PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Gurur ve Kibir...


Hasret
02-04-2009, 20:53
Kibir, ruhumuzda biriken kirlerdir. Noksanlıklarımız, hatalarımız, ruhumuzu kirlendirmekten ve böylece ruhumuzun aydınlığına kalın tabaka örmemizden kaynaklanmıyor mu? Muhammed Bâkır r.a. Hazretleri’nin “kişinin noksanlığı, kalbindeki kibri kadardır” sözüne katılmamak mümkün mü?
“Küçük insanların büyük gururları olur.” der Voltaire. Kendisiyle barışık olmayan, özgüvenden yoksun insanların kalesidir gurur. Kişiliği belirginleşmemiş, olgunlaşma sürecinde yarı yolda kalmış insanın kişiliksizliğini gizleme çabasıdır gurur. Kendisini var olduğundan daha büyük gösterme ve bu amaç için eksikliklerini örtme gayretidir gurur.
Ahlâk psikolojisi açısından baktığımızda gururun temel sebeplerinden biri, insanın ‘aciz’ olduğu bilincinden uzak yaşamasıdır. olma, yok dem“Mala mülke mağrur e ben gibi. / Bir muhalif rüzgâr eser, savurur harman gibi.” beytinde ifade edildiği üzere, sahip olduğu parasına, malına veya bulunduğu makama aşırı bağlanan ve güvenen insan, Allah’ın ve O’nun dostlarının otoritesini görmezden gelerek kendisini otorite haline getirme çabasındadır.
Emretme tavırları, onun saldırganlık içgüdüsünü okşamaktadır. Çevresinde emrine amade gibi gözüken sahtekâr insanların varlığı, kendisine değerli olduğu hissini vermekte ve bu yanılgısı bir yandan onun gururunu Kafdağı büyüklüğünde azdırmakta, diğer yandan ıstırabını çektiği ama farkında olamadığı varoluşsal boşluğunu derinleştirmektedir.
“Kavakların dikliğine, boylarının uzunluğuna bakıp onları önemli bir şey sanmayın. Bütün kibirli, meyvesiz ve gölgesiz yaratıkların başları bulutlarda sallanır.” diyen Cemil Sena Ongun’un bu sözü ne kadar isabetlidir.