PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : ..:: Aşıkların Halleri ::..


..::duyguseli::..
11-04-2008, 22:31
Nuhul-Erime: ALLAH’ın bazı kulları vardır ki, kalpleri sevda ile doludur. Ruhları, sevgiliyi görme aşkı ve şevkiyle genişletilmiştir. Hüzünlerinden kalpleri erir. Latif ruhlarındaki maddi perdeler böylece sıyrılır. Bu kişilerin benlikleri ve bencillikleri sevgilide erimiştir. Hüzün fikriyle kalpleri incelmiştir.
Aşk onlara seraba benzer bir letafet verir. İçlerindeki ışık adeta yüzlerine yansımıştır. Gittikleri her yere bu ışığı taşırlar.

Zübül-Harap Olma: Bu sıfat sahihtir, çünkü aşk, aşıkların hem ruhlarını hem de bedenlerini derinden etkiler. Aşık kişi yemeden içmeden kesilir. Yüzündeki parıltı gider, bedenindeki denge bozulur. Aşıklar vücutlarında meydana gelen rutubetin duygularını körelterek ve bulandırarak beyinlerine kadar yükselen buharlar çıkardığını zanneder. İşte vücutlarının zübulü, yani harap olması bu demektir.

Garam- Helak Olma: Devameden bir sevgi sebebiyle sevgilide yok olmayı isteme halidir. Hubb yani asıl sevgi, sevenlerin kalbinde olandır. Şevk, aşırı bir arzu ile sevenlerin, uykusuzluk ise aşkından dolayı gece gündüz gözüne uyku girmeyenlerin… Aşkın ötesindeki sıfatlar da böyledir. Kimde hangi sıfat varsa o sıfatla nitelenir. Aşkın bütün bu sıfatlarına sahip olan kişiye, yani aşığa “mugrem”, o aşığın sıfatına da “garam” denir.

Zefrat-İç Geçirme: Aşk, yakıcı bir ateştir. Bir nurdur ki kalb onu taşırken daralır. Aşığın kalbi hüzün ve kederle dolar. Bu sebeple derin derin ondan iç çekişler duyulur. Tıpkı ateş yanarken işitilen çıtırtılara benzer bir takım seslerdir bunlar

Şevk- Şiddetle İsteme: Şevk, özellikle sevenle sevgili bir ve aynı oldukları zaman ortaya çıkar. İhtiyacının şiddetlenmesi sonucu seveni visale götüren ruhani bir haldir. Aynı zamanda cismani ve hissidir de…Eğer aşık sevdiğine kavuşursa huzur ve sükun bulur. Ancak bununla birlikte şaşkınlığı da artar ve kendisini bir korku sarar. Bu korku sevgiliden ayrılma korkusudur. Çünkü kavuşmanın devam etmesini diler ve yeniden vuslata iştiyak duyar. İçinde coşkun bir şevk hisseder.

Hıyam-Çılgınlık:Aşığın kalbindeki aşk çılgınlık noktasına varınca ne yapacağını bilemez. Orda burada her yerde deliler gibi sevgilisini arar. Hatta gözü öyle kararmıştır ki, bazen sevgilisi gözünün önünde dursa, onu görmez, yine durmadan sevgiliyi arar.

Kemet-Kara sevda: Kalbin en şiddetli halidir. Bunda gözyaşı olmaz ama ağır bir hüzün vardır. Bu öyle bir hüzündür ki, aşık ne vazgeçebilir, ne kurtulabilir, ne de sebebini bilir. Tek bir ilaç vardır: Visal! Aşık sevgilisiyle öylesine meşguldür ki kendisini saran her şeye kaşı duyarsız hale gelir. Bu sevda aşığı eritir, bitirir.


İBN ARABİ----Sevgi Makamı'ndan