PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : İhracat rakamları kriz dinlemiyor


ALONE53
10-02-2008, 23:17
İhracat rakamları kriz dinlemiyor
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=744706&title=ihracat-rakamlari-kriz-dinlemiyor

Uluslararası piyasalardaki dalgalanmaya rağmen ihracat artışı hız kesmedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından açıklanan verilere göre, eylül ayında geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 36,2 oranında artış oldu.



9 aylık ihracat rakamı 102 milyar 472 milyon dolar olarak gerçekleşti. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, yıl sonu ihracat hedefinde herhangi bir değişiklik öngörmediklerini söyledi. Büyükekşi, eylül ayı ihracat rakamlarına ilişkin yaptığı açıklamada, ABD merkezli finansal krizin dünyayı etkisi altına aldığı, tedirginlik ve belirsizlik duygusunun arttığı bu ortamda durumun sevindirici olduğunu belirtti.

Eylül ayı ihracat rakamları TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi tarafından yazılı olarak açıklandı. Buna göre, yüzde 36,42'lik artışla aylık ihracat 12 milyar 162 milyon dolar oldu. İlk 9 aydaki ihracat yüzde 35,43 oranında yükselerek 102 milyar 472 milyon dolara ulaştı. 12 aylık geri dönük ihracat artış oranı yüzde 32,67 olurken toplamda 132 milyar 770 milyon dolarlık ihracat yapılmış oldu. Eylülde en fazla ihracat yapan sektör 2 milyar 195 milyon dolarla demir-çelik sektörü olurken, bunu 2 milyar 145 milyon dolarla otomotiv ve 1 milyar 337 milyon dolarla hazır giyim ve konfeksiyon takip etti. Geçen iki ayda ilk sıralarda yer alan kimyevi maddeler ise petrol fiyatlarının düşmesi ile dördüncü oldu.

TİM Başkanı Büyükekşi, ihracat rakamları ile birlikte global piyasalardaki gelişmelere de değindi. Türkiye ekonomisi ve Türkiye demokrasisinin, eleştirilere uğrasa da güçlü ve köklü olduğunu kaydeden Büyükekşi, sivil toplumun ekonomiye ve siyasete ilişkin ortaya koyacağı çözüm önerilerinin günümüz demokrasisinin temelini oluşturduğunu, bu nedenle TİM gibi sivil toplum örgütlerine büyük sorumluluk düştüğünü ve yeni dönemde bu konularda daha aktif ve daha etkin bir TİM oluşturacaklarına inandıklarını ifade etti. Büyükekşi, global ekonomideki gelişmelere de değinerek, ABD ekonomisinin krizin etkilerini bir süre daha derinden yaşayacağını, ancak Avrupa ekonomilerinin krizi daha az hasarla atlatacağı görüşünü aktardı. Bu durumun, ihracatının sadece yüzde 4'ünü ABD'ye, yüzde 55-60'ını ise AB ülkelerine gerçekleştiren Türkiye'nin daha az etkilenmesine katkıda bulunacağını belirten Büyükekşi, şunları kaydetti: "Türkiye'nin açılım yapmak için büyük çaba gösterdiği Afrika pazarında da Türk ihracatçıları başarılı işler yapmaya başlamışlardır. İhracat stratejilerimizin devam ettirilmesi durumunda yıl sonuna kadar ihracat hedeflerimizde bir değişiklik öngörmüyoruz."

Büyükekşi, geçtiğimiz ay açıklanan AB'ye uyum kapsamında yürütülecek çalışmaları içeren Ulusal Program Taslağı'nı, Türkiye'nin çağdaş dünya ile bütünleşmesini sağlayacak bir yol haritası olarak gördüklerine işaret ederek, kağıt üzerinde ortaya koyulan hedeflerin gerçekçi bir takvimle hayata geçirilmesinin, en az programın hazırlanması kadar önem taşıdığını vurguladı. AB'ye uyum sürecinin sağlıklı işleyebilmesi için kamu ve özel sektörün mutlak surette etkin bir işbirliği içinde çalışması gerektiğini belirten Büyükekşi, şöyle devam etti: "Aksi takdirde, son derece kapsamlı yükümlülükler getiren Ulusal Program'ın sadece özel sektörü değil, tüm ekonomiyi olumsuz yönde etkilemesi kaçınılmaz bir hal alır. Bugün Gümrük Birliği üyesi olup AB üyesi olmayan tek ülke Türkiye'dir. AB'nin imzaladığı serbest ticaret anlaşmalarında dışarıda bırakılmamıza daha fazla seyirci kalınmamalıdır. Müzakereler esnasında, AB'ye kaliteli ve rasyonel fiyata mal üreten Türkiye'nin, serbest ticaret anlaşmalarının dışında kalmasından oluşan kayıpları hatırlatılmalıdır."