geist-madchen
04-21-2008, 18:00
Röportaj: Özge Tığlı
Derggi: Hayko tanışma bitti dedin. İlk albümle tanıştık şu an kendimi çok daha iyi anlatıyorum mu demek istiyorsun?
- Kendimi daha iyi anlatabileceğimi düşündüğüm albümü yaptım. Arkasında durabileceğim albümü yaptım, bir takım beklentileriniz varsa buyrun bütün beklentilerinize karyılık verebilecek bir bütün albüm. Bununla gerçek yüzümüzü tamamen aydınlatmış olduk:)
Derggi: Stüdyoda kayıt yerine yine evini tercih ettin. İlk albümde evde kayıtla ilgili olarak bir takım sorunlar çıkmıştı.
- Davul ve vokaller üzerine eksiklikler vardı daha çok. Davulu zaten stüdyoda yaptım. Vokalleri de stüdyoda yapma şansım oldu. İçim rahat artık. onların dışında albümün geri kalanı evde gerçekleşti. Evde kaydedilmeyecek birşey yok, gitarları da denedim stüdyoda ama istediğim sonucu elde edemedim. Oturduk bir göz odada bitirdik.
Derggi: İlk albümünü yaptığın ev değil mi yine?
- Yok taşındım. Şimdi onun yarısı kadar bir odada çalışıyorum. Daha küçük odadan daha büyük bir albüm çıktı.
Derggi: Tamamen korku teması hakim. Arada sınırı aştığını düşünüyor musun?
- Yok hayır. aşıp aşmayacağımı zaman gösterecek, albümün başarısının gittiği yere bağlı. Hep söylüyorum; bu tarz bir müziğin -Türkiye piyasasındaki yerini alabilmesi için bir plan, matematik ve strateji uygulamamız gerekiyordu. BU matematigi yapıyorum zaten. Unkapanı oyunlarını bende oynuyorum şu an.Yıllarca bize nasıl hikayeler yaptırdılar, şimdi bende aynılarını onlara karşı yapıyorum. Yavaş gitmeyi tercih ederek işi büyütüyorum. Üçüncü albümün nasıl olacağını bu albümün gidişatı gösterecek.
Derggi: Şu anki gidişat ne durumda sence?
- Canavar:) ama yinede temkinliyim.
Derggi: Çok değişik bir hayran kitlen var. Yavaş yavaş genişleyen bir kitleye sahipsin ve artık sanırım anneler babalar da Hayko Cepkin dinilyor.
- Çok normal. Çünkü anlattığımız şeyler tamamen pozitife yönelik. Bazı şeylerin iyi yönde değşmesi gerektiğine yönelik bir albüm. Özellikle gençler üzerinde düşünürsek, albümün konseptinin korku olması ve özellikle korkularının ne olduğunu iyice öğrenmen ve başarılı olman için korkularınn üzerine gitmen gerekiyor demek istediğim için ebeveynler herhangi bir röportajı dinleyip tv programını izlediği zaman kabul edilir oluyor. O yüzden röportajların çok gerekli olduğunu düşünüyorum. Herhangi bir performansın sonunu izleyip, yada klibe bakıp aman da bizim oğlan bu adamı dinliyor, çocukları kötü yola sürükler korkusuyla devam ederlerse yanlış olur. Her fırsat buldukça anlatıyoruz, mesela oğlunun dinlediği o ürünün aslında onun işine yarayacak iyi şeylerden bahsettiğini, hayatta karşılaştığı zorluklar karşısında güçlü durması gerektiğini bilmeli. Daha sınavlara girilecek, ders çalışacaksın, sınavı kazanamazsan hayatın zor bir döneme girecek vs. hayatında bunlar senin karyına çıkacak. Bunların hepsini aşmak için hırslarınla yola devam etmen gerekiyor. Bu senin hayatın varol, ayaklarının üzerinde dur. Hikaye buna odaklı. Sadece kaba bir dil kullanıyor. Normal bir dil kullansaydım algılanacağını düşünmüyorum. Söylediğimiz herşeyi herkes her gün söylüyor. Farklı, yeni birşey değil. Sadece tarzı farklı.
http://www.derggi.com/imager.php?img=images/content/res113.jpg&wd=483 Derggi: Hırslarının en kadar etkisi altında kalıyorsun?
