Hasret
12-21-2008, 04:26
Ankara - Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanları Derneği (EKMUD) Başkanı Prof. Dr. Gaye Usluer, Türkiye'de 65 yaş üzerindekiler dahil, grip ve zatürre aşıları açısından risk grubunda yaklaşık 17 milyon kişi bulunduğunu, ancak her 2 aşı için de aşılama oranlarının çok düşük olduğunu bildirdi.
Usluer, erişkinlerde aşı ile önlenebilir hastalıklardan ölümlerin, çocuklardan 100 kat daha fazla olduğunu söyledi.
Her yıl 40 bin erişkinin, aşıyla önlenebilen grip, zatürre ve Hepatit B'den hayatını kaybettiğini anlatan Usluer, ''Bunlara ek olarak, erişkinlerde kızamık, kızamıkçık, kabakulak, su çiçeği ve hepatit A da ölüm nedeni olarak karşımıza çıkabiliyor. Bu hastalıklara karşı korunmada etkin ve güvenilir aşılar olmasına karşın, halen erişkinlerde aşılama oranları istenilen düzeylerde değil'' diye konuştu.
Çocukluk döneminde aşılanmayan bazı yetişkinlerin çeşitli enfeksiyonlara duyarlı kaldıklarını, bazılarının da yaşam stilleri; meslekleri; şeker, kalp, akciğer ve böbrek hastalıkları gibi zemindeki kronik-****bolik hastalıklar ya da ileri yaşta olmaları nedeniyle özellikle grip ve zatürre açısından risk taşıdıklarını vurgulayan Usluer, şöyle konuştu:
''Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) 2010 yılı Sağlıklı İnsanlar Projesine göre, erişkinlerde aşılanma oranları artırılarak aşıyla önlenebilir hastalıklarda azalma sağlanmaya çalışılıyor. Bu projeye göre, 65 yaş üzerinde grip ve zatürre aşılarının uygulanmasının yüzde 90'lara çıkarılması, risk gruplarındaki aşılanma oranlarının ise yüzde 60'a ulaştırılması hedefleniyor.''
Usluer, aşının bazı özel durumlar hariç, tek doz uygulamayla ömür boyu bağışıklık sağladığına işaret ederek, şunlara dikkati çekti:
''Ülkemizde 65 yaş üzerindekiler dahil, grip ve zatürre aşıları açısından risk grubunda yaklaşık 17 milyon kişi bulunuyor. Bunların yaklaşık yüzde 90'ının durumlarını belgeleyen sağlık raporu var. Bu durumda aşı bedelini Sosyal Güvenlik Kurumu karşılıyor. Buna karşın ülkemizde 2004 yılında yüzde 8,7 olan risk gruplarında grip aşılaması, 2007 yılında ancak yüzde 15,7 olarak gerçekleşti.
Zatürre aşısı ise 2004'de yüzde 0,23, 2007'de ise yüzde 1,93 oranında uygulandı. DSÖ'nün 2006 hedefi her 2 aşı için de yüzde 50 olarak gösterilirken, ülkemizde aşılama oranlarındaki düşüklük dikkat çekici.''
Usluer, erişkinlerde aşı ile önlenebilir hastalıklardan ölümlerin, çocuklardan 100 kat daha fazla olduğunu söyledi.
Her yıl 40 bin erişkinin, aşıyla önlenebilen grip, zatürre ve Hepatit B'den hayatını kaybettiğini anlatan Usluer, ''Bunlara ek olarak, erişkinlerde kızamık, kızamıkçık, kabakulak, su çiçeği ve hepatit A da ölüm nedeni olarak karşımıza çıkabiliyor. Bu hastalıklara karşı korunmada etkin ve güvenilir aşılar olmasına karşın, halen erişkinlerde aşılama oranları istenilen düzeylerde değil'' diye konuştu.
Çocukluk döneminde aşılanmayan bazı yetişkinlerin çeşitli enfeksiyonlara duyarlı kaldıklarını, bazılarının da yaşam stilleri; meslekleri; şeker, kalp, akciğer ve böbrek hastalıkları gibi zemindeki kronik-****bolik hastalıklar ya da ileri yaşta olmaları nedeniyle özellikle grip ve zatürre açısından risk taşıdıklarını vurgulayan Usluer, şöyle konuştu:
''Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) 2010 yılı Sağlıklı İnsanlar Projesine göre, erişkinlerde aşılanma oranları artırılarak aşıyla önlenebilir hastalıklarda azalma sağlanmaya çalışılıyor. Bu projeye göre, 65 yaş üzerinde grip ve zatürre aşılarının uygulanmasının yüzde 90'lara çıkarılması, risk gruplarındaki aşılanma oranlarının ise yüzde 60'a ulaştırılması hedefleniyor.''
Usluer, aşının bazı özel durumlar hariç, tek doz uygulamayla ömür boyu bağışıklık sağladığına işaret ederek, şunlara dikkati çekti:
''Ülkemizde 65 yaş üzerindekiler dahil, grip ve zatürre aşıları açısından risk grubunda yaklaşık 17 milyon kişi bulunuyor. Bunların yaklaşık yüzde 90'ının durumlarını belgeleyen sağlık raporu var. Bu durumda aşı bedelini Sosyal Güvenlik Kurumu karşılıyor. Buna karşın ülkemizde 2004 yılında yüzde 8,7 olan risk gruplarında grip aşılaması, 2007 yılında ancak yüzde 15,7 olarak gerçekleşti.
Zatürre aşısı ise 2004'de yüzde 0,23, 2007'de ise yüzde 1,93 oranında uygulandı. DSÖ'nün 2006 hedefi her 2 aşı için de yüzde 50 olarak gösterilirken, ülkemizde aşılama oranlarındaki düşüklük dikkat çekici.''