PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : karadeniz yöresine ait çocuk oyunları


_SoN_
05-06-2013, 16:02
karadeniz yöresine ait çocuk oyunları

BAŞLANGIÇ OYUNLARI

Başlangıç oyunları olarak sınıflandırdığımız bu oyunlar asıl oyuna başlarken eş seçimi veya ebe seçimi için kullanılan kısa oyuncuklardır. Bunların o kadar çok çeşidi vardır ki her mahallede, her sokakta ayrı bir başlangıç oyunu bulmak mümkündür. Çocuklar kendi kafalarından da bazı tekerlemeler bulup eş seçimi veya ebe seçimi yapabilirler. Ama bazı yaygın olanları vardır ki bunlar hemen hemen her yerde aynı görülmektedir.
Başlangıç oyunları bazen yalnızca tekerleme şeklinde sayışma gibi görülmesi yanı sıra tekerlemenin söylediği el ve ayak hareketleri oyunu tamamlar. Bu grupta oyunların birkaç tanesini açıklamanın oyunlar hakkında bilgi edinmemiz bakımından yeterli olacağı kanısındayım.

NAL MIH OYUNU
Bu başlangıç oyunumuzun ismi at nalından ve üzerinde çakılan mıhtan(çivi) almıştır. Ses uyumunu sağlamak içinde �Sırsıki� kelimesi eklenmiştir. Oyun ebe seçimi için kullanılır, oyun yalnızca hör oyununa mahsuptur. Bu oyun dışında başka bir oyun da başlangıç olarak kullanılmaz. Hör oyununda mere denilen yere bir cücük dikilir. Oyuna başlarken her oyuncu cücüğe taş atar, eğer taşı atan oyuncu cücüğü vurursa taşın sahibi mere ile cücük arasında ayağı ile sayım yapar. Yaptığı bu sayım nal mıh oyunudur. Her adım bir kelime için geçerlidir. Adımlar atılırken şu tekerleme söylenir:
-Nal mıh, sırsıki, kırkiki, kırküç, kırkdört, kırkbeş, kırkaltı, kırkyedi, kırksekiz, kırkdokuz, elli
Elli sayısına ulaşan oyuncu ebe olmaktan kurtulur. En sona kalan oyuncu ebe olur.

ÇATI BATI OYUNU

Bu oyunda en çok hör oyununda başlangıç olarak kullanılmaktadır. Nal mıh oyununda olduğu gibi cücüğe taş atılır cücük ile mere arasındaki adımlar sayılır. Adım atılırken söylenen tekerleme şöyledir.
- Çatı Patı, kırkaltı, kırkyedi, kırksekiz, kırkdokuz, elli
Yine elliyi bulan oyuncu ebe olmaktan kurtulur.

HOP TOP ALTIN TOP

Bu oyunumuz asıl oyuna başlarken eş seçimi için kullanılır. Hemen hemen her türlü oyunun başlangıcında ebe seçimi için uygulanabilir. Oyunu iki oyuncu oynarlar. İki kişi gönüllü olarak çıkar ve belli bir uzaklığa giderler. Ayakları birbirine değecek şekilde sıra ile birbirine doğru yürürler. Yürümeye başlamadan önce oyunculardan birisi,
- Hop hop altın top, der ve diğeri karşılık verir.
- Üste gelen, der ve sıra ile yürümeye başlarlar.
Hop top altın top diyen oyuncu yürümeye başlar ve ilk adımını atarken asıl tekerlemeyi söylemeye başlar, tekerleme:
- İncili, bobili, tahili der. Karşısındaki oyuncu aynı şekilde yürümeye başlar. Karşılıklı incili bobili tahili tekerlemesiyle birbirine yaklaşırlar. Karşılıklı yürüme sonunda hangi oyuncunun ayağı üste gelirse eş seçiminde üst sıraya gelmiş olur. Çünkü oyuna başlarken üste gelen denilmişti.

