PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Terim'den davet bekliyorum


NOYAN
07-15-2008, 12:52
Beşiktaş’ın Brezilya asıllı Türk futbolcusu Mert Nobre’nin aklı ay-yıldızlı milli formada. Siyah beyazlı takımda Delgado ile birlikte kaptanlığa getirilen Nobre, Beşiktaş ile şampiyonluk yaşamak istediğinin altını çizerken, milli takım için de Fatih Terim’den davet beklediğini söyledi.

http://spor.ekolay.net/images/haber/nobre-250.jpg

Beşiktaş’ın Avusturya kampında hırsı ve istekli çalışması ile dikkat çeken Nobre, "Geçen yıl sezon başında cezam ve sakatlıklar nedeniyle fazla yararlı olamadım" dedi ve başladı hem Beşiktaş’ı, hem kendini değerlendirmeye hem de beklentilerini sıralamaya...

"İki yıldır kaçan şampiyonluğun acısını taşıyoruz. Bu yıl şampiyonluk bizim için kaçınılmaz. Takım olarak çok güçlü oyuncularla kaynaştık. Süper Lig’de takımlar arasında büyük fark yok. Başkanımız Yıldırım Demirören’i geçen sezon birçok maçta ağlattık. Artık güldüreceğiz.

Şampiyonluğu geçen yıl kıl payı kaçırdık. Beşiktaş geçen yıl çok iyiydi. Şampiyonluk hakkımızdı. Ama bu yıl şampiyonluğu yakalamak ve taraftarlarla yaşamak en büyük arzumuz. Beşiktaş’tan korksunlar. Çünkü takım olarak inanılmaz hırslıyız. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da şampiyonluk yolunda tek rakibimiz Fenerbahçe. Yeni oluşum içindeler. Patlama yapabilirler. Ama Beşiktaş olarak onlardan daha hırslıyız ve şampiyonluğu daha çok istiyoruz.

Beşiktaş’ta da yeni bir kabuk değişimi var. Çok iyi oyuncular geldi. Şu anda hazırlık maçları oynuyoruz. Defansımızdaki değişim dikkat çekici. Yeni gelen arkadaşlar ofansif yönlerini çok iyi sergiliyorlar. Antrenmanlarda izlediğim yeni transferler bana güven verdi. Ancak daha ciddi hazırlık maçları oynamadık. Kesin karar vermek için biraz sabretmek gerek. Ekrem çok hırslı, Tuna fiziğini çok iyi kullanıyor.

Beşiktaş ile sözleşmem sezon sonunda bitiyor. Son yılımı oynayacağım. Ancak yönetim kurulu ve taraftarlarımız kabul ederse futbol yaşamımı Beşiktaş’ta sonlandırmak istiyorum. Benim Avrupa’da, şu ve ya bu takımda oynama derdim yok. İnsan mutlu olduğu yerde oynamalı. Ailem ve ben İstanbul’a, Beşiktaş’a çok ısındık.

Euro 2008’de en büyük favorim Türkiye idi. Tatilde Brezilya’de yakınlarım ile iddiaya girdim. Çeyrek finale kadar iyiydi. Almanya maçında iyi oynamamıza rağmen kaybetmemiz beni çok üzdü. Almanya finale yakışmadı. İspanya’nın avantajı aynı oyuncuların eleme ve finallerde yan yana oynamasıydı. İspanya ile Türkiye final oynamalıydı. Milli Takımımız, hem koştu hem de tekniğini sergiledi. Sakatlıklar ve cezalar olmasaydı Almanya’nın yerine Türkiye final mücadelesi yapar, belki şampiyon olurdu.

Para kazanmak için Türk vatandaşlığına geçenlerden değilim. Sadece Türkiye’yi sevdiğim ve benimsediğim için Türk vatandaşı oldum. Türk insanı beni çok etkiledi. Avrupa’nın hatta dünyanın hiçbir yerinde böyle misafirperverlik göremezsiniz. Çok hassas ve futbolu seven böyle bir toplum, bir Brezilya bir Türkiye’de var. Kendimi milli takıma hazır hissediyorum. Teknik direktörümüz Fatih Terim’in mutlaka bir bildiği vardır. Görev vermek istediği zaman ben hazırım. Ondan davet ve haber bekliyorum. 2010 Dünya Kupası’nda Brezilya’ya karşı oynamak, hele final oynamak en büyük arzum."

