Sağcı-solcu, faşist-komünist, dindar-laik, ilerici-gerici, inançlı-ateist, alevi-sünni vb suni ayrımlarla sürekli bölünüp düşman edilen milletimiz, yıllar sonra yeniden tek vücut olarak ayağa kalkıyor, bir millet yeniden uyanıyor.

Öyle ki yurdun dört bir yanında gerçekleşen İsrail karşıtı protestolara türkü, kürdü, çerkesi, lazı, gürcüsü, alevisi, sünnisi herkes ama herkes destek veriyor. "İslamcı" diye anılan insanlarımız kadar MHP'liler de, CHP'liler de, DTP'liler de, TKP'liler de çeşitli miting ve eylemlerle İsrail'e karşı savaşan Filistin'e destek veriyorlar.

Nitekim DTP teşkilatları Ağrı başta olmak üzere Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki çeşitli il ve ilçelerde düzenledikleri eylemlerle İsrail'i protesto ediyorlar.

Türkiye Komünist Parti'li (TKP) gençler, Ankara'nın sıfırın altında bilmem kaç derece olan kış ayazında geceyarısı İsrail Büyükelçiliğinin önünde "insanlık nöbeti" tutuyorlar.

Ankara Gölbaşı Belediyesi'nin Meclis Toplantısında MHP'li bir meclis üyesi bölgeye acilen para ayırılmasını teklif ederken, CHP'li bir üye de "İsraili protesto" amaçlı pankart açıyor.

Birçok bölgemizde Filistin için ayni ve nakdi yardım toplanıyor. Başta Kızılay olmak üzere yardım kuruluşlarımız acil ilaç ve gıda yardımlarını Gazze'ye ulaştırmak için tüm şartları zorluyor, adeta çırpınıyor.

Binlerce insanımız geceleri teheccüd namazına kalkarak aynı saatlerde Filistin için dua ediyor, zulmün sona ermesi ve zalimlerin kahrolması için Rabbine yalvarıyor.

İsrail tarafından saldırıdan önceden haberdar edilen birçok Arap ülkesi yöneticilerinin gıkları çıkmazken, bizim Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Genelkurmay Başkanımız ve Dışişleri Bakanımız toplantı üstüne toplantı yapıyor, dünya ve bölge liderleriyle görüşüyor, akan kanı durdurmak için temaslarda bulunuyor. Bu temaslara tüm siyasi partilerimiz ve liderlerimiz de destek veriyor.

Belki Filistin zulme uğruyor, kardeşlerimiz kan ağlıyor ama bu musibet başta Türk insanı olmak üzere dünyadaki tüm Müslüman milletleri ve zulme karşı olan her din, her ırk ve inançtan insanları hatta sağduyulu Yahudileri bile birbirine yakınlaştırıyor, birleştiriyor.

İsrail'in masum Filistinli kardeşlerimizi öldürmek için attığı her bomba, her füze adeta bizi yeniden diriltiyor, üzerimize serpilen ölü toprağını dağıtıyor, insanlığımızı hatırlatıyor ve Siyonist İsrail'e olan hıncımızı daha da keskinleştiriyor.

Vur İsrail vur! Attığın her füze, sıktığın her kurşun ecelini biraz daha yakınlaştırıyor, Cehennemin alevlerini biraz daha güçlendiriyor. Sen vurdukça zulme ve zalime karşı olan haykırışlarımız daha da gürleşiyor: "Zalimler için yaşasın cehennem"

habervaktim