ANYA MANYA

Anya manya oyunu yöremizde başlangıç oyunlarından en çok oynananıdır. Manya�nın kelime anlamı �Mani�dir. Toplam kelime anlamı olarak ta manya kelimesine uygun olması bakımından başına anya getirilmiştir. Haydi mani söyleyelim veya beraber mani söyleyelim manasına gelir. Zaten başlangıç oyunlarındaki tekerlemeler bir tür yöresel mani niteliğindedir.
Anya manya oyunu tek sayıda oyuncular arasında oynanır. Örneğin üç, beş, yedi gibi�. Her oyuncu sağ elini ortaya uzatarak her sayıda içini ve yüzünü değiştirir. Buna anyalaşmakta denir. Anyalaşma sonunda oyuncular tek sayıda olduğu için çift olanlar kalır tek olanlar ebe olmaktan kurtulmuş olur. Oyuncuların tümü anya manya sonra sona mecburen iki kişi kalır. Bunlardan birisinin de kurtulması için daha önce çıkmış olan oyuncu gelerek bunlara yardım eder. Anya manya yapılırken şöyle bir tekerleme kullanılır.

Anya manya ben çıktım, veya
Anya manya şampanya, iki şişe kolonya

Sona kalan iki kişi için birinin kurtulması için yapılan anya manya da tekerleme değişir. Şöyledir,

Aranıza yardımcı� Anya manya yapılırken her kelime için bir el çevrilir. An-ya-man-ya-şam-pan-ya-iki-şi-şe-ko-kon-ya�.. gibi sayım yapılır.

TAŞ SAKLAMA

Bu da oyunlara başlarken çok kullanılan bir başlangıç oyunudur. Genellikle çok oyuncu arasında veya iki grup oyuncu arasında taş saklama yapılır. taşı bir oyuncu eline alarak arkasında saklar. Oyuncuların taşın hangi elde olduğunu bilmesi gerekir. Bilen oyuncu ebe olmaktan kurtulur veya bilen grup oyuna ilk olarak başlar. Bazen taş yerine çöp veya başka şeylerde saklanır.



MENDİL KAPMAÇ(KIRMIZI BEYAZ)

Bu oyunu erkek kız ayırt edilmeden çocuklar oynar. Kalabalık bir oyuncu grubu oynar. Oyuncular iki grup olur arka arkaya sıralanırlar. Her grubun karşısında bir mendil tutan oyuncu olur. Oyunda bir de hakem(ebe) vardır hakem başlama işareti verince her iki grubun oyuncuları mendillere doğru koşarlar. Mendili alıp geri grup arkadaşlarının yanına gelirler. En öndeki arkadaşına mendili verir. Bu oyun son oyuncuya kadar devam eder. İlk önce hangi grup biterse oyunu kazanmış olur.

ÇUKUR OYUNU

Bu oyun barak yöresinde oynana bir oyundur. Bu oyun için oyuncu sayısı önemli değildir. Genelde dört-beş kişi ile oynanır. Belli bir oyun sahası vardır. Her oyuncu kendisine bir çukur eşer. Bir de ortaya çukur eşilir.(bu oyuna hölün bir çeşididir diyebiliriz). Bir ana (ebe) vardır. Ortaya eşilen çukurun bekçisi anadır. Her oyuncunun elinde bir sopa bulunur. Bir de höl adı verilen bir top vardır. Bu top bezden veya hayvan derisinden dikilmiştir. Oyunun amacı hölü ortadaki çukura sokabilmektir. Oyuncular bunun için mücadele ederler. Eğer ana topu alır oyunculardan birinin çukuruna sokarsa, çukuruna top giren oyuncu saf dışı kalır. Yani ana olur. Oyun büyük bir zevkle oynanır. Çocukların yanında gençler de bu oyunu oynarlar. Golf oyununa benzerliği vardır.

