PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Oyunculuğum beni bitirdi


Hasret
01-25-2009, 14:14
Atilla Olgaç, "Çark etmedim, söylediklerim, üzerine çalıştığım bir filmin senaryosudur. Ama olayın bu boyuta geleceğini hiç tahmin etmemiştim. Özür dilerim" dedi.

"Kısrıs'ta elleri bağlı esir bir Rum askerini başından vurdum, 9 kişiyi daha öldürdüm" diyerek Türkiye'yi, ardından Yunanistan (http://www.hurriyet.com.tr/index/Yunanistan/) ve Kıbrıs (http://www.hurriyet.com.tr/index/K%C4%B1br%C4%B1s/) Rum Kesimi'ni de karıştıran tiyatrocu Atilla Olgaç, "Çark etmedim, söylediklerim, üzerine çalıştığım bir filmin senaryosudur. Ama olayın bu boyuta geleceğini hiç tahmin etmemiştim. Özür dilerim" dedi.
1974'teki Kıbrıs (http://www.hurriyet.com.tr/index/K%C4%B1br%C4%B1s/) Barış Harekatı'nda adaya çıkan Türk askerleri arasında yer alan tiyatrocu Atilla Olgaç'ın "Kıbrıs'ta elleri bağlı bir esir Rum askerini yüzüme tükürdüğü için başından vurdum, sonra da 9 kişiyi öldürdüm" şeklindeki açıklamalarının yankıları devam ediyor. Katıldığı bir TV programında bu konuşmayı yaptıktan sonra Radikal Gazetesi'ne yaptığı açıklamada sözlerinin arkasında duran Olgaç'ın bu sözleri Yunan ve Rum Kesimi'nin yaygara koparmasına neden oldu. Türkiye ve Yunanistan (http://www.hurriyet.com.tr/index/Yunanistan/) arasında gerginliğe neden olan bu açıklamanın ardından yayın kuruluşmalarına, "Bu bir senaryoydu" diye açıklama gönderen Atilla Olgaç'ı, bu açıklamaları da kurtaramadı. "Senaryo" diyen ve şu sıralar savaş suçu işleyip işlemediğiyle ilgili yargılanması gündemde olan ünlü tiyatrocunun Kıbrıs (http://www.hurriyet.com.tr/index/K%C4%B1br%C4%B1s/) Barış Harekatı sırasında savaşmadığı da iddia ediliyor. Harekat sırasında Kıbrıs (http://www.hurriyet.com.tr/index/K%C4%B1br%C4%B1s/) Devlet Tiyatroları müdürü olan ve şu an Doğu Akdeniz Üniversitesi öğretim görevlilerinden olan Hilmi Özen yaptığı açıklamada Atilla Olgaç'ın o dönem savaşmadığını, mutfakta görev aldığını açıklaması, Olgaç'ın yüreğine su serpti.

Ünlü tiyatrocu bütün bu gelişmeler üzerine Hürriyet'e şu açıklamayı yaptı: "Benim kafamda 30 yıldır bu hikaye vardı. Yani tıpkı "Er Ryan'ı Kurtarmak" gibi bir film çekmek istiyordum ve bunun senaryosu üzerine de uzun zamandır çalışıyordum. Kafamda şekillendirdiğim bu senaryoyu canlı yayında sanki gerçekmiş gibi anlattım. İnsanların tepkisinin nasıl olacağını merak ediyordum. Amacım bir şok ortamı yaratmaktı. Zaten konuşmama da Er Ryan filminden söz ederek başladım. Birileri dikkatli izlerse, ne demek istediğimi anlayacak. Ve bu senaryoyu oyunculuğu da katarak sahneledim. O kadar iyi oynamışım ki şu an yaşadıklarım bu oyunculuğumdan kaynaklanıyor. Korkunç bir tepki geldi. Bir şok olacağını biliyordum ama bu kadar tepki beklemiyordum. Açıkçası oyunculuğum beni bitirdi. Ve şunu gördüm ki bu senaryoyu çekmek gerçekten kötü olacak. Bunu da test etmiş oldum. Bir tek hatam var, bu olayı devam ettirmem, Radikal Gazetesi'ne de aynı açıklamaları yapmamdır. Bu kadar uzatmayıp, yayında söylemek istediğimi yani bu işin bir senaryo olduğunu burada açıklamalıydım. Bu medyayı kullandığım anlamına mı gelir bilmiyorum ama ben herkesten özür diliyorum. Sonuç olarak ben bu filmi çekeceğim ve yakında da siz göreceksiniz ama senaryo bu şekilde asla olmayacak, tamamen değişecek. İnanın olayların bu boyuta geleceğini hiç tahmin etmedim. Hilmi Özen'in söylediği gibi ben 2'inci harekatta bölgeye gittim ve birebir savaşın içinde bulunmadım. Canlı çatışmaya girmedim. Bir insanlık suçu işlediğim, mahkeme yolunun göründüğü söyleniyor. İnsan Hakları Mahkemesi'ne gidilsin, burada davalar açılsın. Bu beni mutlu eder. Çünkü bu olayın gerçek olmadığı o zaman ortaya çıkacaktır. Her şey ispatlanmış olacak. O bölgeye giden hiçbir Türk askeri, bir Rum'a hele esire böyle davranmamıştır, davranmaz da. Ben böyle bir şey duymadım, inanmıyorum da. Tek hatam senaryoyu bir bütün olarak değil de bu şekliyle anlatmamdır ve anlatırken de oyunculuğumu kullanıp oynamamdır. Dediğim gibi anlattıklarımın gerçekle ilgisi yoktur. Gerekli araştırmalar yapılıp her şeyin de ortaya çıkmasını ben de çok isterim."