- Başarısal hırslarım var. Ama mesleki hırslarım sadece duruma göre varolan birşey. Egolarımı başkalarının üzerinde tatmin ettirecek bir adam değilim. 11 senedir piyasanın içinde olmanın getirdiği tecrübe bana çok güzel ders oldu. Onun için içim çok rahat.
Derggi: Şu anda senin tarzın müzik yapan birileri yok sanırım Türkiye'de. Rakibin yok diyebiliriz belki de.
- Evet şu anda benim tarzımda müzik yapan biri yok ama çıkabilir. Çıkacaktır da. Hoşuma da gider doğrusu. Yeter ki iyi olsun. Müzik tarzını en iyi şekilde ortaya koymak istiyorum ve anlatmak istiyorum. Bu tür bütün dünyada var. Türkiye'de yeni sadece, ve bu tarz müziği dinleyen çok fazla insan var, böyle bir kitlemiz mevcut. Buna diğerlerine harcadığınız desteği vermenin zamanı geldi, biz de bu destekten payımızı almalıyız ve çoğalmalıyız. Bizim gibi insanları tanıdıkça ve bizler iyi müzik yaptıkça, ön yargı yok olacak. Müzik emekçisi bunlar, hergün çalışıyorlar diyecek insanlar. Hatta albümlerin kayıt kalitesi bile değişecek. Tonmaisterler bile gidişattan smemnun değil. Bir kalıp var sürekli aynı kalıbı kaydedip duruyoruz diyor adamlar. Mesela benim albümün kaydında, davulu başka şekilde tonladım, standardı istemiyorum dedim. Daha karanlık daha derin duyulsun istiyorum dedim mesela. Vokali göm içeri derin gelsin dedim hatta.
Derggi: 5 şarkının introsu var albümde.
- Evet. Korku gerilim tadı var ya albümün içinde. Dinlediğimiz parçaların üzerine davul, bas, vokal vs. girdiği zaman arkadaki armonik yapı kayboluyor. O gerilimi veren akorlar kayboluyor. O akorları tam anlamıyla orkestrasyonuyla duyduğunuz zaman o şarkının ana teması duygusal mı, gerilim mi nedir daha iyi anlatıyor. oradan bir ggeçişş yapıyor introlar. Bir de parçaların ham halleri onlar. O parçayı nasıl çıkardığımı anlatıyor. İlk önce öyle kaydettim yani.
Derggi: Albümün kartonet tasarımı mükemmel. Kimlerle çalıştın?
- aynı zamanda sahneyi paylaştığmız gitaristimiz Umut Töre özünde fotoğrafçıdır. Onunla çalıştık.
Derggi: Konsept sana mı ait? Ellerin çok kullanılmış olmasının bir özelliği var mı?
- Evet konsept benim. Albüm kartoneti üzerine konuşmaya başladğımız zaman Umut'la, zaten olmayan bir adam gibi görünmeye çalıştığım için ben çok maddesel dünyadaymış gibi görünmemem gerektiği üzerine hemfikir olduk. Albümde de onu yansıtmaya karar verdik. Kafamdaki şeyleri ben onlara çöp adamlar şeklinde çizdim ama tabii onlar görsel sanatlarla ilgilendikleri için üzerine yüzde yüzünü koyarak işi çıkardılar. Umut Töre fotoğrafları çekti, Koray Doyran'da grafik tasarımlarını yaptı. ellere gelecek olursak; eller benim korkum. Ellerimin kopmasından çok korkarım, bu benim obsesyonik bir durumum. Madem içerisinde korkuların üzerine git teması var, o zaman bende kendime has korkumu koyayım dedim.
Derggi: Bir tane korku filmi müziği yapmıştın. Var mı yeni projeler şu anda?
- Korku filmi sürekli çekiyen birşey değil Türk piyasasında. Başka teklifler geliyor. onlar da yer alıp almayacağımı bilmiyorum şu an proje aşamasında. araf'ın müziklerinden sonra Sahne isimli bir filmin müziklerini yaptım. O da Arda Kural'ın ilk yönetmenlik denemesi. Kendi içinde gerilim barındıran bir film. Ama anlatım tadı bazında, uyan kendine gel tadında.
Derggi: Sahne şovlarında gerçekten başarılısın. İlk albümde de sahne performansın çok güzeldi fakat sanırım artık farklı girişimlerin var ve sahnede gerçek bir şov havası yaratıyorsun. Bu konuyla ilgili ne gibi projelerin var ve nasıl şeyler yapmayı planlıyorsun?
