PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : ‘Aldatan Nuri'den AK Parti'ye ağır hakaret


kelebek35
10-21-2008, 09:49
Karısını, Şahane isimli danışmanıyla aldatan ‘Allah ile Aldatmak' kitabının yazarı, Masonik ve Ergenekoncu çevrelere yakın duran Yaşar Nuri Öztürk, AK Parti'yi, Birinci Dünya Savaşı sırasında işgalci güçlere boyun eğen Damat Ferit Paşa politikalarını uygulamakla suçladı.

AK Parti'yi Damat Ferit'in politikalarını uygulamakla suçlayan ‘Aldatan Nuri' lakaplı Nuri Öztürk, Türkiye'nin dış politikada BM Güvenlik Konseyi üyeliğine seçilmesi gibi büyük bir başarıyı görmezden gelirken, ülkenin güdük devletler kategorisine girdiğini öne sürdü.

İşte Nuri Öztürk'ün ‘ilahiyatçılık'tan zıplayarak ‘stratejist' kesildiği ‘Türkiye nereden yönetilmeli' başlıklı yazısı…

Türkiye nereden yönetilmeli?
Her ülke, başkentinden yönetilir. Türkiye de Ankara'dan yönetilir.
Türkiye'nin Ankara'dan yönetilmesinin iki temel anlamı var:
1. Dışarıdan yönetilmemek,
2. Merkezî otoritenin zaafa uğratılmaması.
Küreselleşme adı altında yürütülen yeni sömürgecilik, yerel yönetimleri güçlendirme ve daha çok demokrasi sloganlarıyla merkezî yönetimi zayıflatıp devleti işlevsel olmaktan çıkarmak istiyor.
Küreselleşmenin arkasındaki süper güç iradesi, karşısında güçlü devlet istememektedir.
Bu ülkeyi seven herkes, yerel yönetimlerin, çağdaş anlayışa uygun olarak güçlendirilmesini elbette ister. Ancak Türkiye'de AKP eliyle yapılmak istenen bu değildir.
Bir oyun oynanıyor.
O oyun şudur:
Küresel sömürü güçleri, demokrasi, çağdaşlaşma gibi kavramları, en büyük sıkıntıları olan ‘güçlü devlet' engelinden kurtulmak için birer yıpratma ve parçalama aracı olarak kullanmaktadır.
Türkiye'de de güçlü devlet devri kapatılıp küresel sömürünün ve bölücü tahribin önü açılmak istenmektedir.
Güçlü devleti tahribin en sinsi stratejisi, örtülü bir ‘çok hukukluluk'u, demokrasi ve yerel yönetimleri güçlendirme adıyla sahnelemekten geçmektedir. Bu yöndeki söylemlerin vardıracağı nokta bağımsızlığın sarsılması, üniter yapının tartışılır hale gelmesidir.
AKP iktidarının yasalaştırmak için epey uğraş verdiği Kamu Reformu Kanunu Tasarısı, üzerinde olduğumuz konu bakımından son derece ürpertici bir gelişmedir.
Şimdilik, sadece hatırlatmakla yetinelim:
Bu, ‘çokhukukluluk' fikrini Türkiye'de ilk kez öne çıkarıp bir kanun teklifi halinde Osmanlı Parlamentosu'nu taşıyan, Damat Ferit olmuştur. Ne var ki, Damat Ferit'in bu teklifi, Meclis-i Âyan'ın karşı çıkışı üzerine kanunlaşamamıştır.
AKP, Damat Ferit'in yarı yolda kalmış bu girişimini, 200'li yılların Türkiye'sinde yeniden devreye soktu.
Gerçek şu ki, yerel yönetimleri güçlendirmenin gerekliliğine ilişkin söylem, ilk günden beri, çok hukukluluğun ve devleti tahribin gerekçesi olarak kullanılmaktadır.
Bizim gördüğümüz ve inancımız şudur:
AKP iktidarıyla ‘zayıf devletler' kategorisinden çıkıp ‘güdük devletler' kategorisine giren Türkiye, ‘çokhukukluluk' geldiği takdirde, çökme sürecine girecektir.

habervaktim