Beni vurma, var Türk pasaport

Nobre, Beşiktaş’ın kamp ortamının mükemmel geçtiğini belirtirken, ilginç anılarını paylaşıp arkadaşlarını anlattı... "Geçen yıl Bobo, Brezilyalı arkadaşlarım toplanmış bir şey tartışıyoruz. Arkadan bir ses: ’Şu Brezilyalılar ne ilginç adamlar, gruplaşıyorlar. Hepsini dağıtacağım. Birini vuracağım.’ Espriyi yapan menajerimiz Sinan Engin. Ben de Türkçe bildiğim için hemen dönüp yanına gittim, ’Sinan ağabey beni vurma. Ben de var Türk pasaportu. Ben Türk’ deyince, kampta herkes gülmekten kırıldı.

Serdar Özkan çok esprilidir. Batuhan bizi güldürür. Çılgın çocuk. Türk futbolcuları Türk televizyonlarındaki dizileri kaçırmıyorlar. Hepsi ayrı bir karakter olarak taklitlerini yapıyorlar. Biz de Brezilya’daki pembe dizileri kaçırmayız.

Basın sorumlumuz Tuncay Yanık tüm sorunlarımızla ilgileniyor. Türkçe öğrenmemizde büyük yardımı oluyor. Lojistik sorumlumuz Süreyya Soner artist. Hayatı poz vermekle geçiyor. Ünal Akkoyun ise otoriter. Bize nefes aldırmaz. Antrenman sahasından tesise geçerken bizi komutan edasıyla teftiş eder ve uyarır. Beşiktaş’ta arkadaşlık üst seviyede mükemmel. Başkanımız Yıldırım Demirören, genel sekreterimiz Kenan Öner sürekli kamplarımızda bizimle. Büyük aile reisleri gibi destek oluyorlar."

Futbol makineleşti

Dünyada futbol estetik özelliklerini kaybediyor. Geçmişten günümüze teknik oyuncuların adlarını sayabiliriz. Şimdi ise maça çıkan 11 kişi koşmak, topu kovalamak, sisteme ve taktiğe dikkat etmek zorunda. En ufak bireysel hata yok olmanıza neden olabilir. Dünyada futbol iyice makineleşiyor. İleride belki de futbolcuların yerini koşan robotlar alacak. Estetik kayboluyor. Teknik üzerine dünyada bir numara olan Brezilya, makinalaşan futbola yenik düşüyor. Adamlar sadece koşuyor bir ölü toptan golü buluyorlar. Teknik oyuncular sahalarda kaybolursa futbol da biter.

Başkandan korkmuştuk

Geçen yıl şampiyonluğu kaçırdığımızda başkanımız Demirören soyunma odasına girerek konuşma yapacaktı. Hepimiz korktuk. Fakat korktuğumuz gibi çıkmadı. Çünkü geldi ve bizi yürekli oyunumuzdan dolayı tebrik ederek kutladı ve alınlarımızdan tek tek öperek yeni sezon için iyi çalışmamızı söyledi. Futbol sonuçta bir oyun. Bizlere moral verdi. Soyunma odasındaki desteği unutulmaz.

Fatih Tekke ve Semih çok iyi golcüler

Türkiye’de çok iyi golcüler var. Fatih Tekke mükemmel özellikler taşıyor. Semih Şentürk Avrupa’nın aradığı yeni umutlardan, çok zeki ve teknik. Topu ayağına aldığında ekonomik kullanıyor. Final vuruşları muhteşem. Beşiktaş’ta genç golcülerden umudum var. Yine alt yapından gelen Emir benim favorim.

Mehmet Aurelio şaşırttı

Aurelio’nun gitmesine şaşırdım. Çok iyi ve teknik bir oyuncu. Çok koşuyordu. F.Bahçe onu nasıl bıraktı yada ayrıldı bilmiyorum. Aurelio’nun İspanya, Portekiz, Fransa gibi ülkelerde piyasası yüksek. Gelecek yıl bakarsınız R.Madrid ya da Barcelona’ya geçer. Milli takımdaki performansını herkes alkışladı.

Ronaldinho gibisi yok

İtalya’da Kaka çok güçlü bir oyuncu. F.Bahçeli Alex’in tekniği bir başka. Alex gibi teknik futbolcusu olan takım kolay yenilmez. En büyük hayranlık duyduğum oyuncu ise Cristiano Ronaldo. O bambaşka başka bir oyuncu. Türkiye’de Alex ve futbolu bırakan Sergen’in yeri kolay dolmaz. Alex ile aile olarak görüşüyoruz. Bobo ile de sürekli beraberiz.

(Hürriyet)