- Biz bir ekip çalışması içine girdik. Benim iki senedir sürekli uğraşıp kurduğum ve anlattığım hikayelerle ilgili tam da hedefi vuracağımız insanlarla tanıştık. Hem de acayip adamlar:) Kendileri zaten bir senedir beni aramayı düşünüyormuş ama sahnedeki duruşumuz vs. yüzünden acaba ne gibi tepki veririm kaba biri miyim gibi bir düşünce içine girip aramamış bir taürlü. Arıtk geçen ay bir telefon ile tanıytık ve bu kadar geç aradıkları için kızdım hatta onlara. Sahnedeki bu make-up işini hayata geçirmeye başlıyoruz ama bu kişilerle bunu iki katı bir hale sokacağız. Bahsettiğimz obje hikayelerini konserle ilerledikçe hayata geçireceğiz. Albüm kartonetinde suratın yarısının olmaması vs. hikayelerini adam gibi make-uplarla yapabilme şansımız var. Bunu sahnesi büyük , ışığı iyi olan organizasyonlarda gerçekleştirebileceğiz. Tüm ekiple beraber full hakeret edebileceğimiz bir kostüm durumu var bir de. Şu anda dikiliyor kostümler. Bunun dıyında objeler de çizildi.
Derggi: Mehmet Turgut'la çok değişikv e güzel bir fotoğraf çalışması gerçekleştirdiniz. Nasıl bir araya gelindi, çalışma nasıl gerçekleşti?
- Mehmet Turgut'a sorulduğu zaman televizyonda vs. projeleriyle ilgili birşeyler, kameraya dönüp "Hayko Cepkin, seni elbet çekeceğim" diyormuş:) Ankara konserine gittiğimiz zaman Mehmet'le o gün için randevulaştık. Gittiğim zaman direk boyanmaya ve toprak platforma sokulmaya başlandım:) Ben konuşmaya gidiyoruz sanmıştım. Hiç konuymadım bir anda işi bitirdiler. Çok başarılı oldu. Türkiye standartları için enteresan olabilecek bir iş hatta.
http://www.derggi.com/imager.php?img=images/content/res115.jpg&wd=483
Derggi: Hayko tanışma bitti dedin. İlk albümle tanıştık şu an kendimi çok daha iyi anlatıyorum mu demek istiyorsun?
- Kendimi daha iyi anlatabileceğimi düşündüğüm albümü yaptım. Arkasında durabileceğim albümü yaptım, bir takım beklentileriniz varsa buyrun bütün beklentilerinize karyılık verebilecek bir bütün albüm. Bununla gerçek yüzümüzü tamamen aydınlatmış olduk:)
Derggi: Stüdyoda kayıt yerine yine evini tercih ettin. İlk albümde evde kayıtla ilgili olarak bir takım sorunlar çıkmıştı.
- Davul ve vokaller üzerine eksiklikler vardı daha çok. Davulu zaten stüdyoda yaptım. Vokalleri de stüdyoda yapma şansım oldu. İçim rahat artık. onların dışında albümün geri kalanı evde gerçekleşti. Evde kaydedilmeyecek birşey yok, gitarları da denedim stüdyoda ama istediğim sonucu elde edemedim. Oturduk bir göz odada bitirdik.
Derggi: İlk albümünü yaptığın ev değil mi yine?
- Yok taşındım. Şimdi onun yarısı kadar bir odada çalışıyorum. Daha küçük odadan daha büyük bir albüm çıktı.
Derggi: Tamamen korku teması hakim. Arada sınırı aştığını düşünüyor musun?
- Yok hayır. aşıp aşmayacağımı zaman gösterecek, albümün başarısının gittiği yere bağlı. Hep söylüyorum; bu tarz bir müziğin -Türkiye piyasasındaki yerini alabilmesi için bir plan, matematik ve strateji uygulamamız gerekiyordu. BU matematigi yapıyorum zaten. Unkapanı oyunlarını bende oynuyorum şu an.Yıllarca bize nasıl hikayeler yaptırdılar, şimdi bende aynılarını onlara karşı yapıyorum. Yavaş gitmeyi tercih ederek işi büyütüyorum. Üçüncü albümün nasıl olacağını bu albümün gidişatı gösterecek.
Derggi: Şu anki gidişat ne durumda sence?
