PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Koparıldığımız Topraklar


Hasret
01-27-2009, 15:18
Bu anlattığım, sürüp giden bir karanlığın gizli kalmış öyküsüydü, bu topraklardan koparılmamızın öyküsü."

Soğuma (1995) ve Bir Arzuyu Beslemek'ten (2002) sonra Mahir Öztaş bu üçüncü romanında 1970'ler Türkiyesi'nin kesif siyasi havasını solumuş bir kuşağın arayışlarını anlatıyor.

Özgürlük ve güvensizlik, hayalperestlik ve umutsuzluk, mutluluk ve karabasan, cinsellik ve politika, başıboşluk ve aidiyet duygusu, aylaklık ve örgütlü mücadele, bir yere çakılıp kalma korkusu ve yurt özlemi, haritada savrulma isteği ve bir "safra" gibi atılmışlık, geçmişe saplanıp kalma ve bugünü yakalama arasında bocalayan bir adamın hüzünlü öyküsü...

1960'lardan 2000'lere "adaletsiz zamanlar"ın muhasebesini yaparken "Şimdi bütün bu siyah-beyaz fotoğraflar beni öfkeden ve hüzünden çılgına çeviriyor" demekten kendini alamayan, bodrumlarda ve çatıkatlarında geçen hayatını sürekli sorgulayan, kopuk gönül ilişkileri, arızalı cinsellikler yaşayan adam, bir zamanlar "kovulurcasına kaçtığı" ülkesinde geçmişiyle artık gönül rahatlığıyla vedalaşmanın, bir "ruh esenliği"nin peşine düşecektir.

"Ne zamandı, şimdi anımsamam çok güç, sanırım Bay Jiang, ne yazık ki uzun bir süre önce öldü daha o zamandan sanki geleceği görmüş gibi yavaşça kulağıma eğilmiş ve görünür bir hüzünle, 'Artık hiç kimse devrimden söz etmiyor,' demişti.

Bay Jiang'ı ve kendimi, bütün o karanlık yıllar boyunca, değişik yerlerde, ama en çok da, Old Brompton Road'daki Troubadour Kahvesi'nin o yarı loş salonunda düşünmek hoşuma gidiyor. O zamanlar daha Bay Jiang ile yeni tanışmış olmalıyım ve bana bunu söylediğinde, henüz bu romanda yer alacağını ne o ne de ben biliyordum."

Koparıldığımız Topraklar / Mahir Öztaş
Sayfa sayısı: 388 sayfa
Fiyatı: 21 TL