PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Farklı bir bakış acısıyla insan olmak


Hasret
01-29-2009, 15:30
İnsan olmak…

Olduk mu?

Olabilirmişiz?

Ne zaman?

Zaten insan olarak dünya´ya gelmedik mi diyenler olacaktır elbette…

Hayır insan olarak doğmadık," insan olmak için dünyaya geldik" düşüncesi daha mantıklı geliyor bana…



Doğum ile ölüm arası belli bir süreç var… Herkesin bildiği bir gerçek... Fakat bu gerçeğin içine ölürken yanımızda götüremeyeceğimiz şeylere bağlanmak, delicesine tapmak, sahiplenmek neden ve niçin diye düşünürüm cevaplarını arayarak…



Hep bireysel güç sahibi olma peşinde iken insan olunamayacağını İnsan olmanın bütünü kapsadığını fark ettiğimiz ve yaşadığımız yaşattığımız anda insanız bence…



Bugün Tv de dizilerden anlıyoruz ki halen ağalık, aşiret, çeteler, mafya, entrika dizileri prim yapıyor ve izlenme rekorları kırıyor. Yani güçlü olanın güçsüz olana hâkimiyeti…



Eee… Şimdi bunun neresi insan… Mahlûkların en şereflisi… Ama yanlı şerefli… Herkes için adalet dağıtma görevi kendisine verilmiş sanan birkaç tane şehir eşkıyaları… Ama güç onda… Yasa dışı para kazanacaksın, haksız kazanç elde edeceksin ve ben milliyetçiyim diyeceksin… Haksız kazanırken milliyetçiyim dediğin insanların hakkını alıyorsun nasıl milliyetçilik bu diye soramaz mı kimse?



Soramaz?



Çünkü silah icat oldu mertlik bozuldu… Çünkü güçler eşit değil. Yaşamak istiyor isen devam edeceksin biat etmeye…



Ağalık sistemi de, Cemaat sistemi de aynı sürüm de devam ediyor… Kula kulluk ediyor insanoğlu ve insanız diyor…



Oysa insan olmak onurlu olmak, kendi onuru kadar başka insanların da onuruna saygı göstermektir, düşüncesi, vicdanı özgür kuşaklar yetiştirmek; bu kuşaklar içinde yer alabilmektir. Kendisi için istediği tüm güzellikleri başkası için de isteyebilmektir. İnsana, doğaya, kendine karşı sorumluluk taşımak; yaşamayı sevmek; sevinçleri olduğu kadar acıyı da paylaşmaktır insan olmak.



Ülkemizde son günlerde yaşanan bize gösterilen şahane renklerde yağlı boya tablodan siyah beyaz resimler türemekte ve her gün tv ekranlarını ağlamayan çocuğa meme vermezler atasözü ile bir mağdur ve bir kahraman Robin Hood süslemeye devam etmektedir.



Hiçbir vatandaşımız da bu Robin´lere ; bu verdiğiniz ev´ler, bu verdiğiniz kömürler, bu verdiğiniz erzaklar kendi öz varlığınızdan mı? Yoksa Ayşe´nin, Hasan´ın, Ercan´ın, Safiye´nin hakkından mı verdiniz size gelen teşekkürleri onlarla da paylaştınız mı?



Diye sormaz mı? Sormayan sormasın…



Ama ben soruyorum bu verdikleriniz için bende teşekkür istiyorum yardım ettiğim için, ya da bende ev istiyorum iş istiyorum ağlamam mı lazım meme için…



Oysa insan olmak mevkii kendi çıkarları için değil, demokrasinin özü olan katılımlı yönetimi gerçekleştirmek; topluma yararlı olmak için kullanmak demektir. Görevine kendi inançlarını karıştırmamak, başka din, cinsiyet, dil ve ırktan olanlara saygı göstermek demektir.



İnsan olmak yoksunluğun, yoksulluğun, felaketlerin nedeni ya da sorumlusu olarak doğaüstü güçleri görmemek, göstermemektir.



Çünkü yoksunluğun ve yoksulluğun felaketin sorumlusu insan olmak için yaşayan varlığın ta kendisidir…

Ne var ki, bu yazdıklarımın hepsi bilinen şeylerdir.

Sorun olan doğru yanıtı bilmekle onu içselleştirmek, eyleme dönüştürmek…

İnsan olmak için insanca yaşam hepimiz için…

Safiye Birincioğlu