- Canavar:) ama yinede temkinliyim.
Derggi: Çok değişik bir hayran kitlen var. Yavaş yavaş genişleyen bir kitleye sahipsin ve artık sanırım anneler babalar da Hayko Cepkin dinilyor.
- Çok normal. Çünkü anlattığımız şeyler tamamen pozitife yönelik. Bazı şeylerin iyi yönde değşmesi gerektiğine yönelik bir albüm. Özellikle gençler üzerinde düşünürsek, albümün konseptinin korku olması ve özellikle korkularının ne olduğunu iyice öğrenmen ve başarılı olman için korkularınn üzerine gitmen gerekiyor demek istediğim için ebeveynler herhangi bir röportajı dinleyip tv programını izlediği zaman kabul edilir oluyor. O yüzden röportajların çok gerekli olduğunu düşünüyorum. Herhangi bir performansın sonunu izleyip, yada klibe bakıp aman da bizim oğlan bu adamı dinliyor, çocukları kötü yola sürükler korkusuyla devam ederlerse yanlış olur. Her fırsat buldukça anlatıyoruz, mesela oğlunun dinlediği o ürünün aslında onun işine yarayacak iyi şeylerden bahsettiğini, hayatta karşılaştığı zorluklar karşısında güçlü durması gerektiğini bilmeli. Daha sınavlara girilecek, ders çalışacaksın, sınavı kazanamazsan hayatın zor bir döneme girecek vs. hayatında bunlar senin karyına çıkacak. Bunların hepsini aşmak için hırslarınla yola devam etmen gerekiyor. Bu senin hayatın varol, ayaklarının üzerinde dur. Hikaye buna odaklı. Sadece kaba bir dil kullanıyor. Normal bir dil kullansaydım algılanacağını düşünmüyorum. Söylediğimiz herşeyi herkes her gün söylüyor. Farklı, yeni birşey değil. Sadece tarzı farklı.
http://www.derggi.com/imager.php?img=images/content/res113.jpg&wd=483 Derggi: Hırslarının en kadar etkisi altında kalıyorsun?
- Başarısal hırslarım var. Ama mesleki hırslarım sadece duruma göre varolan birşey. Egolarımı başkalarının üzerinde tatmin ettirecek bir adam değilim. 11 senedir piyasanın içinde olmanın getirdiği tecrübe bana çok güzel ders oldu. Onun için içim çok rahat.
Derggi: Şu anda senin tarzın müzik yapan birileri yok sanırım Türkiye'de. Rakibin yok diyebiliriz belki de.
- Evet şu anda benim tarzımda müzik yapan biri yok ama çıkabilir. Çıkacaktır da. Hoşuma da gider doğrusu. Yeter ki iyi olsun. Müzik tarzını en iyi şekilde ortaya koymak istiyorum ve anlatmak istiyorum. Bu tür bütün dünyada var. Türkiye'de yeni sadece, ve bu tarz müziği dinleyen çok fazla insan var, böyle bir kitlemiz mevcut. Buna diğerlerine harcadığınız desteği vermenin zamanı geldi, biz de bu destekten payımızı almalıyız ve çoğalmalıyız. Bizim gibi insanları tanıdıkça ve bizler iyi müzik yaptıkça, ön yargı yok olacak. Müzik emekçisi bunlar, hergün çalışıyorlar diyecek insanlar. Hatta albümlerin kayıt kalitesi bile değişecek. Tonmaisterler bile gidişattan smemnun değil. Bir kalıp var sürekli aynı kalıbı kaydedip duruyoruz diyor adamlar. Mesela benim albümün kaydında, davulu başka şekilde tonladım, standardı istemiyorum dedim. Daha karanlık daha derin duyulsun istiyorum dedim mesela. Vokali göm içeri derin gelsin dedim hatta.
Derggi: 5 şarkının introsu var albümde.
- Evet. Korku gerilim tadı var ya albümün içinde. Dinlediğimiz parçaların üzerine davul, bas, vokal vs. girdiği zaman arkadaki armonik yapı kayboluyor. O gerilimi veren akorlar kayboluyor. O akorları tam anlamıyla orkestrasyonuyla duyduğunuz zaman o şarkının ana teması duygusal mı, gerilim mi nedir daha iyi anlatıyor. oradan bir ggeçişş yapıyor introlar. Bir de parçaların ham halleri onlar. O parçayı nasıl çıkardığımı anlatıyor. İlk önce öyle kaydettim yani.
