PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Atatürk'ün dine yaptığı hizmetler ve söylevleri


MetinCeylan
02-09-2009, 23:44
HZ. PEYGAMBERE BAĞLILIĞI

Atatürk aynı ismi taşıdığı Hz.Muhammed Aleyhisselam’a son derece bağlı ve saygılı bir insandır.
Bu saygı ve bağlılığı ifade etmesi açısından şu olayı nakletmemiz yerinde olacaktır: Bir vesile ile Batılı
bir oryantalistin Hz. Peygamber hakkında yazdığı bir kitap kendisine sunulur. Oryantalist kitabında Yüce Peygamberimizden;
“cezbeyetutulmuş sönük bir derviş” diye söz eder. Bunu okuyunca Atatürk şu yorumu yapar:
“Bu gibi cahil adamlar onun yüksek şahsiyetini ve başardığı büyük işleri kavrayamazlar.
O, Allah'ın birinci ve en büyük kuludur. O'nun izinde bugün milyonlarca insan yürüyor.
Benim, senin adın silinir, fakat sonsuza kadar O anılacaktır, yaşayacaktır.”


Atatürk olmasaydı Hz. Muhammed'in mezarı yıkılacaktı
AKP Eski Milletvekili Prof Dr. Nevzat Yalçıntaş anlatıyor;
"...Vahabilik'te mezar ziyareti günah sayıldığı için Suudiler bütün mezarları yıkmaya başlamışlar.
Sıra Hz. Muhammed'in mezarına gelmiş. Ülkedekiler Mustafa Kemal Atatürk'ten yardım istemişler.
Atatürk bu olayı duyunca tüm manevi duyguları kabarmış ve Suudi Kralı'na Hz. Muhammed'in değil
mezarına, türbesinin bir taşına dahi dokunulursa bedelinin çok ağır olacağını bildiren nota niteliğinde
bir yazı göndermiştir. Bu vesika Dışişleri arşivlerinde mevcut ama yıllardır açıklanmıyor.
Oysa ki Türk halkının Büyük Kurtarcısı'nı her yönüyle tanıma hakkı var."
Kaynak : Kazım KArabekir Paşanın kızının Kazım Paşadan duydukları




Atatürk Diyanet İşleri Başkanlığı'nı oluşturmuştur.
Halihazırda müslümanların dini hizmetini yürüten Diyanet İşleri Başkanlığı, bugün onbinlerce kişilik kadrosuyla,
müslüman Türk milletine yıllardan beri dinimizin esaslarını öğretmektedir.
Atatürk, Kuran'ın Türk toplumu tarafından anlaşılması ve dolayısıyla uygulanması için büyük çaba göstermiştir.
1924-1938 yılları arasında, Kuran tefsiri ve meali olarak 9 büyük eser hazırlanmıştır. Dönemin en önde gelen din alimlerine
hazırlattırılan ve çok titiz çalışmaların ürünü olan bu eserlerin hepsi, bugün de en muteber kaynaklar arasında yer almaktadırlar.
Atatürk İslam dininin herkes tarafından çok iyi öğrenilmesi taraftarıdır. Geri kalışımızın en büyük nedenleri arasında dine yabancı
kalışımız gelmektedir. İşte Atatürk sürekli bundan bahsetmektedir.
Diyorki; ''Kur'an-ı Kerim dinliyorsunuz,onun peşinden gidiyorsunuz, ama ne dediğini anlamıyorsunuz.
Bir insan inandığı, peşinden gittiği bir şeyi anlamaz mı?''
Atatürk, şikayet ettiği bu konuda somut bir adım atmak ister ve Kur'an-ı Kerim’in Türkçe'ye çevrilmesini emreder.
Kur'an'ı Kerim'in tefsirinin o günün insanlarının anlayacağı bir dille yapılmasını ister.
Bu maksatla Merhum Elmalılı Hamdi YAZlR'a tefsir; Mehmet Akif'e de meal yapma görevi verilir.