirlerinde saymanın yapıldığı artık biliniyor. Nil Nehri'nin doğduğu yer olan Edward Gölü yakınlarındaki İshango'da toprak altından çıkarılan sayma içerikli kemikler yirmi bin yıllıktır. Taşın hiç bulunmadığı bazı Afrika düzlüklerinde saymada kullanılan ve toprak altından çıkarılan çakıl taşları öbekleri bulunmuştur. Bu çakıl taşlarının hayvanların sayısının belirlenmesinde kullanıldığı sanılıyor.

Eski dünyada bu saymalar olurken yeni dünyada Amerika'da, Peru'da bulunan yerliler ip düğümleriyle saymalarını yapıyorlardı. Bu uzun tarihi süreç içinde matematiğin yeşerdiği ilk yerler Mısır ve Mezopotamya olarak görülür. Matematik daha sonra Yunanistan'da odaklanır. Ortaçağ boyunca Hintliler ve İslam dünyası matematiği sürdürür. Endülüs Emevileri yoluyla Kuzey Afrika'dan İspanya ve Avrupa'ya yayılır. Bugün kullandığımız matematik Avrupa'da gelişir ve tutulur.SİTE:www.kitapyurdu


Matematik sayma ile baslamistir. Zamanimizdan otuz bes bin yil önceye ait kalitlarda bunlari görebiliriz. 1937 yilinda bulunan kurt kemigi üzerindeki besli gruplamayla yapilan çentikler bu saymanin oldukça eski oldugunu göstermektedir. Magara ve Tas Devirlerinde saymanin yapildigi artik biliniyor. Nil Nehrinin dogdugu yer olan Edward Gölü yakinlarindaki Ishango'da toprak altindan çikarilan sayma içerikli kemikler yirmi bin yilliktir. Tasin hiç bulunmadigi bazi Afrika düzlüklerinde saymada kullanilan ve toprak altindan çikarilan çakil taslari öbekleri bulunmustur. Bu çakil taslarinin hayvanlarin sayisinin belirlenmesinde kullanildigi saniliyor.
Eski dünyada bu saymalar olurken yeni dünyada Amerika'da, Peru'da bulunan yerliler ip dügümleriyle saymalarini yapiyorlardi. Bu uzun tarihi süreç içinde matematigin yeserdigi ilk yerler Misir ve Mezopotamya olarak görülür. Matematik daha sonra Yunanistan'da odaklanir. Ortaçag boyunca Hintliler ve Islam dünyasi matematigi sürdürür

Fermat'nın Son Teoremi

Fermat'nın Son Teoremi'nin kökleri eski Yunan matematiğindedir. Pierre de Fermat (1601-1665), ortaya Yunanlıların hiç aklına gelmemiş bir soru atar, üstelik çözümün bulunabileceği umudunu uyandıran bir de not bırakır. Kendisinin bu soruya bir yanıtı vardır ama çözümün nasıl olduğunu söylemez. Böylece üç yüz yıl sürecek kovalamaca başlar. Fermat'nın Son Teoremi'nin asıl güzelliği, son derece kolayca anlaşılabilecek, basit bir problem oluşudur. Her okul çocuğunun tanıdığı kavramlarla dile getirilebilen bu bulmacayla, Andrew Wiles da okul yıllarında tanışmış ve onu hayatının en önemli tutkusu haline getirmiştir.

Wiles işe başladığında, sonradan kullanacağı tekniklerden birçoğu henüz bulunmamıştı bile. En iyi matematikçilerin çalışmalarını birleştirmiş, kimsenin cesaret edemeyeceği bir atılganlıkla fikirleri birbirine bağlayıp yeni kavramlar yaratmıştır.

Fermat'nın çözümünde herkes birden çalışmış sayılır, ama birbirinden ayrı ve Fermat'nın Son Teoremi'ni ispatlamak gibi bir amaç gütmeden; çünkü bütün modern matematiğin gücünü seferber etmeyi gerektiren bir ispattı bu.

İşte bu kitapta, Fermat öyküsünün tüm zenginliği ve ona hep eşlik etmiş olan tarih ve matematik kronolojik bir düzen içinde ele alınmış, Pythagoras Kardeşliği'nin devrimci ethos'uyla başlayıp Fermat'nın bulmacasını çözmek için Andrew Wiles'ın verdiği kişisel mücadeleyle sona ermiştir.