Derggi: Albümün kartonet tasarımı mükemmel. Kimlerle çalıştın?
- aynı zamanda sahneyi paylaştığmız gitaristimiz Umut Töre özünde fotoğrafçıdır. Onunla çalıştık.
Derggi: Konsept sana mı ait? Ellerin çok kullanılmış olmasının bir özelliği var mı?
- Evet konsept benim. Albüm kartoneti üzerine konuşmaya başladğımız zaman Umut'la, zaten olmayan bir adam gibi görünmeye çalıştığım için ben çok maddesel dünyadaymış gibi görünmemem gerektiği üzerine hemfikir olduk. Albümde de onu yansıtmaya karar verdik. Kafamdaki şeyleri ben onlara çöp adamlar şeklinde çizdim ama tabii onlar görsel sanatlarla ilgilendikleri için üzerine yüzde yüzünü koyarak işi çıkardılar. Umut Töre fotoğrafları çekti, Koray Doyran'da grafik tasarımlarını yaptı. ellere gelecek olursak; eller benim korkum. Ellerimin kopmasından çok korkarım, bu benim obsesyonik bir durumum. Madem içerisinde korkuların üzerine git teması var, o zaman bende kendime has korkumu koyayım dedim.
Derggi: Bir tane korku filmi müziği yapmıştın. Var mı yeni projeler şu anda?
- Korku filmi sürekli çekiyen birşey değil Türk piyasasında. Başka teklifler geliyor. onlar da yer alıp almayacağımı bilmiyorum şu an proje aşamasında. araf'ın müziklerinden sonra Sahne isimli bir filmin müziklerini yaptım. O da Arda Kural'ın ilk yönetmenlik denemesi. Kendi içinde gerilim barındıran bir film. Ama anlatım tadı bazında, uyan kendine gel tadında.
Derggi: Sahne şovlarında gerçekten başarılısın. İlk albümde de sahne performansın çok güzeldi fakat sanırım artık farklı girişimlerin var ve sahnede gerçek bir şov havası yaratıyorsun. Bu konuyla ilgili ne gibi projelerin var ve nasıl şeyler yapmayı planlıyorsun?
- Biz bir ekip çalışması içine girdik. Benim iki senedir sürekli uğraşıp kurduğum ve anlattığım hikayelerle ilgili tam da hedefi vuracağımız insanlarla tanıştık. Hem de acayip adamlar:) Kendileri zaten bir senedir beni aramayı düşünüyormuş ama sahnedeki duruşumuz vs. yüzünden acaba ne gibi tepki veririm kaba biri miyim gibi bir düşünce içine girip aramamış bir taürlü. Arıtk geçen ay bir telefon ile tanıytık ve bu kadar geç aradıkları için kızdım hatta onlara. Sahnedeki bu make-up işini hayata geçirmeye başlıyoruz ama bu kişilerle bunu iki katı bir hale sokacağız. Bahsettiğimz obje hikayelerini konserle ilerledikçe hayata geçireceğiz. Albüm kartonetinde suratın yarısının olmaması vs. hikayelerini adam gibi make-uplarla yapabilme şansımız var. Bunu sahnesi büyük , ışığı iyi olan organizasyonlarda gerçekleştirebileceğiz. Tüm ekiple beraber full hakeret edebileceğimiz bir kostüm durumu var bir de. Şu anda dikiliyor kostümler. Bunun dıyında objeler de çizildi.
Derggi: Mehmet Turgut'la çok değişikv e güzel bir fotoğraf çalışması gerçekleştirdiniz. Nasıl bir araya gelindi, çalışma nasıl gerçekleşti?
- Mehmet Turgut'a sorulduğu zaman televizyonda vs. projeleriyle ilgili birşeyler, kameraya dönüp "Hayko Cepkin, seni elbet çekeceğim" diyormuş:) Ankara konserine gittiğimiz zaman Mehmet'le o gün için randevulaştık. Gittiğim zaman direk boyanmaya ve toprak platforma sokulmaya başlandım:) Ben konuşmaya gidiyoruz sanmıştım. Hiç konuymadım bir anda işi bitirdiler. Çok başarılı oldu. Türkiye standartları için enteresan olabilecek bir iş hatta.
http://www.derggi.com/imager.php?img=images/content/res115.jpg&wd=483