ZILLEY

Zilley oyunu höl oyununun köyde oynanan diğer şeklidir. Ufak tefek kural değişiklikleri ve isim değişiklikleri vardır.
Oyuncuların kullandığı taşa zilley denir. Ortaya dikilen cücüğe (caap) denir. Oyundaki ebeye de ana denir.

DÜDÜK KİMDE

Bu oyun da erkekler arasında oynanır. Oyun için Kalabalık bir topluluk gereklidir. Kapalı bir odada oynanır. Bir gönüllü, bir ebe, bir de düdük gereklidir. Gönüllü olan oyuncu oyunu bilmez. Gönüllüyü odadan dışarı çıkarırlar, oyun oturanlara anlatılır, oyun şöyledir. Ebe bir ipe bağlı olan düdüğü arka taraftan beline bağlar. Oyuncularda bir daire yaparak yere otururlar. Dışarıya çıkan gönüllüden düdüğün kimde olduğunu bulmasını isterler. Aslında düdük her zaman ebenin belinde sallanmaktadır. Gönüllüyü içeriye çağırırlar ebe arkası dönük olarak oyuncunun önünde durur. Oynayanlardan en yakın olanı sallanan düdüğü çalar. Gönüllü düdük sesi gelen tarafa gider ama düdük hiçbir zaman oyuncularda bulunmaz. Ebe yine oynayanlara yaklaşır ve en yakın olan düdüğü çalar. Gönüllü hayretler içinde kalarak düdüğü arar. Ta ki düdüğün ebenin belinde olduğunun farkına varana kadar. Çok zevkli ve güzel bir oyunumuzdur.

TAHTAHI

Tahtahı bir çocuk oyuncağı olup haratta yapılır. Bu oyundan ilk olarak Cemi Cahit Güzelbey �Gaziantep Folklorundan� notlar kitabında bahsetmiştir.
Tahtahı çocuklar arasında bir savaş aracı ve yarış aracı olarak kullanılırdı. Alet iki parçadan meydana gelir ve büyük olan parça yaklaşık 15-18 cm. civarındadır. Bu parçanın ortası deliktir. Bu delikten içeri girecek şekilde ve 12-14 cm. boyundaki diğer parçada yuvarlak vazifesi görecek cisim konulur. Arkasında deliğin içerisine girecek olan diğer parça süratle itilir. Bez parçası bu darbe karşısında deliğin diğer tarafından çıkarak fırlar. Bu arada �tak� diye ses çıkarır. Oyuncağın ismi de buradan gelir. Günümüzde oynanmayan bir çocuk oyuncağıdır.

BEŞTAŞ OYUNU

Bu oyunun Muğla�da aynı şekilde oynandığını bir kitapta okumuştum. Yöremizde de aynı şekilde oynanır. İki veya daha fazla çocuk ile oynanan bir oyundur. Oyuna başlayacak oyuncu yere erik çekirdeği büyüklüğündeki beş adet taşı atar. Sonra bunlardan birini alarak havaya atar. Taş havada iken kendisi yerdeki taşlara bazı hareketler yapar. Bu hareketleri çabucak bitirip havadaki taşı yere düşürmeden tutmak oyunun esasını teşkil eder. Bu taşı tutmayarak yere düşürürse sayı kazanamamış olur. Oyun sıradaki arkadaşına geçer. Yerde taşlarla yapılacak hareketler birkaç türlüdür. Şu hareketler yapılır. Birincisi taşlardan birini havaya atar, o taş düşmeden yerdeki taşlardan birini alır ve havadaki taşı tutar. Sonra taşın birini daha havaya atar yere düşmeden yerden bir taş daha alır. Böylece yerdeki tüm taşları birer birer toplar. İkincisi, taşlardan birini havaya atar ve bu sefer yerdeki taşları ikişer ikişer toplayıp havadaki taşı tutar. Bundan sonraki yerdeki taşlardan üçünü ve dördünü toplamak suretiyle oyunu oynar.

ilyasyilmaz
08-21-2019, 16:30
Teşekkürler.